Özgür Kuru
Uzun yıllardır ekranlarda olan Game of Thrones, son zamanların en popüler yapımlarından biriydi. Hatta eski bir dostmuş gibi hissettirdiğini söylesek yanlış olmaz.
Diziyle beraber büyüdük ve hatta Game of Thrones tarzı düğün yapan hayranların mutluluklarına şahit olduk. Ailelerin favori karakterlerinin isimlerini çocuklarına koyduklarını gördük. Kim bilebilir, belki bir gün Grey Worm isimli bir bebekle bile karşılaşabiliriz.
George R.R. Martin’in çoksatan kitabından uyarlanan dizi; Jon, Dany ve Tyrion’ın Westeros’ta hayatta kalmaya çalışırken, onlardan öğrenebileceğimiz hayat dersleri hakkında bizleri düşünmeye itti.
Bruce Craven tarafından yazılan Win or Die: Lessons for Life from Game of Thrones isimli kişisel gelişim kitabı, Taht Oyunları dünyasındaki ana karakterleri analiz ediyor. Craven kitabında karakterlerin “çatışma, dayanıklılıklarını arttırma, vizyonlarını geliştirme” gibi konularda nasıl bir gelişim ortaya koyduğuna dair önerilerden bahsediyor.
Craven kitabında şöyle belirtiyor:
Westeros sert, değişken ve kanlı bir ortama sahip, ancak gerçek dünya da bundan aşağı kalır değil. Her gün, hangi yolları kullanacağınızı, hangi riskleri alarak konfor alanınızdan çıkmanız gerektiği gibi sorular içeren zorluklarla karşılaşıyorsunuz. Savaş alanının ortasından zaferin nerede olduğunu görmek zor olabilir.
Bu eser Westeros efsanesini gerçek hayata uyarlayan tek kitap değil. Tim Phillips ve Rebecca Clare 2015 yılında Game of Thrones on Bussiness‘ı ortaya çıkarttılar. Bu eser Littlefinger gibi ağ kurmayı, Daenerys gibi takımınıza ilham vermeyi ve kellenizi kaybetmemeyi öğretiyor (Ned Stark, seni çok özlüyoruz).
Ve işte şimdi, dört Game of Thrones hayranının BBC‘ye anlattığı ve diziden öğrendikleri en önemli hayat derslerini sizinle paylaşıyoruz.
Game of Thrones Dizisinden Alınacak Hayat Dersleri
1. Yalnız Kurt Ölür, Sürüyse Hayatta Kalır
(Samantha, 30, henüz Red Wedding’e gelmedi)
Tüm zamanların en sevdiğim anlarından biri, Sansa ve Arya’nın yedinci sezon sonunda Littlefinger’ı alt etmesiydi. Sansa’nın ne kadar büyüdüğünü ve Stark kardeşlerin birlikte çalışmayı nasıl öğrendiğini görebildiğimiz tatmin edici bir bölümdü. Onların bir taraftan büyüdüğünü gördük, diğer taraftansa olmaları gerektiği şeyler için verdikleri mücadeleye tanık olduk. Bence bu insanların karakterlerle yakınlık kurabileceği bir durumu göstermişti.
Game of Thrones, özellikle iş hayatımda insanların motivasyonlarını bilmediğimde onlara güvenmememi öğretti. Yöneticilerimin güvenimi kazanmasını ve bana akıl hocalığı yapmalarını sağladım. Ardından onlar sadece geri dönüp sözleşmemi iptal ettiler. Diğer zamanlarda iş arkadaşlarımın sunumlarda bana yardım edebileceklerini söyleyip, benim projelerimi kendi projeleri gibi anlattıklarına şahit oldum. İnsanların sözlerini tutmayı önemsemediği bir dünyada dikkatli olmak iyidir.
“Sürü hayatta kalır,” benimle en çok örtüşen Game of Thrones hayat dersi. Yalnız kurdun tek başına ayakta kalabileceği çok uzun bir zaman var, fakat yaşamın büyük savaşlarında size yardım edebileceğini düşündüğünüz arkadaşlara, ailenize ve güvendiğiniz insanlara ihtiyacınız var.
(Douglas, 27, kendi Game of Thrones konseptli düğününü planlıyor)
Jon Snow ile özel bir bağ kurduğumu hissediyorum. Kendini geliştirmek ve kendi benliğini bulmak konusunda tam bir idol. Kendi yolundan gitmek yerine ilk başta amcasının ayak izlerini takip ettiği için kaybolmuştu. Dizi başladığında yirmili yaşlarımın başlarında bir üniversite öğrencisiydim. O yaşlarda henüz hayatımla ilgili olarak ne yapacağımı bilmiyordum. İşte tam bu noktada gelişmenin ve hayatın anlamını aramanın birbiriyle ilişkili olduğunu gördüm.
Jon sayesinde, korkularınız karşısında demir gibi sağlam olmanız ve tutkularınıza odaklanmanız gerektiğini öğrendim. Yazar olmak istiyorum. İlk kısa hikâyemi geçtiğimiz Ekim ayında yayınladım. Şimdiye kadar birçok deneme yapmama rağmen yazdıklarımı yayınlamak için ciddi bir girişimde bulunmamıştım.
Kendisini çok iyi bilen, özgür halkın lideri ve Duvarın Ötesindeki Kral, Mance Rayder’ın ateşle idam edileceği sırada söylediği şu sözler hâlâ kulaklarımda çınlıyor, “Kendi hatalarımı yapma özgürlüğüne sahibim.” Bu gerçekten çok güçlü hisler uyandıran bir söz.
Ah son ve önemli bir hayat dersi daha: Bir düğünde Rains Of Castamer’i duyduğunuzda kaçın.
(Joseph, 43, Ygritte’nin Jon Snow’a hiçbir şeyi bilmediğini söylemesini takıntı haline getirmiş)
Game of Thrones dizisinin benimki de dahil birçok hayatı etkilediğini düşünüyorum. Sekiz sezondan sonra bile Tyrion’ın Jon Snow’a piç olduğu ile ilgili söylediği sözler aklımdan çıkmıyor, “Kim olduğunu asla unutma çünkü dünyanın geri kalanı unutmayacak, bunu bir zırh gibi giyin ve böylece bunun seni incitmesine izin vermemiş olacaksın.”
Büyürken her zaman farklı olduğumu düşünürdüm, etrafımdaki insanlar da aynısını söylerdi. Kadınsı, yumuşak, büyük göz ve dişlere sahip olduğum için diğer çocuklar tarafından alay konusu hâline gelir ve neredeyse ağlayacak gibi olurdum. Fakat hayat bana kim ve ne olduğumu bilmeyi, kendimi kabul etmem gerektiğini öğretti. Şimdiyse farklı olmak benim bir tercihim oldu.
Tywin, “Koyunların düşünceleri bir aslanı ilgilendirmez,” derken bana kendime inanma cesaretini verdi. Sağlık sektöründe çalışıyorum ve terfi aldığımda diğer insanların benim gerçekten bu terfiyi hak etmediğimi düşündüklerini hissedebiliyordum. Birçok çatılmış kaş karşımda oluyor ve meslektaşlarımdan soğuk tepkiler alıyordum. Birçoğu kuşkuyla, “Hmm, tamam,” diyordu.
Ama ben aslan olmak için elimden geleni yapıyorum ve yanıldıklarını ispatlamak için çalışıyorum.
(David, 32, Game of Thrones dövmesine sahip bir hayran)
Olağan süphelilerden Daenerys, Jon, Arya ve Tyrion’ı severim fakat Hound olarak bilinen Sandor Clegane en sevdiğim karakterdir. Hound dövmem var ve onunla bir bağ kurduğumu hissediyorum. O kurtuluşa ermiş birisi. Yandıktan sonra bütün hayatı kardeşinden korkmak ve nefret etmekle geçti, sonunda geri kalan herkesin ondan korkmasını sağladı.
Buna rağmen ahlaki prensiplere sahip ve her şeyi olduğu gibi görüyor. Dizi boyunca Stark kızlarını aradı, Arya’yı korumak için ölümden döndü ve Ak Yürüyenlere karşı iyilerin yanında oldu. Harika bir karakter.
“Öldürmeyen şey güçlendirir” hayatta mücadele ederken veya zor zamanlardan geçerken akılda tutulması gereken bir şey. Herkes bir ejderha ile savaşmak zorunda değil, fakat herkesin yüzleşmesi ve üstesinden gelmesi gerektiği kendi sorunları vardır.
Game of Thrones hayranlarının kendi açılarından edindikleri hayat derslerini sizin için derledik. Peki siz ne düşünüyorsunuz? Siz de kendi çıkardığınız dersleri forumlarımızda paylaşabilirsiniz.
Kaynak: Bbc
Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.