in , ,

Amerikan Edebiyatının En Önemli 25 Klasik Eseri

Amerikan edebiyatı ile yakından tanışmak isteyen okurlara rehber niteliğinde bir okuma listesi. 25 Amerikan klasiği sizlerle.

Amerikan Edebiyatının En Önemli 25 Klasik Eseri
- Reklam -
- Reklam -

Amerikan edebiyatı klasikleriyle yakından tanışmak istiyor ancak nereden başlayacağınızı bilemiyorsanız ilginizi çekebilecek bir rehberle karşınızdayız.

New York Yerel Kütüphanesi’nin Müdür Yardımcısı Miriam Tuliao’nun yardımlarıyla ve Megan Willet’in editörlüğünü üstlendiği bu liste, Amerikan edebiyatına bu zamana kadar uzak kalmış okurlar için dikkate değer bir kaynak.

Okullarda ödev niyetine karşımıza çıkan klasikler, yıllarca yanlış anlaşılmış olabilir. Şimdi bu eserlerden bazılarına yeni bir gözle bakma zamanı!

- Reklam -

İşte Amerikan Edebiyatı Klasikleri

Betty Smith – A Tree Grows in Brooklyn

Amerikan Edebiyatı

Bu klasiklerden ilki Betty Smith tarafından yazılan A Tree Grows in Brooklyn (Bir Genç Kız Yetişiyor). Francie adındaki genç kızın yaşantısını konu alan bu kitap zamanında neredeyse her genç kız tarafından okunarak bir klasik haline geliyor. Hayatın acı yanlarını erken yaşta gören ve tüm bu acılara rağmen hayatta kalmak için çabalayan Francie’nin bu yaşam öyküsü okurken hepimizin içini ısıtacak!

Mark Twain – The Adventures of Huckleberry Finn

Amerikan Edebiyatı

Mark Twain tarafından yazılan The Adventures of Huckleberry Finn (Huckleberry Fin’in Maceraları), daha önce Tom Sawyer’ın Maceraları adlı kitapta da karşımıza çıkan Huckleberry Finn karakterinin serüvenlerini konu alıyor ve bizleri 19. yüzyıl Amerikası’na ve Mississippi Nehri’ne götürüyor. Tom Sawyer’ın Maceraları kitabı çok kez aynı isimle sinemaya da uyarlanıyor. Seri haline gelen bu romanları okumak Amerikan edebiyatına başlamak için güzel bir adım olabilir.

Ayn Rand – Atlas Shrugged

Amerikan Edebiyatı

Ayn Rand’ın kaleme aldığı Atlas Shrugged (Atlas Silkindi) insanların nasıl sömürüldüğünü kapitalizm odağında anlatan en başarılı kitaplardan biri. Yazıldığı dönemde çok satan ve Amerika’yı İncil’den sonra düşünsel açıdan en çok etkileyen metinlerden birisi. İçinde bulunduğumuz bu kapitalizm çağında herkesin mutlaka bir kez okuması gereken kitaplar arasında Atlas Silkindi akla ilk gelen örneklerden.

Kate Chopin – The Awakening

Amerikan Edebiyatı

The Awakening (Uyanış) Kate Chopin’in yazdığı, dönemine göre alışılmışın dışında ve feminist eserlerden. Ev hanımı olan Louisiana’nın kocasından ve çocuklarından kendisini uzaklaştırarak istekleri doğrultusunda yaşamak istemesini konu alan eser, döneminde kışkırtıcı bir kitap olarak görülüyor. Chopin’in realistik bir şekilde yazdığı bu eser toplumsal rolleri ve özellikle kadının toplumdaki yerini tüm açıklığıyla gözler önüne seriyor.

Emily Dickinson – The Collected Poems

Amerikan Edebiyatı

Sıradaki eser bir şiir kitabı olan The Collected Poems of Emily Dickinson. Kendine özgü yazım kuralları nedeniyle yaşadığı zamanda çok fazla tanınmasa da Emily İngilizcenin ustalarından. Yazdığı şiirleri de ustaca kaleme alınmış. Kendi halinde ve toplumdan uzak bir şair olsa da insan doğasını çok iyi anlıyor ve şiirleriyle aktarmayı başarıyor.

Alice Walker – The Color Purple

Amerikan Edebiyatı

Alice Walker’ın yazdığı The Color PurpleSteven Spielberg tarafından Mor Yıllar ismiyle sinemaya da uyarlandı. Celie isimli siyahi bir genç kızın uğradığı fiziksel, mental ve ensest tacizi konu alan bu eser herkesi derinden etkileyecek ve iz bırakacak eserlerden. Yazar, Celie’nin sevilmeye değer biri olduğunu fark ettikten sonra geçmişinden kurtularak hayatına devam etmesini çarpıcı bir şekilde anlatıyor. Kitap aynı zamanda Pulitzer ödülüne layık görülüyor.

Arthur Miller – The Crucible

Amerikan Edebiyatı

The Crucible, Arthur Miller tarafından yazılmış bir oyun. Amerikan edebiyatının ölümsüz eserlerinden biri olan bu eser 17. yüzyılda yaşanan Salem’deki cadı avlarını konu ediniyor. Daha önce de aynı konu ile ilgili The Death of Salesmen (Satıcının Ölümü) oyununu kaleme alan yazar bu eseriyle aynı zamanda dönemin senatörü McCarthy’yi eleştiriyor. Bu klasik Sabahattin Eyüboğlu ve Vedat Günyol tarafından Cadı Kazanı adıyla Türkçeye kazandırılmıştır.

Ray Bradbury – Fahrenheit 451

Amerikan Edebiyatı

Fahrenheit 451, Ray Bradbury tarafından yazılmış bir distopya romanı olup edebiyatın ve kitapların sonunun geldiği bir gelecekte geçiyor. Kitabın ana karakteri Guy Montag bir itfaiyeci ancak görevi yangınları söndürmek değil kitapları ve kitapların olduğu evleri yakmak. Bir gün kitapları yakılan bir kadının odasını ve kitaplarını terk etmemesi Guy Montag’ta büyük bir merak uyandırıyor ve kitapların ne kadar değerli olduğunu anlıyor. O günden sonra kendi evinde gizli gizli kitap biriktirmeye başlayan Montag, kendisini zorlu bir maceranın ortasında buluyor. Bu distopik eseri ile Bradbury okuyucularına büyüleyici edebiyat anlayışının kapılarını aralıyor.

Edgar Allan Poe – The Fall of the House of Usher and Other Tales

Poe The Fall of the House of Usher
Çizim: Mario Jodra

Edgar Allan Poe’nun yazdığı The Fall of the House of Usher and Other Tales (Usher Evinin Çöküşü) adlı bu gotik öykü Amerikan edebiyatının vazgeçilmez eserlerinden biri. Poe’nun daha önce yazdığı Tell-Tale Heart (Gammaz Yürek) ve Murders in the Rue Morgan (Morgue Sokağı Cinayeti) eserlerinde olduğu gibi okuyucuyu daha ilk sayfadan büyüleyici gerçeklikteki bir korku tüneline alıp okuyucuyu öykünün sonuna kadar gerçekçi duygularla besliyor.

John Steinbeck – The Grapes of Wrath

John Steinbeck The Grapes of Wrath

John Steinbeck daha çok Of Mice and Men (Fareler ve İnsanlar) kitabıyla bilinse de 1939 tarihli The Grapes of Wrath (Gazap Üzümleri), yazar Pulitzer ve Nobel ödüllerini getiren kitap olarak karşımıza çıkıyor. Belkıs Dişbudak tarafından Türkçeye kazandırılan Gazap Üzümleri kitabında Amerika’nın 1930’lu yıllarındaki ekonomik kriz dönemleri anlatılıyor.

Edith Wharton – The House of Mirth

Edith Wharton - The House of Mirth

Bir diğer klasik de Edith Wharton’ın yazdığı The House of Mirth (Mirth’in Evi). Eser lüks ve zenginlik düşkünlüğünün insanı nasıl sefalete sürükleyeceğini Lily Bart isimli genç kızın yaşantısı üzerinden anlatıyor. Zengin halasıyla birlikte yaşayıp kendi geliri olmayan Lily bu zengin yaşantısını bırakmamak için zengin bir koca bulmak istiyor. Ancak sosyetenin arasına sırf bu yüzden karıştığı için gerçek aşkını kaybetmek durumunda kalıyor. Bu klasik Terence Davies tarafından beyaz perdeye de aynı isimle uyarlanıyor.

Jacob Riis – How the Other Half Lives

Jacob Riis - How the Other Half Lives

How the Other Half Lives, Jacop Riis tarafından yazılmış yazılı belgesel tadında bir eser. Riis New York’un Tenements’taki işçi sınıfının zor çalışma şartlarını ve çektiği zorlukları gerçek görsellerle ve kendi gözlemleriyle bir araya getirerek bu eseri ortaya çıkarıyor. Yazarın amacı üst sınıflara sesini duyurmaya çabası olarak gösterilebilir. Kitap, 19. yüzyıl Amerikası’nı ve sınıf ayrımı çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.

Maya Angelou – I know Why the Caged Bird Sings

Maya Angelou - I know Why the Caged Bird Sings

I know Why the Caged Bird Sings (Kafesteki Kuşun Neden Öttüğünü Biliyorum) Maya Angelou tarafından yazılmış bir otobiyografi. Eser ırkçılığı ve onun üstesinden nasıl gelineceğini çok iyi anlatmayı başarıyor. Maya Angelou daha önce de yazdığı şiirleriyle bir otobiyografi eseri meydana getiriyor. Kitap Sinem Er çevirisiyle Türkçeye kazandırılıyor. 17 yaşına kadar ırkçılığa maruz kalan bir genç kızın edebiyat aşkı ve güçlü karakteri ile bunun nasıl üstesinden geldiğini anlatıyor.

Harriet Jacobs – Incidents in the Life of a Slave Girl

Harriet Jacobs - Incidents in the Life of a Slave Girl

- Reklam -

Harriet Jacobs imzalı Incidents in the Life of a Slave Girl yazarın kendi hayatını anlattığı bir otobiyografi. Özellikle kadın kölelerin uğradığı cinsel taciz, kız çocuklarının zorla satılması, kadın kölelerin ve metreslerin yaşadıklarını anlatan bu eser yazıldığı dönemde iç savaştan dolayı çok fazla fark edilmese de daha sonra kadın kölelerin maruz kaldığı taciz ve tecavüz olaylarına dikkat çekiyor ve listedeki yerini alıyor.

Ralph Edison – Invisible Man

Ralph Edison - Invisible Man

Ralph Edison’ın kaleme aldığı Invisible Man (Görülmeyen Adam) yazıldığı andan itibaren bir Amerikan klasiği haline geldi ve Amerikan edebiyatını çok etkileyerek Ulusal Kitap Ödülü’ne layık görüldü. Amerika’da siyahi olmanın nasıl bir duygu olduğunu beyazlar tarafından görmezden gelinen adam karakteriyle zihinlere işliyor. Görmezden gelinerek zamanla nasıl görünmez bir adam olduğunu çarpıcı kurgusuyla anlatan bu eser, Mehmet H. Doğan tarafından Türkçeye Görülmeyen Adam ismiyle geçiyor.

Upton Sinclair – The Jungle

Upton Sinclair - The Jungle

Bir diğer toplumsal soruna değinen klasik ise gazeteci Upton Sinclair tarafından yazılan The Jungle (Chicago Mezbahaları). Yazar “Amerikan Rüyası” ile Chicago’ya gelen göçmen işçilerin yaşadığı sefillikleri ve üzücü olayları gerçekçi bir şekilde anlatıyor ve Amerika’nın işçi sınıfının durumunu gözler önüne seriyor. Bu kitabı yazabilmek için mezbahada çalışan Sinclair tıpkı hayvanlar gibi insanların da sağlıksız ortamlarda çalışmasını ve yetersiz beslenmesini kitabında son derece gerçekçi bir şekilde işliyor. Kitabın Türkçesi Sel Yayıncılık tarafından Şikago’nun Mezbahaları ismiyle yayımlandı.

Walt Whitman – Leaves of Grass

Walt Whitman - Leaves of Grass

Sırada yine bir şiir kitabı olan Leaves of Grass var. Walt Whitman’ın hayatı boyunca yeniden yazdığı ve düzenlediği şiirlerinden oluşan bu kitap Amerikan edebiyatında çok önemli bir yere sahip. İdeal bir Amerikalı’nın nasıl olması gerektiğini şiirleriyle anlatan Whitman’ın Leaves of Grass şiir kitabı farklı kişiler tarafından çevrilerek Türkçeye Çimen Yaprakları ismiyle kazandırılıyor.

Stephen Crane – Maggie: A Girl of The Streets

Stephen Crane - Maggie: A Girl of The Streets

Stephen Crane tarafından yazılan Maggie: A Girl of The Streets yazıldığı dönemde başarısız bulunuyor. Hatta bazı yayınevleri kitabı basmak istemiyor. Ancak bugün Amerikan edebiyatındaki ilk realist roman olma özelliğini taşıyor. Türkçeye Sokak Kızı Maggie adıyla geçen roman kenar mahalle kızı olan Maggie’nin yaşadıklarının onun suçu mu yoksa toplumun suçu olduğunu okuyucularına düşündürüyor.

Jack Kerouac – On The Road

Jack Kerouac - On The Road

On The Road bir grup arkadaşın Amerika’yı dolaşmalarını konu ediniyor. Yazarı Jack Kerouac’ın Beat Generation (Beat Kuşağı)’dan olması nedeniyle bu eser diğerlerinden farklı olarak daha özgür bir anlatış biçimiyle kaleme alınıyor. Kitabın ana karakterinin arkadaşlarıyla çıktığı yolda, aynı zamanda kendi içinde yaptığı ruhsal yolculuk ve hayatın anlamını arayış süreci işleniyor.

Henry James – The Portrait of a Lady

Henry James - The Portrait of a Lady

Henry James tarafından önce seri halinde, daha sonra tek kitap olarak yayımlanan The Portrait of a Lady, Amerika’dan İngiltere’ye getirilen genç ve güzel Isabel’in özgürlüğü için direnişini konu ediniyor. Viktorya döneminde kadının konumunu gözler önüne seren bu eser Türkçeye Bir Hanımefendinin Portresi olarak kazandırılıyor.

Tim O’Brien – The Things They Carried

Tim O’Brien - The Things They Carried

Tim O’Brien tarafından yazılan The Things They Carried Vietnam Savaşı’na giden Amerikan askerlerinin yaşantısı yazarın kendi yaşantılarıyla bir araya getirilerek anlatılıyor. Hem kısa öykü koleksiyonu hem de roman sayılabilecek bu kitapta O’Brien okuyucularını savaşın ön cephesine götürüyor ve onlara savaş alanında ölen arkadaşlarını izletiyor, savaştan döndüğünde artık ona yabancı olan insanların onu karşılamasını anlatıyor. Bir savaşı cepheye gidip savaşan ve sonra geri dönen askerin gözünden görmek birçok açıdan etkileyici bir çalışma.

Zora Neale Hurston – Their Eyes Were Watching God

Zora Neale Hurston - Their Eyes Were Watching God

20. yüzyılın seçkin yazarlarından olan Zora Neale Hurston, Their Eyes Were Watching God (Gözleri Tanrıyı Seyrediyordu) kitabında Janie isimli karakterinin yaptığı evliliklerle kendini tanımaya çalışmasını konu ediniyor. 1920’lerde yayılmaya başlayan Harlem Renaissance (Yeni Negro Harekatı olarak bilinen Harlem Rönesansı) yazarlarından olan Hurston eserlerinde kullandığı zengin dil ile okuyucularını etkiliyor.

Harper Lee – To Kill a Mockingbird

To Kill a Mockingbird

Harper Lee imzalı To Kill a Mockingbird yine Amerika’daki ırkçılığı konu edinen klasiklerden. Bir siyahiye yapılan haksızlığın okuyucuyu derinden etkileyerek anlatıldığı bu eserde kurgu yazarın kendi yaşadığı bölgede ve tanık olduğu olaylar üzerine gelişiyor. Bülbülü Öldürmek ismiyle Türkçeye kazandırılan eser Pulitzer Ödülü’ne layık görüldü.

Kurt Vonnegut – Slaughterhouse-Five

Slaughterhouse-Five

Kurt Vonnegut tarafından yazılmış bir hiciv romanı olan Slaughterhouse-Five eser Amerikan edebiyatında çok önemli bir yere sahip. İkinci Dünya Savaşı sırasında savaş esiri olan ve Dresden’in bombalanışına tanıklık eden Vonnegut’un bu başarılı kitabında Pilgrim isimli karakterin hikayesi anlatılıyor. Türkçeye Mezbaha No 5 olarak kazandırılan kitap yazarın en başarılı ve bilinen savaş temalı eseri olup klasikler listesinde yerini alıyor.

Henry David Thoreau – Walden

Henry David Thoreau - Walden

Henry David Thoreau tarafından yazılmış bir otobiyografi olan Walden (Ormanda Yaşam) yazarın kendisini toplumdan soyutlayarak Walden ormanında inşa ettiği evdeki yaşantısını konu alıyor. Yazar kapitalizmi ve toplumsal baskıyı kendi hayatı üzerinden dikkate değer bir şekilde eleştiriyor ve yalnızlığın, doğanın güzelliğini her bir satırına işleyerek okuyucusunu lüksten uzak basit bir yaşama davet ediyor.

Amerikan edebiyatının en önemli eserleri genellikle toplumsal konulara değinerek günümüze kadar geçerliğini korumuş ve herkesin mutlaka okuyup ders çıkarması gereken eserler haline gelmiş.

Siz bu eserler hakkında ne düşünüyorsunuz? Hangilerini okudunuz ya da okuma listenizde neler var? Listeye ekleyebileceğiniz klasik önerilerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da bizimle paylaşmayı unutmayın.


* İngiliz Edebiyatının En Önemli Yazar ve Şairleri

Kaynak: Business Insider

Burcu Ülker

1996 Bursa doğumlu. Anadolu Üniversitesi Ingilizce Öğretmenliği mezunu. Marmara Üniversitesi'nde yüksek lisans yapıyor. Yaşamına Istanbul'da hem öğrenci hem öğretmen olarak devam ediyor. Boş zamanlarında dans eder, okur, yazar. Mücadele etmeyi çok sever. Ona göre hayat, mücadele etmekten ibarettir.

3 Yorum BULUNUYOR


  1. Avatar for Asude Asude dedi ki:

    Great gatsby den bahsedilmemesi şaşırtıcı

  2. Avatar for Tombaz Tombaz dedi ki:

    Look Homeward Angel -Thomas Wolfe kesinlikle listede ilk sıralarda olmalı

  3. Avatar for kitapkurduizmir kitapkurduizmir dedi ki:

    Bu tip listelerin biraz sübjektif olması kuşkusuz kaçınılmazdır. Ancak bu listede; John Cheever’ın “Yüzücü” sü, Saul Bellow un “Boşlukta sallanan Adam” Philp Roth’un “Goodby Columbus” Jack London’un “Martin Eden” , Dos Passos’un USA Üçlemesi, S.Fitzgerald 'ın “M.Gatsby” si ve Truman Capote’un “Tiffany de Kahvaltısı” John Updike’ın “Tavşan” serisi bulunmalı idi diye düşünürüm.

Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.

Doctor Strange 2 Mordo

Doctor Strange 2 Filminin Kötüsü Baron Mordo Olabilir

The Lost Boys

The Lost Boys Pilot Bölümü Yeniden Çekilecek