Gene Hackman ve eşi Betsy Arakawa hayata veda etti. Şüpheli bir durum olmadığı belirtilse de olayla ilgili soruşturma da başlatıldı.
Hollywood sinemasının efsanevi aktörlerinden Gene Hackman hayata veda ettiğinde 95 yaşında, eşi Betsy Arakawa ise 63 yaşındaydı. Çift, Santa Fe’deki evlerinde ölü bulundu.
Santa Fe Şerifi Adan Mendoza, çarşamba günü öğleden sonra çiftin Santa Fe Summit bölgesindeki evlerinde bulunduğunu doğruladı. Olayla ilgili soruşturmanın sürdüğü belirtilirken şerif olayın şüpheli bir durum içerdiğine dair herhangi bir bulgu olmadığını aktardı. Çiftin ölüm nedenleri ise henüz açıklanmadı.
Gene Hackman, 1980’lerden bu yana Santa Fe, New Mexico’da yaşıyordu ve 1991 yılında Arakawa ile evlenmişti. Yetkililer, çifti evlerinde ölü bulan şerif yardımcılarının olay yerine bir ihbar üzerine mi yoksa rutin bir kontrol amacıyla mı gittiklerinin henüz netleşmediğini belirtti. Çiftin yanı sıra, evde bir köpeğin de ölü bulunduğu bildirildi.
Şerif Mendoza, yetkililerin öğleden sonra Old Sunset Trail olarak bilinen kapalı bir yerleşim alanına gittiklerini ve burada 90’lı yaşlarında bir erkek, 60’lı yaşlarında bir kadın ve bir köpeğin cansız bedenlerini bulduklarını belirtti. “Şu anda ön inceleme sürecindeyiz ve arama emri onayını bekliyoruz,” dedi. Mendoza ayrıca, “Topluma ve mahalle sakinlerine herhangi bir tehlikenin olmadığını garanti etmek istiyorum,” diye ekledi.
Gene Hackman Ardında Eşsiz Bir Sinema Kariyeri Bıraktı
1930 doğumlu Gene Hackman, kariyerine 1950’lerde başladı ve 40 yıl boyunca Hollywood’un en saygın aktörlerinden biri oldu. The French Connection, Superman, The Royal Tenenbaums ve Unforgiven gibi yapımlarda rol aldı. Oyuncu 2004 yılında emekliye ayrılana kadar birçok ödüllü projede yer aldı.
Oyunculuk kariyerine geç başlamasına rağmen 1970 yılında I Never Sang For My Father ile dikkatleri üzerine çekti. Ardından 1971’de The French Connection filmiyle büyük çıkış yakalayarak En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar kazandı.
Hackman, 1970’lerde The Poseidon Adventure, A Bridge Too Far, Young Frankenstein, Superman gibi yapımlarda oynadı. En büyük başarısını ise The Conversation ve Scarecrow gibi eleştirmenlerce övgü alan yapımlarla elde etti. 1992’de Unforgiven filmiyle ikinci Oscar’ını kazandı. 2000’lerde Heartbreakers, The Royal Tenenbaums ve Runaway Jury gibi filmlerle kariyerine devam etti. Oyuncunun son filmi 2004 yapımı Welcome to Mooseport oldu.
Gene Hackman Oyunculuk Kariyeri Sonrası Yazarlık Yaptı
Oyunculuk kariyerini noktaladıktan sonra Hackman, tarihî kurgu türünde yazarlık yapmaya başladı. 1999’da Wake of the Perdido Star adlı ilk kitabını yayımladı ve ardından dört kitap daha yazdı. Son eseri Pursuit, 2013 yılında yayımlandı. Ayrıca The Unknown Flag Raiser of Iwo Jima ve We, the Marines adlı belgesellerin anlatıcılığını üstlendi.
Hackman, 2011 yılında emeklilik kararını sağlık sorunlarına dayandırarak, “New York’ta girdiğim bir stres testi doktorumun kalbimin bu kadar baskıya dayanamayacağını söylemesiyle sonuçlandı,” demişti.
Dün ise Buffy the Vampire Slayer ve Gossip Girl dizilerinin yıldızı Michelle Trachtenberg’ün 39 yaşında hayatını kaybettiği öğrenilmişti.
Gene Hackman hakkındaki düşüncelerinizi yorumlarda veya Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilirsiniz.
Kaynak: The Guardian
Kayıp Rıhtım’ı Google News, Facebook, Instagram, X ve WhatsApp’tan takip edebilirsiniz.
Üzüldüm. Oyunculuğunu çok beğenirdim. French Connection filmini izlemiştim en son. Güzel filmdi.
Işıklar içerisinde uyusun.
Okuduklarıma göre tam ölüm nedenleri kesin olmamakla beraber, Gene doğal yoldan ölmüş, karısı da köpeği tuvalete kilitleyip, ilaçlarla kendi yaşamına son vermiş.