Franklin’in Kayıp Seferi hakkında kan donduran bir gerçek daha ortaya çıktı. 1845-1848 yılları arasında Sir John Franklin liderliğindeki bir İngiliz keşif ekibinin Kuzeybatı Geçidi’ni keşfetmek için çıktığı sefer, felaketle sonuçlanmıştı.
İncelenen bulgularda, sefer için görevlendirilen iki gemiden birisi olan HMS Erebus’un kaptanının başına neler gelmiş olabileceğine dair ürkütücü detaylar ortaya çıktı.
Dan Simmons’ın 2007 tarihli The Terror kitabına ve AMC’nin 2018 yılında ekrana uyarladığı aynı isimli diziye de konu olan Franklin’in Kayıp Seferi, bugün hâlâ popülerliğini koruyor. Kuzeybatı Geçidi’ni keşfetmek ve bölgedeki deniz yollarını haritalamak amacıyla Kuzey Buz Denizi’ne düzenlenen araştırma seferinde HMS Terror ve HMS Erebus gemileri 1846 yılında buza saplanmıştı.
Denizciler Kuzey Kutbu üzerinde ilerleyerek hayatta kalmaya çalışmış; insanın doğaya karşı verdiği sınava dair önemli hikâyelerden birisine imza atılmıştı.
HMS Erebus’un kaptanı James Fitzjames’e ait olduğu tespit edilen kemikler, beraberinde üzücü bir gerçeği ortaya çıkarttı.
Franklin’in Kayıp Seferi’nde Gizem Perdesi Aralanıyor
1848 yılında, kalan 105 denizci gemilerini buzun ortasında terk ederken Kaptan Fitzjames yıllar sonra King William Adası’ndaki bir mağarada bulunacak olan bir rapor kaleme almıştı.
“HMS Terror ve HMS Erebus 22 Nisan’da, 12 Eylül 1846’dan beri kuşatılmış olan bu geminin 5 fersah kuzeybatısında terk edildi.
“Sir John Franklin 11 Haziran 1847’de öldü ve bu tarihe kadar seferdeki toplam kayıp 9 subay ve 15 er oldu.”
Hayatta kalan 105 kişi hiçbir zaman eve dönemedi ve muhtemelen adadan da çıkamadı. O zamandan beri, bu uzak kara parçasında birçok denizcinin kemikleri bulundu.
Journal of Archaeological Science’ta yayımlanan makaleye göre James Fitzjames’in kimliği, mürettebatın bilinen torunları ve akrabaları takip edilerek ve onların DNA’ları King William Adası’nda bulunan kemiklerden elde edilenlerle karşılaştırılarak belirlendi.
Fitzjames’in soyundan gelen bir kişiden alınan örnek, bugüne kadar bulunan 400’den fazla kemikten birindeki dişten alınan DNA ile başarılı bir şekilde eşleşti. Bu kimlik tespiti, King William Adası’ndaki Franklin kalıntıları üzerinde yapılan ikinci kimlik tespiti oldu.
Bu dişle eşleşen çene kemiği, Fitzjames’in kaderinin en azından bir kısmını ortaya koyuyordu. Kemik üzerindeki çentikler, o sırada muhtemelen aç ve hasta olan kaptanın, mürettebatının cesedinden yararlanabilecekleri bir eylem yaptıklarını düşündürüyor. Bu olayda en ağır basan ihtimal ise “yamyamlık” olarak tanımlanıyor.
Ne Rütbe Ne Statü Kalmıştı
Kanada’daki Waterloo Üniversitesi’nden arkeolog Douglas Stenton şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Bu durum, kaptanın ölen diğer denizcilerden en azından bazılarından önce öldüğünü ve seferin son umutsuz günlerinde kendilerini kurtarmak için çabalarken ne rütbenin ne de statünün geçerli bir ilke olduğunu gösteriyor.”
1850’lerde kayıp kâşifleri bulmak amacıyla düzenlenen İngiliz keşif seferleri, King William Adası’ndaki kalıntılarda yamyamlık belirtileri tespit edildiğine dair raporlara ev sahipliği yapıyordu. İngilizler, o dönemler bu “yamyamlık” eylemini adada yaşayan İnuit yerlilerine bağlamıştı.

1990’larda yapılan arkeolojik kazılarda bulunan dört bireye ait kemiklerin üzerinde “kasaplık yapıldığına dair” kanıtlar gözlemlenmişti. Yamyamlık, bu zor durumda mürettebat için hayatta kalmak için son çarelerden birisiydi.
Waterloo Üniversitesi’nden antropolog Robert Park durumu şu sözlerle tasvir ediyor:
“Bu, Franklin denizcilerinin iğrenç sayacakları bir şeyi yapmak için hissetmiş olmaları gereken çaresizlik düzeyini gösteriyor.
“179 yıl önce sefere çıkan kişilerin Kuzey Kutup Dairesi’nde kaybolmasından beri, nihai akıbetlerine yönelik yaygın bir ilgi oluşmuş, birçok spekülatif kitaba ve makaleye ilham vermişti. Son olarak da yaşananları, temalarından biri yamyamlık olan bir korku hikâyesine dönüştüren popüler bir mini dizi çekilmişti. Bunun gibi titiz arkeolojik araştırmalar, gerçek hikâyenin de bir o kadar ilginç olduğunu ve daha öğrenilecek çok şey bulunduğunu gösteriyor.”
Franklin’in Kayıp Seferi’nda Yamyamlığa Kurban Gittiği Resmiyet Kazanan İlk Kişi Kaptan Oldu
Bu araştırmayla birlikte Fitzjames, Franklin’in Kayıp Seferi’nde yamyamlığa kurban gittiği tespit edilen ilk kişi oldu. Kaptanın bulunabilen kemikleri diğerleriyle birlikte bir çukura yerleştirildi ve denizcilerin öldükleri yere bir anıt yerleştirildi.
Stenton ve meslektaşları, seferde görev alan mürettebatın torunlarını, arkeolojik kalıntıların geri kalanını teşhis etmeye yardımcı olmaları için kendileriyle iletişime geçmeye çağırıyor.
İlginizi Çekebilir: Yamyamlığın Kökeni Tahmin Edilenden Milyonlarca Yıl Öncesine Dayanıyor
Siz Franklin’in Kayıp Seferi sırasında yaşananlara dair neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da ve yorumlarda paylaşabilir, daha fazlası için bizleri Google News’ten takip edebilirsiniz.
Kaynak: Science Alert
Forum üzerinden yorum yapıp sohbete katılmak için tıkla!