Jüpiter ve Dünya arasında ilginç bir benzerlik keşfedildi. NASA’nın Juno uzay aracının yüksek çözünürlüklü kızılötesi görüntülerin analizi, dev gezegenin kutup bölgelerindeki devasa kasırgaların, Dünya’daki okyanus ve atmosfer süreçlerine benzer mekanizmalarla beslendiğini ortaya koydu.
2018 yılında, UC San Diego’nun Scripps Okyanus Araştırmaları Enstitüsü’nde Dr. Lia Siegelman, Jüpiter’in büyük siklonlarının ve okyanustaki türbülansın görüntülerini incelerken benzerlikler fark etti. Bu gözlem gezegenin devasa fırtınalarının, Dünya’daki atmosferik ve okyanusal süreçlerle benzer dinamiklere sahip olduğunu ortaya çıkardı. Bilim insanları, 2022 yılında Nature Physics dergisinde yayınladıkları çalışmada, NASA’nın Juno uzay aracı tarafından çekilen yüksek çözünürlüklü kızılötesi görüntüleri analiz ederek, Jüpiter’in fırtınalarını koruyan süreçlerin, Dünya’dakilere benzer şekilde olduğunu tespit etti.
Dr. Lia Siegelman ve Caltech’ten Patrice Klein liderliğindeki araştırma ekibi, Jüpiter’in kuzey kutbu bölgesinden 30 saniyelik aralıklarla alınan görüntüleri inceledi. Kızılötesi görüntüler, sıcak ve soğuk bölgelerin sıcaklık farklarını hesaplamaya olanak tanıdı. Jüpiter’de sıcak alanlar ince bulut tabakalarına, soğuk alanlar ise gezegen merkezinden yayılan ısıyı engelleyen kalın bulut örtüsüne işaret ediyor.
Ekip, bulutların ve filamentlerin (ince bulut dizilerinin) 30 saniyelik periyotlardaki hareketlerini izleyerek yatay rüzgâr hızlarını hesapladı. Bu verilerle birlikte okyanus ve atmosfer bilimi yöntemlerini dev gezegene uygulayarak, görüntülerden türetilen sıcaklık ve yatay rüzgâr hızlarına karşılık gelen dikey rüzgâr hızlarını da hesaplayabildiler.
Jüpiter’in Devasa Fırtınalarını Güçlendiren Enerji ve Dünya ile Olan Benzerliği Dikkat Çekiyor
Hesaplamalar, dev gaz gezegenindeki filamentlerin, Dünya’daki cephelere (soğuk cephe, fırtına cephesi vb.) benzer şekilde davrandığını gösterdi. Cephelerin kenarlarındaki güçlü dikey hızlar, gezegenin sıcak çekirdeğinden üst atmosferine ısı taşınmasını sağlıyor ve devasa kasırgaları besliyordu. Konveksiyonun (ısı transferi) ana tetikleyici olmasına rağmen, cepheler Jüpiter kasırgalarının toplam kinetik enerjisinin dörtte birini ve dikey ısı taşınımının yüzde 40’ını oluşturuyor.
Siegelman, şunları söyledi:
“2016’dan beri gözlemlenen bu kutup kasırgalarının, büyük girdaplar arasındaki görece küçük filamentler sayesinde beslenebildiğini görüyoruz. Cephelerin ve konveksiyonun Dünya ve Jüpiter’de var olması ve etkili olması, bu süreçlerin evrendeki diğer türbülanslı akışkan cisimlerde de mevcut olabileceğini düşündürüyor.”
Araştırmacılar, Jüpiter’in devasa ölçeğinin ve Juno’nun yüksek çözünürlüklü görüntülerinin, cepheler gibi küçük ölçekli olguların kasırgalar ve üst atmosferle ilişkisini gözlemlemeyi kolaylaştırdığını belirtiyor. Dünya’da bu bağlantıları gözlemlemek daha zor olabiliyor. Ancak SWOT adlı yeni bir uydu, yakında okyanus olgularını çok daha iyi gözlemlemeyi mümkün kılacak.
Siegelman, “Dünyadaki bu fiziksel mekanizmaların başka bir gezegendeki varlığını keşfetmek, evrenin kozmik güzelliğini gösteriyor,” diyerek araştırmanın önemine işaret ediyor.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Jüpiter’in Tamamı Aktif Volkanlarla Kaplı Uydusu Io’nun Oluşumundaki Gizem Çözülüyor
Yeni gözlemlerle ilgili yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, daha fazlası için bizleri Google News’ten takibe alabilirsiniz.
Kaynak: Phys
Forum üzerinden yorum yapıp sohbete katılmak için tıkla!