James Webb Uzay Teleskobu tarafından kaydedilen yeni bir görüntü, Arp 107 olarak bilinen kozmik olayın sırlarını ortaya çıkartıyor.
465 milyon ışık yılı uzakta gerçekleşen bu olay, yıldız oluşumu ve bu iki gökadanın yüz milyonlarca yıl süren birleşme sürecine dair zengin bilgiler sağlıyor.
James Webb Uzay Teleskobu’ndan alınan yeni bir görüntü, birleşmekte olan iki galaksiye ev sahipliği yapan Arp 107’yi gösteriyor.
Yüz milyonlarca yıl önce birleşmeye başlayan bu iki galaksi, 1966 tarihli Tuhaf Galaksiler Atlası’nda Halton Arp tarafından kataloglandığı için Arp 107 ismiyle anılıyor.
Daha önce Hubble Uzay Teleskobu tarafından da görüntülenen Arp 107, şimdi James Webb Uzay Teleskobu’yla çok daha kapsamlı bir şekilde kaydedildi. Böylelikle gökbilimciler bu iki kaotik galaksiyi Hubble ve insan gözünün göremediği ışık dalga boylarında inceleme fırsatı buldular.
Arp 107: Kozmik Bir Gülümseme
Bir bakıma kozmik bir yüzü andıran görüntüde iki galaksi çekirdeği parlak “gözler” olarak, onları birbirine bağlayan yıldızlardan oluşan bir köprü ise yarım daire şeklinde bir “gülümseme” olarak yorumlanıyor.
Görüntü, şimdiye kadar uzaya fırlatılan en büyük ve en güçlü teleskop olan James Webb Uzay Teleskobu’ndaki iki kameradan elde edilen verilerin birleştirilmesiyle oluşturuldu.
Veriler, birleşme sırasında her iki galaksiden yıldızların oluşturduğu köprüye ek olarak, süper kütleli bir kara delik tarafından desteklenen son derece parlak, nokta benzeri bir aktif galaktik çekirdeğe ev sahipliği yapan Seyfert galaksisindeki yıldız oluşum bölgelerini, tozu ve parlak bir çekirdeği de ortaya koyuyor.
Güneş Sistemi Etkilenmeyecek
Yeni görüntü, akıllara Webb’in 2022 yılında Yontar takımyıldızındaki Araba Tekeri Galaksisi ve iki küçük eşlikçi galaksinin görüntüsünü getiriyor.
Kuzey Arizona Üniversitesi’nden astrofizikçi Diego Muñoz yaptığı açıklamada bir galaksinin başka bir galaksiyle çarpışmasının, gezegenler için büyük bir tehdit oluşturmadığını belirtiyor ve, “Güneş Sistemi büyük olasılıkla neredeyse hiç etkilenmeyecektir,” değerlendirmesinde bulunuyor.
Delaware Üniversitesi’nden gezegen bilimci Sally Dodson-Robinson ise, “Eğer Güneş’i bir kum tanesi boyutuna getirirsek, en yakın yıldıza olan mesafe kilometrelerce olacaktır,” diyerek yıldızların çarpışma ihtimalinin ne kadar düşük olduğuna bir örnek veriyor.
Siz bu görüntüyü nasıl yorumluyorsunuz? Düşüncelerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, daha fazlası için bizleri Google News’ten takip edebilirsiniz.
Kaynak: Live Science, Mashable
Forum üzerinden yorum yapıp sohbete katılmak için tıkla!