Cem Altınışık
Gerçek adı Norrin Radd olan Silver Surfer, ya da dilimize çevrildiği ismiyle Gümüş Kayakçı, kaynak hikayesinden tutun da kişiliğine kadar, felsefik temeli ve etkileyici hikayeleriyle birçok çizgi roman okurunun hayranlık derecesinde sevdiği bir karakter. Gelgelelim Fantastic Four: Rise of the Silver Surfer sayesinde kendisini daha önceden beyazperdede görmüş olsak da gümüşî kahramanımızın hakkını veren bir live-action filmini hiçbir zaman izleyemedik. Hatırlayacağınız gibi o filmde Surfer’ı sadece bir yan karakter olarak görmüştük, o da çok zayıf bir işlenişle.
Marvel Comics’in efsane yazar ve editörü Stan Lee de aynı şeyi düşünüyor olacak ki geçtiğimiz günlerde katıldığı bir etkinlikte hangi karakteri sinemada görmek istediği sorusuna “Silver Surfer” olarak yanıt verdi. Üstelik ilginç bir ekleme yaparak:
“Silver Surfer, beyazperdede daha çok görmek istediğim kahraman o. Şu ana kadar üzerinde çalıştığım tüm karakterler arasında en felsefi olan kişi. Ayrıca o filmde oynamayı düşündüğüm ilginç bir yan rol de var!”
Zaten olmasa şaşardık Lee… Öte yandan Marvel Sinematik Evreni’nin Infinity Gauntlet ve Infinity War yönüne doğru gittiği göz önüne alındığında Stan Lee’nin Silver Surfer’dan bilhassa bahsetmesine şaşmamak gerek. Çünkü gümüşî kahramanımız devasa boyutlardaki bu iki macerada da kilit rol oynamıştı. Ancak Surfer’ın hakları çok uzun bir zamandır 20th Century Fox’un elinde ve Marvel’ın karakteri geri alma çabaları bugüne dek hep sonuçsuz kaldı. Sizin anlayacağınız yaşlı kurt Lee yeni bir pazarlığın ön hazırlığını yapıyor olabilir. Sony’yle Spider-man için anlaşabildikleri düşünüldüğünde insan umutlanmadan edemiyor.
Eğer iki dev anlaşmayı başarırsa Silver Surfer’ı kendine özel bir filmle görme ihtimalimiz de var elbette. Çünkü MCU şu ana dek yeni karakterleri hep bu şekilde tanıttı izleyicilere. Şayet birbirlerine çok benzeyen mizahi kurgulamalardan bağımsız, klasik formülize yapımlardan farklı olarak cesur bir şekilde sinemaya aktarılacak olursa, Silver Surfer solo filmi süper kahraman filmlerine yeni bir soluk getirme potansiyelini kesinlikle taşıyor. Altyapısı böylesine güçlü bir karakteri, daha öncesinde sitemizde incelemesine yer verdiğimiz Ağıt gibi bir hikayeyle, kendi başına ayaklarının üstünde duran bir filmde izlemek çok hoş olmaz mıydı sizce de?
