in ,

Kitabına Yakışır Kapaklar

Bugüne kadar kapaklar genellikle kendi içinde yorumlanırdı. Yani büyük oranda kapak odaklı bakarak değerlendirilir ve bunun üzerine konuşulurdu. “Peki neden sadece bu şekilde konuşup yorumlansın ki?” sorusunu kendimize sorduk ve ortaya “Kitabına Yakışır Kapaklar” projesi çıktı!

kitabina yakisir kapaklar
- Reklam -
- Reklam -

Adından da anlaşılacağı üzere “Kitabına Yakışır Kapaklar” projesi, gördüğümüz kapağın sadece kendi içindeki güzelliği değil, aynı zamanda kitabın kurgusuna ve konusuna olan ilgisiyle de alakalı. Burada birazdan okuyacağınız yorumlar, o kitapları okumuş kişilerin ayrıca kapağa olan ilgisini de benzer şekilde yansıtmakta.

Listede bulunan kapaklar, kitabı yansıttığı şekilde ve kalitesine bağlı olarak bizatihi o yorumu yapan kişiler tarafından seçildi. Ayrıca sadece Türkçe basımında yayımlanmış kapakları değil, yabancı ülkelerde yayımlanan kapakları da ele aldık ve belirttik. Umuyoruz sizler de beğenir ve yorumlarınızla projemize destek katarsınız.

Şimdi gelin, her beraber “kitabına yakışı kapaklar”a göz atalım…

- Reklam -

İşte Kitabına Yakışır Kapaklar

Yolun Sonundaki Okyanus

Yolun Sonundaki Okyanus

Neil Gaiman

_______________________________________

BAHRİ DOĞUKAN ŞAHİN

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Okuduğum Gaiman kitapları arasında beni en çok etkileyenidir Yolun Sonundaki Okyanus. Kitap boyunca ismini öğrenemediğimiz karakterin, çocukluğuna yelken açması sonucu ortaya çıkan sıra dışı anılar bütünü.

Kapağı tek kelimeyle anlatacak olsaydım eğer o kelime “kusursuz” veya “harikulade” olurdu. Neyse ki böyle bir zorunluluğum yok, dilediğim kadar kelime kullanabilirim. Ama fazlası da iyi değil tabii, bir orta yol bulmak lazım.

Şöyle ki, kapak gerçekten leziz. Genele yayılan bir mavi renk kitabın çekiciliğini arttırmış. Hatta kitabı en çekici hale getiren etmenler sıralamasının en tepesinde bu mavinin tonlarıyla süslenmiş kapak. İkinci etmen kitabın adı, üçüncüsü ise Gaiman’ın kendisi. Düşünün artık kitaptaki karizmayı. Amerika’daki kapak da Türkiye’dekine benzer olduğundan bu üç etmen onun için de geçerli.

Neyse, ülkemizdeki kapaktan devam edeyim. Lettie Hempstock adlı kızın aslında bir göl olan su birikintisini okyanus olarak adlandırması kitabın kilit noktalarından birisi. Bu nedenle kapakta su olması son derece güzel. Suyun yüzeyinde bir insan silueti gözümüze çarpıyor, spoiler vermemek adına söylemiyorum o kişinin kim olduğunu. Arka kapak ise, İthaki’nin birçok Gaiman kitabında kullandığı, siyah deri ceketli, karmaşık saçlara sahip Gaiman fotoğrafı ve kitabın konusundan oluşuyor.

Kesinlikle okumalısınız!

elantris

Elantris

Brandon Sanderson

_______________________________________

M. İHSAN TATARİ

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Türk fantastik edebiyat okurları Brandon Sanderson’ı daha çok “Zaman Çarkı’nı tamamlayan adam” olarak tanır. Bir de geçtiğimiz aylarda çıkan “Kralların Yolu” ile. Ama aslında bundan çok daha fazlası, son derece yetenekli bir yazardır kendisi. Yurtdışında özellikle “Mistborn” adlı başarılı serisiyle tanınır; kaleme aldığı tüm eserler tamamen orijinal bir evrende geçer, kendine has kuralları ve düzenleriyle kavrulur. Kitaplarında elf ve cüce gibi klasikleşmiş ırkları göremezsiniz, işin güzel tarafı yokluklarını da aramazsınız. Elantris ise Sanderson’ın ilk kitabıdır; buna rağmen yazarın yukarıda değindiğim ustalık eserlerinden kesinlikle geri kalmaz.

Elantris evreninde her varlığın, her şehrin ve her insanın kendine has bir Aon’u, yani bir çeşit büyülü rünü bulunur. Arkadaş Yayınları baskısının kapağında bulunan sembol de bu Aonlar’dan biri, Elantris şehrinin rünüdür aslında. Yani kapakta iki kez “Elantris” yazmaktadır… Romanda geçen olayların kilit noktasının Aonlar olduğu düşünüldüğünde bu seçimin ne kadar manidâr olduğu daha da rahat anlaşılır. İşin bir güzel tarafıysa kitabın sıradan bir karton kapakla değil de dokunduğunuzda deri kaplama hissi veren, girintileri ve çatlakları olan özel bir kapakla basılmış olması… Kısacası içindeki güzide eseri hem görsel hem de fiziksel olarak çok iyi yansıtan bir çalışma kendisi. Arkadaş Yayınları’nı bu özenli çalışması için kutluyorum.

Kurma Kız

Kurma Kız

Paolo Bacigalupi

_______________________________________

TARIK KAPLAN

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Kurma Kız’ın kapağı tek bakışta kitabın içindeki acı-tatlı atmosferi vermeyi başaran çok başarılı bir ilüstrasyon. Türkçe’ye çevirisinde de kullanılan orijinal kapak hiçbir sözcüğe ihtiyaç duymadan neyle karşılaşacağınızı açıklamayı çok iyi başarıyor. Dikkat çekici ve oldukça ayrıntılı çizilmiş olmasının yanı sıra kompozisyonun içinde yer alan her öge kitabın ilerleyen sayfalarında karşınıza çıkacak olan bir grubu, kişiyi ya da olayı temsil ediyor. Aynı zamanda kitabı okumaya başladığınızda ister istemez kapaktaki atmosferi sözcüklerle birleştiriyor ve hayal gücünüzü kullanarak genişletmeye başlıyorsunuz ki bu da sanki kitabı uzun süredir okuyormuşsunuz hissi vererek sizi hemen hikayenin içine çekiyor.

Kurma Kız’ın kapağı kitabındaki atmosferi birebir yansıtan çok başarılı bir çalışma. Eğer kapağı beğendiyseniz, kitabı da beğeneceksinizdir.

Mülksüzler

Mülksüzler

Ursula K. Le Guin

_______________________________________

SEVİL BAYRAK

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Kapakta, kitaptaki gibi iki gezegen var, bu iki gezegen yüzyüze bakıyorlar, biri sade görünüyor, diğeri ise oldukça gösterişçi ve sürreal bir görünümde, tam kitabın içeriğini yansıtan bir kapak. Kitaptaki Anarres ve Urras’ı çok güzel yansıtan bu kapak resmini Deniz Bilgin çizmiş.

Aynı yayınevinden çıkan diğer Ursula K. Le Guin kitaplarından Yerdeniz serisinde de çizimlerin bir kısmı aynı ressama aitmiş.

Anansi Çocukları

Anansi Çocukları

Neil Gaiman

_______________________________________

BAHRİ DOĞUKAN ŞAHİN

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Gaiman külliyatını kendi dilimiz aracılığıyla okumamıza en büyük katkıyı yapan İthaki Yayınları’nın yayınladığı bir başka leziz fantazya Anansi Çocukları.

Örümcek Tanrı Anansi’nin iki çocuğunun hayatlarına odaklanıyor kitap. Ama en çok da Şişko Charlie’nin. Kardeşi Örümcek’i tanımasıyla birlikte hayatının nasıl da allak bullak olduğunu çok iyi bir şekilde anlatıyor Gaiman bizlere.

İşte tüm bu arap saçına dönen hikayeyi en iyi anlatan kapak da tam karşımızda duruyor. Örümcek ağlarıyla kaplı bu kapak, kitabın ruhunu çok iyi bir şekilde yansıtmış. Kapak resminde biraz daha koyu renklere yer verilmesiyse, kitabın eğlenceli olmasının yanı sıra, drama yönünün de ağrılıklı olması sebebiyle iyi düşünülmüş bir detay. Kitabın sırt kısmında bir örümcek resmi ve arka kapaktaysa yine Gaiman’ın fotoğrafı selamlıyor bizleri.

Okuması keyif veren komedi ve drama karışımı hoş bir fantazya.

butcher-french-covers

Dresden Dosyaları
(Fransa Kapakları)

Jim Butcher

_________________________________

HAZAL ÇAMUR

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Ülkemizdeki, özellikle ilk 2 kapağın kalitesiz görüntüsü serinin bir hayranı olan beni hala daha üzüyor. Hatta kitap ilk çıktığında sırf kapaklarındaki o silik, sanki matbaada kartuş bitmişken basılmış gibi görünen kapakları yüzünden seriye ilgi göstermemiştim. Tanışmam da geç oldu.

3 ve 4.kitapların kapak tasarımı içime su serpen cinsten oldu. Fakat gelin görün ki, ne ülkesi Amerika’daki kapakları ne de bir başka yerdeki tasarımları beni Fransa’dakiler kadar etkiliyor.

Harry Dresden’ın hem büyücü hem de dedektif yanını aynı potada eriten bu kapaklar aynı zamanda belli bir ciddiyete de sahip. Sadece fantastik severlere değil, polisiye tutkunlarına da hitap ettiğini doğrudan doğruya yansıtıyor. Dresden Dosyalar’ının yetişkin-fantastik eser etiketini de hakkıyla taşıyor bu tasarımlar. Dahası, oldukça sade biçimde her kitabın ana konusunu da özetliyor. Bunu okur özellikle kitabı okuduğunda fark ediyor ki, kapaklardaki o tek bir fotoğraf karesinin aslında ne kadar net bir özete sahip olduğunu anlamış oluyor.

gorunmez adam

Görünmez Adam

H.G. Wells

_______________________________________

M. İHSAN TATARİ

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Ne ironiktir ki Görünmez Adam’ı bilmeyen, duymayan yoktur. H.G. Wells’in 1897 yılında okurlarıyla buluşturduğu bu sıra dışı karakter çıktığı ilk günden itibaren o kadar popüler olmuştur ki pek çok filme, diziye, çizgi-romana ve kitaba konu olmuştur. Bununla birlikte muhtemelen şimdiye kadar ki en enteresan kapağına İthaki Yayınları’nın beyaz kapaklı serisiyle kavuşmuştur. Ne midir onu bu kadar ilginç kılan? Kahramanımızın sahiden görünmez olması tabii ki… Muhtemelen şu anda bu sayfanın bir yerlerinde bulunan kapağa bir göz atmışsınızdır. Onu görebildiniz mi? İşte hemen orada, iyi bakın! Göremezsiniz. Aslında tek yapmanız gereken kitabı elinize almak ve kapağı elinizde hafifçe sağa sola yatırıp ışığın üzerinden yansımasını sağlamak. Böylelikle kısmî lake ile kaplanmış sinsi kahramanımızı gözünüzün ucuyla yakalayabilirsiniz. Basit ama etkileyici bir hile… Tam da Görünmez Adam’a yakışır nitelikte.

Giddar

Giddar

Erbuğ Kaya

_______________________________________

BAHRİ DOĞUKAN ŞAHİN

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Önemli fantastik yazarlarımızdan birisidir Erbuğ Kaya. Giddar ise onun ilk kitabıdır. Haritanın tasarımı, kurgunun oturması derken ömründen bayağı yemiştir bu kitap Kaya’nın. Giddar’ı okuyanların inkar edemeyeceği şey ise kurgunun hakikaten sağlam olduğudur. Henüz başında olanlar için basit gelebilir, doğaldır, çünkü ben de ilk böyle düşünmüştüm. Sayfalar ilerledikçe kurgunun derinleştiğini ve derinleştikçe de farklı kollara ayrılarak karmaşıklaştığını gözlemlemek çok keyifliydi.

Kapaktan söz etmek gerekirse eğer (ki zaten projenin asıl amacı da budur), ilk söyleyeceğim şey oldukça sade olduğudur. Mutevazı bir kapak tasarımıyla da okuru etkilemenin mümkün olduğunu hatırlatmak gerek bazı yayınevlerine. Parlayan cafcaflı kapaklardansa bu tip sade kapak taraftarı olan biri için son derece şık bir görünümün hakim olduğunu söyleyebilirim. Kalkedon Yayınevi’ni tebrik etmek gerek bu güzel kapak çalışması için. Pek tabii bu tasarım Erbuğ Kaya’nın kendisine de ait olabilir, eğer öyleyse, ona da teşekkür etmek gerek.

Kapakta bir simge var. Ne simgesi olduğu hakkındaysa bir bilgim yok. Kitabın içeriğinde bu simgeyle ilgili bir şey okuduğumu hatırlamıyorum çünkü. Biraz Cthulhu biraz da örümcekvari bir şeyler çağrıştırdı bana, ama gayet hoş! Kitabın sırt kısmı ise yine oldukça başarılı motiflerden oluşuyor.

Giddar’ı okumalısınız. Karakterleri hafızalarınıza kazınacaktır. Bir fantastik kurgu okuruysanız sevmemeniz gibi bir durum söz konusu olamaz.

İçeriden Ölmek

İçeriden Ölmek

Robert Silverberg

_______________________________________

HAKAN TUNÇ

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Robert Silverberg’ün kaleminden çıkan bu muhteşem eser, bu kadar sağlam bir görselle anlatılabilirdi ancak.

Yayınlandığı yıldan bu zamana birçok kapak tasarımına sahip olmuş İçeriden Ölmek, Türkiye kapağı versiyonuyla birlikte zirve noktasına ulaşmıştır benim açımdan. Ethem Onur Bilgiç’in kendine has tasarımı ve yorumuyla süslediği bu kapak görseli David Selig’in içsesini çok iyi yansıtmış.

- Reklam -

Kitap, insanların zihnini okuyabilen, fakat bu yeteneğini yavaş ve sancılı şekilde kaybetmekte olan bir adamın psikolojik hikayesini anlatıyor. Silverberg ustalığını kitaptaki yoğun edebiyatta ve tükenmekte olan bir insanın dünyaya bakışındaki o tuhaf gerçekçilikte gösteriyor. Altı çizilesi cümlelerle dolu olan kitap aynı zamanda arkasında da derin düşünceler barındırıyor. Dahası, karakterin eser içinde kaleme aldığı Kafka’nın Şato’su ve Yunan trajedyaları gibi edebi dozu yüksek incelemeler de bizleri sadece bir kurgu değil; aynı zamanda farklı eserlerin edebi incelemelerini de okutmuş oluyor. Kitap bu ve benzeri eserlerin göndermeleri ile dolu ve dipnotlardan öğrendiklerimiz bazı kitapların tamamında görebileceğimizden bile daha fazla…

Gece Oturumları

Gece Oturumları

Ken MacLeod

_______________________________________

HAZAL ÇAMUR

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Dünya dine sırtını döndüğünde ya ona robotlar sahip çıkarsa?

İçinde oldukça düşündürücü eleştirilere sahip bu bilimkurgu eseri, ülkemize has muhteşem çizimiyle raflardaki varlığını adeta haykırıyor. Bu noktada Berat Pekmezci’nin eski bilimkurgu eserlerine saygı duruşu niteliğindeki çizgilerine teşekkür etmek istiyorum.

Kendi içinde sanki bir X-men çizgi filmiymiş havası da veren bu tasarım, kitabın başkahramanlarından biri olan polis ve onun robot ortağı Kelle’yi ön plana çıkararak gözümüzde canlanmalarına da yardımcı oluyor. Ancak şunu da söylemek gerek, özellikle dedektifimizin görüntüsü kapakta daha futuristik bir görünüme sahip. Belki bu karakteri daha net yansıtabilirdi, ancak kitaptaki çizim tarzı, renklerin kullanımı ve okurun dikkatini ilk anda çeken yapısı bu durumu affettiriyor. İçeriğe karşı büyük bir merak uyandırdığı aşikar.

Kitabı okumanızı şiddetle tavsiye etmiş miydim?

korlesme

Körleşme

Elias Canetti

_______________________________________

SEVİL BAYRAK

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Roman zaten inanılmaz, karışık, okuması zor fakat çok keyifli bir roman, tıpkı kapağındaki tablo gibi. Bu tablo Meksikalı bir ressam olan Diego Rivera’ya ait ve orijinal adı “Feria Del Dia De Muertos” yani Ölülerin Panayırı, kitabın içinde bir bar sahnesi var, o sahneye de çok yakışıyor, kitabın genel kalabalığını da çok güzel yansıtıyor. Kargacık burgacık, kalabalık, renkli ve dantel gibi işlenmiş, boş bir yer kalmamacasına bakılacak pek çok detayı bulunan bu resim, romanın da her cümlesinin ince ince düşünülerek yazılmış olduğunu muştular gibi.

Yokyer

Yokyer

Neil Gaiman

_______________________________________

BAHRİ DOĞUKAN ŞAHİN

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Neil Gaiman’ın ilk önce bir dizi projesi için kaleme aldığı, proje iptal olduğundaysa senaryoları romana dönüştürmesinin ardından ortaya çıkardığı bir kitap Yokyer. Öyle tahmin ediyorum ki bunu bilmeyeniniz yoktur. Kitap Richard Mayhew adlı adamın, sevgilisiyle yolda yürüdüğü sırada kaldırımda ağır yaralı bir şekilde yatmakta olan bir kıza rastlamasını ve o kızla tanıştıktan sonra hayatının artık eskisi gibi olmayacağını anlatıyor.

Londra’da geçiyor kitap. Daha doğrusu iki farklı Londra’da. Aşağı Londra ve Yukarı Londra. Kapak ise bu durumu yansıtmakta çok başarılı. İki farklı kısımdan oluşuyor kapak bildiğiniz üzere. Üst tarafta ünlü saat kulesiyle modern Londra, alt tarafta ise eski ve gelişmemiş bir Londra tasviri yer alıyor. Hemen ortada ise modern dünyadan bilinmezlerle dolu yeraltına geçişi simgeleyen bir insan kafası mevcut. Bu baş karakterimiz Richard Mayhew olabilir pek tabii. O kafa bana Gaiman amcamızı da hatırlatmıyor değil hani! Dağınık saç falan, andırıyor biraz.

Evet. Bu kadar. Son olarak kitabın çok eğlenceli olduğunu dile getirmekte yarar var. Okumalısınız.

gorunmez canavarlar abd

Görünmez Canavarlar
(ABD Kapağı)

Chuck Palahniuk

_______________________________________

BÜLENT ÖZGÜN

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Türkiye’de “Görünmez Canavarlar” adıyla Ayrıntı Yayınları tarafından yayınlandı bu harika roman. Çevirmen Funda Uncu. Bu kapak, kitabın 1999 ABD baskısının kapağı. Neden bu kitabı ve kapağı seçtim:

Palahniuk’un belki de en sert kitabıdır bu kitap, müthiş bir kurgusu ve harika bir sonu vardır. Kitap, kadınların sıklıkla aldığı, reklamlarla sayfa sayısı şişirilmiş dergiler gibi kurulmuştur. Tüm kitap boyunca güzellik kavramı ve görünenin bir yanılsama olduğu düşüncesi haşince eleştirilir. Baş karakter çok kötü bir kaza geçirir, bu kaza kapakta çok hoş bir biçimde gösterilmektedir. Kapaktaki resmin üzerine ruj renginde bir leke çalınır, sanki resimdeki kişi güzel ve görünür olmaya çabalarken her şeyi mahvetmiştir. Bu ifade romanın içeriğine öyle uygun ki. Ayrıca güzelliğin bize dayatılan bir olgu olduğunu ve bir yanılsamadan ibaret olduğunu anlatmak için tersten bakıldığında da başka birini andıran bir resim konulmuştur kapağa. Kitabın adı da kapağa ters yazılır ki kitaba yeni bir bakışla bakabilelim ve ters yüz olmuş bu güzel prensesin aslında prenses olmadığını görelim. Diğer yandan; çok yazıya ve resme bulamadan, sade ve etkileyici bir kapak ortaya çıkmıştır.

Umarım romanı okumanız için heveslendirebilmişimdir.

Left Hand of Darkness

Karanlığın Sol Eli
(ABD Kapağı)

Ursula K. Le Guin

_______________________________________

HAZAL ÇAMUR

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Kraliçenin Mülksüzler’den sonraki en önemli şaheseri Karanlığın Sol Eli’nin ülkemizdeki kapağı aslına kitap için gayet uygun. Ancak buradaki tasarımın bu retroluğundaki ufak mesaj beni fazlasıyla kendine çekiyor.

Kitabın konusuna değinmeyi doğru bulmuyorum. Çünkü bu kitabı birkaç paragrafla anlatmak mümkün değil. Ama kapaktaki o ufak mesaja değinmemek olmaz. Karanlığın Sol Eli’nde yer alan, buzlarla kaplı gezegenin hermafrodit sakinlerine çok güzel bir gönderme içeriyor kapak. Başlarının arkasını birbirine yaslamış, Nemrut Dağı’ndaki heykellere benzer buzdan tasvirler aslında eserin geçtiği gezegendeki halkı çok güzel tanımlıyor. Aslında her biri birer insan olan bu hermafrodit halkın hormonal düzeyleri yükseldiğinde ve çocuk sahibi olacakları dönem geldiğinde dişi ya da erkek bireyden birine (geçici olarak) dönüşmesi ve bu döngünün asla hep aynı cinsiyete bürünerek devam etmemesi bu iki arka arkaya durmuş buz heykelle yansıtılmış.

Cinsiyet ve birey olmak gibi kavramların, hatta tabuların bambaşka bir coğrafyada, buzullarla kaplı içimizi üşüten topraklarda irdelenişini hiçbir bilimkuru okuru kaçırmamalı.

Uçuştan Uçuşa

Uçuştan Uçuşa

Ursula K. Le Guin

_______________________________________

SEVİL BAYRAK

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Farklı dünyalar, farklı canlılar ve hepsi arasında çok uyumlu geçişlerin anlatıldığı bu fantastik havaalanı öykülerine çok yakışan başka bir kapak daha. Kapak resmi Niki de Saint Phalle adlı Fransız sanatçıya ait, sanatçının bu tarzdaki çalışmaları resimle sınırlı değil, sanatçı heykel ve filmlerle de hayallerindeki figürleri insanlara sunuyor.

Uçuştan Uçuşa, birbiri ardına söylenen pek çok öyküden oluştuğu ve her öyküde farklı ırklarla, dünyalarla bizleri tanıştırdığı için bu kapak tasarımı da kitaba çok yakışıyor diyebiliriz.

otekiler arasinda

Ötekiler Arasında

Jo Walton

_______________________________________

BAHRİ DOĞUKAN ŞAHİN

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Okuduğum esnada bena çok farklı duygular tattırmış bir kitap Ötekiler Arasında. Öyle ki, nerede kitap hakkında olumsuz bir eleştiri görsem, ciddiye almıyorum.

Kapağından söz edecek olursam eğer, İthaki Yayınevi kitabın orijinal kapağını kullanmamış ve farklı bir tasarımla göz dolduran, albenili bir kapak tasarlamış. Elbette kapak çok iyi, baktıkça kendinizi tüm o yeşilliğin arasında uzanan yolda ilerliyor olarak görebilirsiniz fakat orijinal kapağı göz önünde bulundurduğumuzda, bir tık aşağıda kaldığını da söylemek isterim. En azından benim görüşüm bu yönde.

Yine de, yeşilin çok farklı tonları ile böylesine hoş bir kapak hazırlayan yayınevine teşekkür etmek gerek fakat en çok da böylesine güzel bir kitabı dilimize kazandırdıkları için teşekkür etmek gerek.

anarsik rehavet

Anarşik Rehavet

Mehmet Açar

_______________________________________

BÜLENT ÖZGÜN

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Anarşik Rehavet, Mehmet Açar’ın gerçekle hayal arasındaki çizginin bulanıklaştığı kimi bilimkurgu kimi fantastik öykülerinden mürekkep ilginç kitabı.

Borges’i kendine örnek alan yazarın hayallerle, gizemlerle, labirentlerle, gizli geçitlerle, çıkışı olmayan yerlerle bezeli öykülerini yansıtan iyi bir kapak bu.

Mehmet Açar neredeyse her öyküde bir şehri, bir köyü, bir kütüphaneyi, bir oteli merkeze alıyor ve bu yerlerin mimari özelliklerini ön plana çıkarıyor; yazarın bu meyli de kapakta yansıtılmış.

Birçok öykü rüyalar üzerine kurulduğu için kitabın kapağındaki insan figürünün bir yüzü olmaması ayrıca manidar. Kitapta büyük yer kaplayan “Gaip Cinayetleri” öyküsündeki dedektife de gönderme yapan bu uzun pardösülü adam, yazarın kara filmleri andıran öykü atmosferini harika yansıtıyor.

Silo

Wool #1 – Silo

Hugh Howey

_______________________________________

HAZAL ÇAMUR

¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯¯

Kapkara bir kapak var karşınızda. Kızıla çalan paslı metalin uğursuzca ışıdığı kapılarda astronot benzeri bir giysi içinde bir adam. Bu sınırlı görsel kitabı öyle bir özetliyor ki, sadece okuduğunuzda açılacak bir gizemmişçesine size bir şeyler söylemek istiyor. Bu karalarla bezeli kapak aslında size Silo’yu olduğu gibi özetliyor.

Silo, Hugh Howey’nin Wool Serisi’ndeki ilk adım ve kapağın hikmetini önce ilk 50 sayfa görüyoruz. Yetmiyor, 125 civarında artık bir şeylerin farkına iyice varıyoruz. Hayır, size bunların ne olduğunu anlatmayacağım. Fakat bu kapağın başarısını övmeme engel değil. Silo’nun katları arasındaki insanların dışarıdaki tükenmiş dünyaya açılan tek kapısını görüyoruz kapakta. Ama hiçbir şey tahmin edeceğiniz gibi değil. Ne o astronot benzeri giysi, ne de o paslı kapı okumadığınız sürece size hiçbir şey anlatmayacak. Eğer okursanız da düğümlerini ardı ardına çözüp şaşırtıcı ve bir o kadar zekice bir kurguyu parmaklarınızın arasına bırakacak.


Sizler de kitabına yakıştığınızı düşündüğünüz kapakları Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, daha fazlası için bizi Google News’ten takip edebilirsiniz.

3 Yorum BULUNUYOR


  1. Avatar for periyodiknesriyat periyodiknesriyat dedi ki:

    Ne güzel bir dosyaydı. Keşke yine yapsak.

  2. Avatar for alper alper dedi ki:

    Yeni kitaplarla tekrar yapılsa güzel olurmuş

    Örneğin Kadim Kanunlar 2 ve 3 kapakları kitaptan sahneler olması nedeniyle kitabın hikayesinden bir parça olarak güzel görsellerdi.

  3. Avatar for Srbs Srbs dedi ki:

    Hatta twitterda görmüştüm. Yazar bile Türkçe kapağı çok beğenip paylaşmıştı.

Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.

jane rogers ropotaj

Jane Rogers ile Video Röportaj

Mitoloji Dizisi: Dilde Yaşayan Mitoloji

Yaşayan Mitoloji II: Dilde Yaşayan Mitoloji – Mitoloji Dizisi #6