in ,

Eric J. Hobsbawm’ın Millet Kavramının Gelişimini Ele Aldığı “Milletler ve Milliyetçilik” Kitabından Önemli Alıntılar

Milletler ve Milliyetçilik alıntıları: İngiliz teorisyen ve tarihçi Eric J. Hobsbawm’ın milliyetçiliğin tarihine bir bakış attığı ünlü çalışmasından öne çıkan satır başları sizlerle.

Milletler ve Milliyetçilik Alıntıları - Eric J. Hobsbawm
- Reklam -
- Reklam -

Milletler ve Milliyetçilik alıntıları ile Eric J. Hobsbawm’ın milliyetçiliğin tarihi hakkında artık klasik hâline gelmiş ünlü eserine yakın bir bakış atıyoruz.

Eric Hobsbawm’ın 1780’den Günümüze Milletler ve Milliyetçilik, Program, Mit, Gerçeklik adlı kitabı, Osman Akınhay çevirisiyle 2017 yılında Ayrıntı Yayınları etiketiyle Türkçeye kazandırıldı. Milletler ve Milliyetçilik, 1989’da tamamlanmış ve kendi dilinde ilk defa 1990’da yayımlanmıştı.

Hobsbawm’ın eseri kaleme alırken öne çıkardığı temel argüman, milletlerin milliyetçiliği değil, milliyetçiliğin milletleri icat ettiği, milletlerin modern bir kurgu olduğu görüşüne dayanıyordu.

- Reklam -

“Millet ve Milliyetçilik” Kitabından Öne Çıkan Alıntılar

“Aslında ‘milliyet’ı bile ister politik, ister kültürel, isterse başka temelde tek bir boyuta indirmek (tabi devletler force majeure* ile bunu dayatmadıkça) mümkün değildir. Bir grup insan ne din, dil, kültür, gelenek, tarihsel arka plan ve kan bağı ortaklıkları olduğu ne de Yahudi devletine karşı ortak tavır sergiledikleri halde, kendilerine Yahudi kimliğini biçebilirler. Ama bu tavır salt öznel temeldeki bir ‘millet’ tanımı değildir. Demek ki ne nesnel ne de öznel tanımlar tatmin edicidir; her ikisi de yanıltıcıdır. (Sayfa 23)

* (Fr.) Üstün, karşı konulamaz güç.

“Millet ancak belli bir modern teritoryal devletle, ‘ulus devlet’le ilişkilendirildiği kadarıyla bir toplumsal birimdir; bununla ilişkilendirilmedikçe milleti ve milliyetçi tartışmanın hiçbir yararı yoktur. Dahası, Gellner gibi ben de, milletlerin oluşumu alanına giren yapaylık, icat ve sosyal mühendislik unsurlarını vurgulayacağım. Milletlerin, insanları sınıflandırmanın doğal, Tanrı vergisi bir yolu olduğu, doğuştan gelen bir…politik kader olduğu iddiası bir mittir; bazen önceden var olan kültürleri alıp onları milletlere çeviren milliyetçilik, bazen de milletleri yoktan icat eder ve genellikle önceden var olan kültürleri tamamen yok eder; Bu bir gerçekliktir.** (Sayfa 25)

**Gellner, Nations and Nationalism, s. 48-49.

“Birincisi, devletlerin ve hareketlerin resmi ideolojileri, en sadık yurttaşların veya yandaşların zihinlerindeki düşüncelere bile tam denk düşmez.” (Sayfa 26)

“Milliyetçilik, açıkça öyle olmadığı bilinen bir şeye sıkı sıkıya bağlanmayı gerektirir. Renan’ın dediği gibi, tarihi yanlış yazmak bir millet olmanın parçasıdır. (Sayfa 28)

“Modern milletin ve onunla bağlantılı her şeyin temel karakteristiği, onun modernliğidir.” (Sayfa 30)

“Politik anlam, Amerikan ve Fransız devrimlerinde olduğu gibi ‘millet’i halkla ve devletle eşitleyen; “ulus devlet”, “Birleşmiş Milletler” ya da yirminci yüzyıl sonundaki devlet başkanlarının söylevlerindeki gibi yakından bildiğimiz bir kullanımdı.” (Sayfa 35-36)

“Halkçı-devrimci bakış açısıyla ‘millet’ın ortak bir yanı varsa, bu, aslen etnik köken, dil ve benzeri unsurlar değildir. (Sayfa 37)

“Birincisi, ‘milliyet ilkesi’ pratikte yalnızca belirli bir büyüklüğe sahip milliyetlere uygulanmalarıydı. Bundan dolayı, milliyet ilkesinin havarisi olan Mazzini’nin İrlanda’ya bağımsızlık ön görmemesi pek şaşırtıcı değildi. Daha küçük milletlere ya da potansiyel milliyetlere (Sicilyalılar, Bretonlar, Galliler) gelince, onların taleplerinin ciddiye alınma şansı iyice düşüktü. (Sayfa 51)

“Pratikte, bir halkın, eşiği alacak büyüklükte olması koşuluyla, kesinlikle bir millet olarak sınıflandırılmasına olanak tanıyan yalnızca üç kriter vardı. Bu üç kriterden birincisi, milletin, mevcut devletle tarihsel bağı ya da oldukça eskiye dayanan ve yakın döneme uzanan geçmişle bağlantılıydı. (…) İkinci kriter, yazılı bir milli edebi ve idari anadile sahip olan, yerleşik bir kültürel elinin varlığıydı. İtalyan ve Alman halklarının özdeşleşebilecekleri bir devlet olmadığı halde, millet olma iddialarının temeli buydu. (…) İtalya’da birliğin sağlandığı sırada İtalyanca konuşanların oranı tahminen yüzde 2,5’ti.) (…) Üzülerek belirtmek zorunda olduğumuz üçüncü kriter, kanıtlanmış bir fetih yeteneğiydi. Friedrich List’in çok iyi bildiği gibi, bir halkın bu haliyle kolektif varlığının bilincine varması için emperyal bir halk olmaktan daha iyi bir yol yoktur. (Sayfa 58-59)

Milletler ve Milliyetçilik Alıntıları - Eric J. Hobsbawm

“Polonya’nın sonraki kurtarıcısı olan Albay Pilsudski kendi sözleriyle bunu kabul ediyordu: Devleti yaratan millet değil, milleti yaratan devlettir.” (Sayfa 66)

- Reklam -

“Estonya köylülerinin düşüncelerinin milli bir içerik taşıdığına ilişkin hiçbir kanıt yoktur. Birincisi, kendilerini etnik-dilsel bir grup olarak değerlendirmiş gibi görünmüyorlar. ‘Estonyalı’ sözcüğü ancak 1860’larda gündelik dile girmişti. (Sayfa 70)

“Kuşatma altındaki Kazaklar şöyle şarkı söylüyorlardı:

Bir daha asla Kutsal Rusya’da olamayacağız. Uğursuz ölüm bizi çöllerde buldu. Biz sizin mucize yaratan ikonlarınız uğruna, Hıristiyanlık uğruna, çar adına ve Moskova devleti toprakları adına ölüyoruz.

(…) Kutsal Rusya kesinlikle halka dayalı ve gayrı resmi bir güçtür, tepeden yaratılmamıştır.” (Sayfa 72)

“Anadil, yani çocukların okuryazar olmayan annelerinden öğrenip gündelik kullanımda işlerine yarayan deyişler, kesinlikle hiçbir anlamda bir ‘milli dil’ değildir. (Sayfa 75)

“Dolayısıyla milli diller, hemen hemen daima yarı yapay kurgular ve yer yer, modern İbranice gibi, neredeyse basbayağı icat edilmiş şeylerdir.” (Sayfa 77)

“Kutsal ikonlar, aslında hayali olan bir cemaatle elle tutulur bir gerçeklik sunan sembolleri, ritüelleri ya da ortak kolektif pratikleri temsil eder.” (Sayfa 98)

“1842’de Revue des Deux Mondes şu gözlem de bulunuyordu: ‘Gerçek milli sınırlar dağlar ve nehirlerle değil, daha çok dil, gelenek ve anılarla, bir milleti diğerinden ayıran her şeyle çiziliyordu.’” (Sayfa 129-130)

“İnsanlar, kolektif kimliklerini ayakkabı seçer gibi bir defada ancak bir çift giyebilecekleri bilgisiyle seçmiyorlardı. Aynı anda milliyet dahil çeşitli bağlılık ve sadakat odakları vardı, halen vardır ve bunlar aynı anda yaşamın çeşitli yönleriyle ilgilidir. (Sayfa 159)

“Uzaydan gelen ziyaretimiz muhtemelen, etnik dışlayıcılık, çatışma, yabancı düşmanlığı ve fundamentalizmin aynı genel fenomenin çeşitli yönlerini temsil ettiğini düşünecektir.” (Sayfa 221)

“Milliyetçiliğin ulus devletin gerilemesiyle birlikte bir gerileme içine girmesi imkânsız değildir; bu süreç gerçekleşmezse İngiliz olmak, İrlandalı olmak, Yahudi olmak ya da bütün bunların bir karışımı olmak insanların kimliklerini tanımlamalarının tek yolu olacaktır; halbuki insanların yeri geldiğinde bu amaçla kullandıkları birçok başka yol vardır.” (Sayfa 241)


Milletler ve Milliyetçilik kitabından yapılan alıntılarda eserin Ayrıntı Yayınları tarafından Osman Akınhay çevirisiyle yayımlanan baskısı esas alınmıştır.

Eric J. Hobsbawm imzalı Milletler ve Milliyetçilik kitabından size göre en önemli bölümler hangileriydi? Yanıtlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, daha fazlası için bizleri Google News’ten takibe alabilirsiniz.

Didem Tomaslar

1986 Ankara doğumluyum. Çankaya Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler mezunuyum. Aynı alanda yüksek lisans yaptım.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Piglet Korku Filmi

Winnie the Pooh’nun Sevimli Dostu Piglet, Slasher Türü Korku Filminde Seri Katil Olarak Sahneye Çıkacak

Johnny Wactor, Silahlı Saldırı Sonucu Hayatını Kaybetti

Amerikalı Aktör Johnny Wactor, Silahlı Saldırı Sonucu 37 Yaşında Hayatını Kaybetti