in ,

Haldun Taner’in Keşanlı Ali Destanı 60. Yılını Özel Bir Baskı ile Kutluyor

Keşanlı Ali Destanı 60. Yıl Özel Baskısı raflardaki yerini aldı. Haldun Taner’in ünlü oyunu, Yapı Kredi Yayımları etiketiyle yayımlanıyor. | ÖN OKUMA

Keşanlı Ali Destanı 60. Yıl Özel Baskısı Çıktı
- Reklam -
- Reklam -

Keşanlı Ali Destanı numaralı 60. Yıl Özel Baskısı ile raflardaki yerini aldı. Yapı Kredi Yayınları, Haldun Taner’in ünlü oyununu yeniden yayımlıyor.

Haldun Taner, 16 Mart 1915’te İstanbul’da doğdu. Eğitimine Galatasaray Lisesi’nde başladı ve ardından Almanya’nın Heidelberg Üniversitesi’nde ekonomi ve siyasal bilgiler okudu. Ancak tüberküloz hastalığı nedeniyle eğitimini yarıda bırakıp 1938’de Türkiye’ye döndü. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nden mezun olduktan sonra, çeşitli üniversitelerde öğretim üyeliği yaptı ve gazetecilik kariyerine de devam etti. Milliyet gazetesinde yazdığı köşe yazılarıyla geniş bir okuyucu kitlesine ulaştı.

Eserlerinde toplumsal yaşamın aksaklıklarını mizahi bir dille ele alan yazar, 1946 yılında yayımlanan Töhmet adlı öyküsü ile edebi kariyerine başladı. 1953’te yayımlanan Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu ile uluslararası bir ödül kazandı ve Türk öykücülüğünün önde gelen isimlerinden biri haline geldi.

- Reklam -

Aynı zamanda Türk tiyatrosunda epik tiyatro tarzının öncüsü olarak kabul edilen Haldun Taner’in Keşanlı Ali Destanı, geleneksel Türk tiyatrosu ile modern Batı tiyatrosu öğelerini başarılı bir şekilde harmanlaması ile klasikler arasına girmişti. Ünlü oyun, toplumun ahlak anlayışını, adalet sistemini ve birey-toplum ilişkilerini eleştirel bir yaklaşımla ele alarak hem sanatsal hem de toplumsal bir etki yaratmış ve bu özellikleri ile hafızalarda yer edinmişti.

Keşanlı Ali Destanı 60. Yıl Özel Baskısı – Haldun Taner | Arka Kapak Tanıtımı

Keşanlı Ali Destanı 60. Yıl Özel Baskısı - Haldun Taner

Keşanlı Ali Destanı, dilden dile çevrilerek dünyanın pek çok ülkesinde sahnelenmiş, geniş kitlelerle bütünleşmiş ve Türk Tiyatrosu’na yön vermiş evrensel bir başyapıt.

Haldun Taner’in “gecekondu ortamında bir kahramanlık mitosunun parodisi” dediği, modern epik tiyatronun en güzel örneklerinden biri sayılan oyunda geleneksel gösteri sanatlarımızın birçok özelliği çağdaş bir yorumla sahneye aktarılıyor. Yaratılan tipler öylesine gerçek, öylesine canlı ki, hemen her toplumun sosyal ve ekonomik açıdan benzerlik gösteren kesimlerinde karşımıza çıkıveriyorlar. Bu nedenle, Sineklidağ efsaneleri Keşanlı Ali ve Zilha ister İstanbul’da, ister Berlin’de, ister Londra, Beyrut ve Budapeşte’de, isterse Hamburg’da, nerede olursa olsun hep aynı ilgi ve sevgiyle karşılaştı.

“Bizim geleneklerimizden, bizim insanımız ve konularımızdan yola çıkıp, bütün bunları, öz Türkçemiz ve bize özgü bir görüş biçimi ile çağdaş dünyanın verileriyle aktarmak”tan söz ediyordu Haldun Taner. Edebiyatımızın ve tiyatromuzun büyük ustası elinizdeki başyapıtıyla işte bu sözünü yerine getiriyor.

Keşanlı Ali Destanı 60 yıldır okurunu ve izleyicisini büyülüyor.

Keşanlı Ali Destanı | Yazarın Önsözü

Keşanlı Ali Destanı

1960’larda Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nin çağrılısı olarak, Tiyatro Enstitüsü’nde konuk hoca sanıyla dersler verirdim. Bunun için her ayın son haftası gider, Ankara’da kalır, sonra İstanbul’daki fakülteme dönerdim.

Altındağ’la ahbaplığım o tarihte başladı. Çoğu akşamlarım ve gecelerim orada geçti. Gün geçtikçe onlarla övür oldum. Gecekondu dünyasında geçecek bir oyun tasarlamaya da işte, o tarihte başladım. Konu ne kadar bizdense, oyunun üslubu da o kadar bizden olsun istiyordum.

- Reklam -

1960’ta Lütfen Dokunmayın’da kısmen ilk denemesini yaptığım epik unsuru, bu oyunda tüm dramatik dokuya yaymayı, bunun için de geleneksel tiyatromuzun anti-illüzyonist ve göstermeci öğelerinden azami surette yararlanmayı kurdum.

Oyunun yazımı, araya bir hastalık ve ameliyat da girdiğinden, bir buçuk yıl sürdü.

O dönemde Felsefe Bölümü’nün en yetenekli öğrencilerinden biri olan ama müzisyen cevherini henüz pek az kişinin bildiği Yalçın Tura’ya bir gün vapurda rastladım. Projemi açtım. Bu üsluba uygun bir müziği, en iyi onun yapacağına inanıyordum. İlkin heyecanlandı. Hemen işe koyuldu. Ne var ki, müziği tamamlayabilmesi bir yılı aldı.
Oyun, 1963 sonunda bitmişti. Önce İstanbul Operası’na verdik. Sonra Devlet Tiyatrosu’na… İlle müziğin zengin bir aranjmanını öneriyorlardı. Bense, bu haliyle kalmasında direndim. Uzlaşamadık. Daha sonra, Gülriz Sururi istekli çıktı. İlk okuduğumda ekip heyecanlandı. Engin Cezzar, “Biz bu oyunu dünya sahnelerine uçururuz” dedi. İki buçuk ay titiz bir provadan sonra, Keşanlı Ali Destanı 31 Mart 1964 gecesi Türk seyircisinin önüne çıktı. Oyun bittikten sonra perde alkıştan kapanmak
bilmiyordu.

Bu başarıda, bestecinin, rejisörün, dekoratörün, ışıkçının, kostümcünün, 42 sanatçı ve teknisyenin ayrı ayrı her birinin elbirliği ve anlayışlı uyumunun, en az yazar kadar, eşit payı vardı.

“Keşanlı” o tarihten sonra bir “tiyatro olayı” oldu. Türkiye’de 130 defa oynandı. Engin Cezzar’ın kehanetini de doğru çıkardı. Dünya sahnelerine sıçradı. Yabancı dillere çevrildi. İngiltere’de, Almanya’da, Lübnan’da, Çekoslovakya’da, Macaristan’da, Yugoslavya ’da, toplam 342 kere oynandı.

Her yerde aynı coşkuyu yaratıyordu. İster Türk, ister İngiliz, ister Çek, Alman, Macar, Lübnanlı, Yugoslav olsun, demek ki, hep anlayışlı ellere düşmüştü.

Yazar olarak en büyük şansım da bu oldu.

Burada cümlesine teşekkürü borç bilirim.

İstanbul, 4 Temmuz 1983

Toplamda 168 sayfadan oluşan yeni özel baskının tadımlık ön okumasına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Keşanlı Ali Destanı hakkındaki yorumlarınızı aşağıda veya Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, daha fazlası için bizleri Google News ve WhatsApp kanalımızdan takip edebilirsiniz.

Hakan Tunç

Kocaeli Üniversitesi'nden mezun. Kitap okumayı, film izlemeyi ve özellikle animeleri çok sever.

1 Yorum BULUNUYOR


  1. Avatar for MelihAntepli MelihAntepli dedi ki:

    Aldım aldım, kaçıramazdım :smile:

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

James Bond Serisi Kriz

James Bond Serisi Krizde: Amazon ve Broccoli Ailesi Arasında Soğuk Savaş Büyüyor

Jason Momoa - Lobo Rolü - Supergirl Woman of Tomorrow Film

Jason Momoa, Supergirl: Woman of Tomorrow Filminde Lobo’yu Canlandıracak