in

“Biz Hep Şatoda Yaşadık” Sinemaya Uyarlanıyor

Shirley Jackson’ın ünlü eseri “Biz Hep Şatoda Yaşadık” beyazperdelere konuk olmaya hazırlanıyor.

biz hep satoda yasadik ust 1
- Reklam -
- Reklam -

Tuhaf kurgu ve gizem türüne merak duyanlardansanız, Siren Yayınları’nın bu yılki sürpriziyle siz de bizim gibi mutluluktan havalara uçmuş olmalısınız. Çünkü Stephen King’den Neil Gaiman’a dek sayısız yazara ilham kaynağı olmuş bir ustanın, Shirley Jackson’ın Biz Hep Şatoda Yaşadık (We All Always Lived in the Castle) adlı eserini bizlerle buluşturmuşlardı. Türk okurlar olarak yazarla daha önce Tepedeki Ev (The Haunting, Siren Yayınları, 2013)  adlı kitabıyla tanışmış olsak da dünyaca ünlü bu önemli klasiğin dilimize kazandırılması başlı başına bir mutluluktu.

Haberimizin başlığından da anlaşılacağı üzere, konumuz kitabın sinema uyarlamasıyla alakalı. Bu satırları okuyanlar arasında sıkı Shirley Jackson hayranları, gizem-gerilim sineması takipçileri, Alexandra Daddario’nun veya Taissa Farmiga’nın şeytanın bacağını kırıp kariyerlerinde daha da parlamasını isteyenler ya da IMDB’i sıkça ziyaret edenler varsa bu haberin pek de yeni olmadığını biliyorlardır. Öte yandan böylesine önemli bir gelişmeye geç de olsa sitemizde yer vermemeye, hakkında birkaç kelam etmemeye gönlümüz razı olmadı.

Filme uyarlanacak romanın konusu kısaca şöyle:

- Reklam -

Yaşadıkları trajediden sonra Blackwood ailesinden geriye kalanlar inzivaya çekilmiştir. Ailenin en büyük kızı Constance, kız kardeşi Merricat ve amcaları Julian bu münzevi yaşamdan memnundurlar. Onlar için en büyük tehditse etraflarını çevreleyen meraklı ve dedikoducu kasabalılardır. Her şeye rağmen mutluluklarını kaybetmeyen ailenin asıl dertleri fırtınayla ayaklarına gelecektir.

Bu öykü Michael Douglas‘ın yürütücü yapımcılığında beyazperdeye aktarılıyor. Senaristliğinde Mark Kruger, yönetmenliğindeyse Stacie Passon görev alıyor. Oyuncu kadrosunda, Constance Blackwood rolünde Alexandra Daddario (Percy Jackson filmleri, San Andreas, Baywatch), Merricat Blackwood rolünde Taissa Farmiga (The Bling Ring, Final Girls), Julian Amca rolünde Crispin Glover (Charlie’nin Melekleri, American Gods TV serisi) ve Charles Blackwood rolünde ise Sebastian Stan (Captain America filmeri) bulunuyor. Filmin gösterim tarihiyse henüz kesinleşmemiş.

biz hep satoda yasadikBu uyarlama haberi her yönden önemli. Çünkü Shirley Jackson her ne kadar ünlü bir isim olsa da eserlerinin çok ama çok azı sinemaya uyarlanmış. Bunda kendine has anlatım tarzının payı büyük. Her şeyi bir kır gezisi sakinliğince anlatırken tekinsizlik ve gerilimi yükseltmesi ve finallerindeki düşünsel yoğunluk öykülerinin sinemaya aktarılmasını güçleştiriyor. Tepedeki Ev adlı romanı ve Piyango adlı kısa öyküsü daha önce pek çok kereler sinemaya uyarlanmıştı. Ama aynı şeyi Biz Hep Şatoda Yaşadık kadar önemli bir başka çalışması için söyleyemiyoruz. İşte proje bu sebeplerden ötürü dikkat çekiyor. Lakin senarist ve yönetmen kısmı biraz kuşkulandırıyor.

- Reklam -

Senarist Mark Kruger, The 4400, Teen Wolf ve Midnight Texas gibi televizyon dizilerinde yapımcılık yapmasıyla tanınmış bir isim. Yönetmen Stacie Passon’ın da televizyon çalışmaları ağırlıkta ve filmografisinde sadece Concussion adlı bir tane uzun metrajlı yapım var. İkilinin Biz Hep Şatoda Yaşadık gibi gizlisi saklısı olmadan okurda tekinsizlik hissi uyandırabilen bir klasiği beyazperdeye nasıl yansıtacağı haliyle merak konusu oluyor. Senaristin yapımcı kökenli olması, senaryonun da asıl yapımcının hoşuna gidecek biçimde olacağını düşündürüyor.

Yönetmen tarafından çekincemse iki sebepten. Yapımcılar projelere daha fazla müdahale edebilmek için sözlerini geçirebilecekleri tanınmamış yönetmenleri başa geçirebiliyor. Bu, şüphelerimin en sıradanı. Asıl endişem romanı etkileyici kılan yoruma açıklığıyla, yönetmenin seyirci aklında soru işareti bırakmak istememesinin çakışması sonucu kitabın özünden uzaklaşılması.

Misal, Ted Chiang‘ın ünlü öyküsü Hayatının Hikayesi’nin (Story of Your Life) sinema uyarlaması Geliş (Arrival) Hollywoodvari dokunuşlara sahip olsa da ana fikirler korunmuştu. Ama Chiang’ın öyküsü de buna imkan veren bir yapıya sahipti. Biz Hep Şatoda Yaşadık’ınsa Shirley Jackson tarzından ötürü perdeye aktarılması o kadar kolay olamayacaktır.

Uyarlama hakkındaki endişelerim aşağı yukarı bu konular ekseninde dolanıp duruyor. Umarım yapım ekibi şüphelerimi haksız çıkarır. Biz de iyi bir filmin tadını çıkartırız.

Cemalettin Sipahioğlu

1986 İstanbul doğumlu. Bilimkurgu, korku ve fantastiği uzun süre televizyondan takip edebilmiştir. Ailesinden habersiz aldığı ucuz VCD oynatıcıyı saklayıp, onlar yokken kullanarak, bu konularda film açıklarını kapatmaya çalışmıştır. Edebiyata sonradan bulaşması; bilgisizliği; bilgisizlik de, "Raftaydı ve ben onu alıp okumadım zamanında." pişmanlıkları getirmiştir. Lem ile Küvette Bulunan Günce'yle tanışması; okumaya yeni başlayan biri için hem talih, hem de talihsizlik olmuştur. Film, kitap, animasyon, çizgi roman olsun; kendi sınırlı bilgisiyle, eserleri iç dinamikleri içinde değerlendirmeye çalışır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Leuven Katolik Üniversitesi Kütüphanesi

Leuven’in “Pamuk Prensesleri”

dikenlikler krali ust

Dikenlikler Kralı Ön Siparişte