Edebiyatımızın önemli yazarlarından Mario Levi ve yılların editörü Selahattin Özpalabıyıklar gibi isimlerin övgüyle bahsettiği Canan Akyüz’ün ilk romanı Elemge okurlarla buluşuyor.
Yeraltı edebiyatı türüne giren kitapta, hepsi de birer trajedi kurbanı olan altı farklı karakterin iç içe geçmiş hikayelerini kendi ağızlarından, bölüm bölüm okuyoruz. Levi ve Özpalabıyıklar‘ın da belirttiği şekilde, gelecek vaat eden yazarın özenle işlenmiş dili dikkat çekiyor. Çürüyen hayatlar, cinayet, uyuşturucu, çıkış yolu arayanların anlatıldığı eserin tanıtım bülteni şu şekilde:
Arka mahallelerde çürüyüp giden hayatlar, satılan bedenler, öldürmek üzere eğitilmiş köpekler, uyuşturucu, anasız babasız büyüyen çocuklar, cinayetler…
Canan Akyüz ilk romanı Elemge’de bunları anlatıyor. Birbirine dolanan çile çile hikâye, elemgede eğirilen ipler gibi birbiri etrafında dönüyor.
“Son yıllarda okuduklarım arasında beni en çok onun yazdığı hikâyeler heyecanlandırdı. Derinlerden gelen bir çığlık ince bir duyarlıkla hayat buluyor. Edebiyatımızın gelecek vaat eden bir yazar kazandığı inancındayım.”
– Mario Levi
“Daha ilk okuyuşumda çarpılmıştım: Bir ilk kitapta çok az rastlayabildiğimiz bir dil (özellikle argo) hâkimiyeti, teknik ustalık, capcanlı (anti)kahramanlar: Canan Akyüz için zarımı atıyorum.”
– Selahattin Özpalabıyıklar
Kitabın kapağını Marşandiz Fanzin ve Kayıp Rıhtım Aylık Öykü Seçkisi‘ndeki çizimlerinden de hatırladığımız Aslı Ekim‘in çizdiği Elemge‘ye hoş geldin diyoruz.
Yerli yeraltı edebiyatımızın yeni soluğu olmasını dilediğimiz Canan Akyüz’ün, 88 sayfalık ilk romanı da böylece Dedalus Kitap aracılığıyla raflardaki yerini almış bulundu. İyi okumalar!