in ,

Mehmet Siyah Kalem: Mâverâünnehir’in Gizemli Ressamı

“İnsanların ve Cinlerin Efendisi” Mehmet Siyah Kalem’in dehşet dolu çizimlerine daha önce mutlaka denk gelmişsinizdir. Gerçek adı hakkında tartışmaların hâlâ sürdüğü dâhi sanatçıya dair bilinenleri anlattık.

Mehmet Siyah Kalem
- Reklam -

Mehmet Siyah Kalem ismini ya da orijinal adıyla Mohammad Siah Ghalam’ı duymuş muydunuz? Eğer bu sizin için bir ilkse hazırladığımız Mehmet Siyah Kalem dosyası tam ağzınıza layık olacak gibi.

Mehmet Siyah Kalem’i ilk defa araştırmaya başladığımda bu yazının benim için ne kadar zor geçeceğini anlamıştım. Kurgu olduğunu bile bile korku türüne ait hiçbir ögeyi tüketmeyen ben gerçekten yaşamış bu üstadın resimlerine bakarken yaşadığım ürpertiyi size anlatmam pek mümkün değil. Yine de cesaretimi topladım ve işte başlıyoruz.

Mehmet Siyah Kalem 1

- Reklam -

Mehmet Siyah Kalem Kimdir?

Üstadımız 15. yüzyılda Orta Asya, Türkmenistan, Maveraünnehir civarında yaşamış. O zamanlardaki Doğu kültürünü, gündelik yaşamını resimlerinde kullanmış ve hem İslam kültürünün hem de Şaman’lığın önemli derecede etkisinde kalmış. Özellikle minyatür sanatına kendi yorumunu katarak resim sanatına yaklaştırması onu sadece bir sanatçı değil bir ekol haline getirmiş.

Mehmet Siyah Kalem aslında bu resimleri asla tek başına bir resim olarak düşünmemiş. Resimlerinin rulo halinde olması Orta Asya’da hikâyecilerin kullandığı bir görsel anlatım tekniğini kullandığını işaret ediyor. Yani aslında resimlerini, anlattığı hikâyelerinin görsel anlatımı olarak kullanıyor. Kendisini naçizane bir hikâye anlatıcı olarak gören bendeniz için bu Siyah Kalem için verdiğim değeri iki katına çıkarıyor.

Mehmet Siyah Kalem 5

Düşünün 15. yüzyılda yaşayan bir Yörük’sünüz. Gece ateşinizin başına hiç tanımadığınız bir adam gelmiş ve elinde rulo yaptığı daha önce hiç görmediğiniz hatta hayal dahi etmediğiniz yaratıklarla, cinlerle, şeytanlarla dolu resimleri kullanarak size hikâyeler anlatıyor. Daha sonra da geldiği gibi gidiyor. Size de Mehmet Siyah Kalem’in çizdiği resim ve hikâyelerdeki dehşeti hatırlamak ve her gece yalnız başınıza kaldığınızda gecenin içerisinde sizi bekleyen varlıklardan korkmak kalıyor.

Siyah Kalem’in hikâyelerini yazılı olarak sunmaması ve sözlü edebiyat olarak kalması ne yazık ki bu öykülerin aktarılamamasına, dolayısıyla unutulmasına yol açmış. Resimlerinde tekrarlanan Rüstem gibi başkarakterlerin yanı sıra, dervişler, kötü ruhlar, cinler, devler gibi öğeler ise sık sık kullanılmış. Bazen bilinmeyen bir tanrıya adanan kurbanlar, bazen insan kaçıran devler, bazen ise birbirleriyle dövüşen cinler karşımıza çıkıyor Mehmet Siyah Kalem’in resimlerinde.

Mehmet Siyah Kalem 4

Mehmet Siyah Kalem Hakkında Bildiklerimiz Son Derece Kısıtlı

Aslında Siyah Kalem’in resimlerini daha da ürkütücü hale getiren, kendisi hakkında hiçbir şey bilmiyor oluşumuz. Rulo halindeki resimlerin üzerinde “Amel-i Üstad Muhammed”, “Amel-i Üstad Muhammed Siyah Kalem”, “Meşk-i Üstad Muhammed Siyah Kalem”, “Kâr-ı Üstad Muhammed Siyah Kalem”, “Kâr-ı Üstad Muhammed”, “Kâr-ı Siyah Kalem” gibi belli belirsiz imzaların olması bunun kendi tarafından değil resimleri düzenleyen insanlar tarafından atılmış olduğunun bir belirtisi. Özellikle siyah kalemin, İranlı yazarlar tarafından siyah beyaz çizgili resimler tarafından kullanılan bir teknik olması, rulo haline getirilen resimlerin Orta Asya kültürüne ait olması ve o zamanlar kendini “üstat” olarak nitelendirmenin yaygın olmaması bu belirtileri güçlendiriyor. Yani ona dair bildiğimiz her şey aslında gece yarısı öyküsünü dinleyen Yörüklerin bildiğinden fazla değil.

- Reklam -

Siyah Kalem hakkında araştırmalar yapan Zeki Velidi Togan bu eserlerin Yavuz Sultan Selim tarafından ülkemize getirildiğini söylüyor. Mehmet Siyah Kalem’in minyatürleri ilk defa 1910 yılında Max van Berchem sayesinde Münih’te sergileniyor. Bizim ise işleri sergi seviyesine çıkartmamız İstanbul’un Fethi’nin 500. yılında, yani 1953’ü buluyor. Nakkaş Sinan Bey’in “Çiçek Koklayan Fatih Portresi”nden ötürü “Fatih Albümü” olarak anılan Topkapı Sarayı’ndaki sergide, Siyah’ın çalışmalarına rastlamak mümkün.

Mehmet Siyah Kalem

Etkilediği Sanatçılar

Mehmet Siyah Kalem için Salih Mirzabeyoğlu “Elif-Resim Redd Kökündendir” kitabında Pablo Picasso’nun Siyah Kalem’i beğendiği anlatıyor. Öte yandan Goya’nın resim tekniğinin Siyah Kalem ile benzer olması nedeniyle Goya’nın da Siyah Kalem’den etkilendiği öne sürülür. Mazhar İpşiroğlu’nun “Bozkır Rüzgârı / Siyahkalem” kitabında ise Mehmet Siyah Kalem’den şöyle söz edilir:

“İyi ve kötünün ötesinde olan bu varlıklar, yer-gök ayrımı yapan bir düşünceyle kavranamaz. Bu grotesk, fakat güçlü varlıklar, ruhlarla dolu bir dünyada gizli doğa güçlerini demonlaştıran ve bu yoldan onları bağlamaya çalışan bir pagan hayal gücünün yaratıklarıdır.”

Mehmet Siyah Kalem

Böylece sizlere gerçek kimliği hakkında sadece tahminlerde bulunabileceğimiz, resimlerine bakınca hâlâ bizi başka dünyadaki varlıkların hayatlarına tanıklık ettiren ve korkutan, “İnsanların ve Cinlerin Efendisi” Mehmet Siyah Kalem’i anlatmış olduk. Çizdiği eserlerin hikâyelerini hâlâ merak etmekle beraber bazen içimdeki korku ile “iyi ki unutulmuşlar” demekten de kendimi alamıyorum. Yine de galiba kendisinin bir ateşin başında anlattığı öyküleri dinlemek için her şeyimi verirdim.

Peki, siz ne düşünüyorsunuz Mehmet Siyah Kalem hakkında? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da bizimle paylaşmayı unutmayın!

Kaynakça:

– Hasan Yalçın
– Tarihli Sanat
– Sanat Defteri
– Yaşam Uğraşı

M. Halit Koçak

1994’te Erzurum’un soğuk bir kış gününde doğan, beyaz saçlarını ailesinden genetik yoluyla alan biri. Daha geçen seneye kadar dünyayı kurtarabileceğini sanan Çevre Mühendisi. Film, kitap, dizi, karikatür oyun ve müziğin her türlüsüne ilgisi vardır ama parası yoktur. Denize ve denize yazılan bütün şiir, öykü ve hikayelere aşıktır. Bağımsız ve amatör olan bütün yapımlar onun için tutkudur. Onu her yerde ‘’Tavşan’’ diye bulabilirsiniz.

4 Yorum BULUNUYOR


  1. Avatar for Uveybaba Uveybaba dedi ki:

    Daha birkaç gün önce cinler ile uzunca hikayeler okumuşken araştırmanıza denk gelmem hoş bir sürpriz oldu.

    Hayal gücünün zaman, mekan ve kültür içerisinde ne kadar çok değişebileceğini gösteriyor bu çizimler. Günümüz teknolojisi ile ortaya çıkartılan cinleri hepimiz çok iyi biliyoruz. Biraz zombie, karanlık gözler ve arkaya Arapça tınılar iliştirdik mi tamamdır. Hele Supernatural’da görselleştirilen cin arkadaş konusuna hiç girmiyorum bile.

    Mehmet Siyah Kalem’in çizimlerine baktıkça içimi merak uyandıran bir ürperti kaplıyor. Sadece bir korku ögesi değiller. Hayatları, günlük işleri, kendilerine ait kültürleri var gibi duruyor. Sizin de söylemiş olduğunuz gibi onların âlemini Mehmet Siyah Kalem’in kendisinden dinlemek isterdim gerçekten.

  2. Avatar for KucukLebowski KucukLebowski dedi ki:

    Cin tasvirleri hakkında Türk Miotolojisinin Ana Hatları (Yaşar Çoruhlu) kitabında kapsamlı bir değerlendirme mevcut. Tavsiye ederim.

  3. Avatar for Muhammed_Yilmaz Muhammed_Yilmaz dedi ki:

    Adamın gerçekte var olduğu bile muamma…
    Belki vardı belki yoktu.Lakim Dede Korkut kadar olmasada kendi çapında meşhurmuş.Ama resimler hakikaten ürkütücü.Lakin kendisi sağlam ve derinlemesine bir araştırmayı hak ediyor o kesin

  4. Avatar for belgin1 belgin1 dedi ki:

    Halit Bey,

    Teşekkürler paylaştığınız yazı için. Orta Asya’da hikâyecilerin kullandığı bir görsel anlatım tekniği olarak bahsetmişsiniz rulo kağıt kullanmayı. Bu konuda referansınız var mı, daha çok bilgi edinebilmem için? Bir eserimde kullanmak isterim.

    Belgin

Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.

Dede Korkut

13. Dede Korkut Destanı “Salur Kazan’ın Ejderhayı Öldürmesi” Hakkında Bildiğimiz Her Şey

Bisiklet Kütüphane - Çin

Hurda Bisikletlerden Kanatlı Böcek Şeklindeki Gezici Kütüphanelere!