Lost alternatif final sahnesi, görkemli bir volkan patlaması ve epik bir mücadele içeriyordu. Ancak bütçe kısıtlamaları nedeniyle gerçekleştirilemedi.
Televizyon tarihinin en çok tartışılan dizi finallerinden birine sahip olan Lost’un, aslında çok farklı bir sonla biteceği ortaya çıktı. Dizinin yaratıcıları Damon Lindelof ve Carlton Cuse, Entertainment Weekly’ye verdikleri röportajda, orijinal planlarının oldukça farklı ve daha gösterişli olduğunu açıkladı.
Cuse’un Hawaii’nin Büyük Adası’na yaptığı bir aile gezisinden esinlenerek ortaya çıkan fikir, dizinin finalinde bir volkan sahnesini içeriyordu. Bu fikir, aslında dizinin ilk sezonlarından itibaren küçük ipuçlarıyla seyirciye sunulmuştu. Örneğin üçüncü sezonun The Man Behind the Curtain bölümünde, genç Ben’in Dharma Initiative tarafından adanın volkanı hakkında bilgilendirildiği bir flashback sahnesi yer alıyordu.
Lindelof, bu sahnenin “son oyunun ilk ipuçlarından biri” olduğunu belirtti. Plan, adanın metaforik bir şişe mantarı görevi gördüğü ve kötülüğü dünyadan uzak tuttuğu konseptini görselleştirmekti. Volkan, dizinin sonunda uyanacak ve Jack (Matthew Fox) ile duman canavarının (Terry O’Quinn’in canlandırdığı John Locke’un bedeninde) arasındaki nihai mücadeleye ev sahipliği yapacaktı.
Lost Dizisinin Alternatif Finali Bir Volkan Patlaması İçeriyordu: Fakat Kanal Buna İzin Vermedi
Lindelof konuyu şu şekilde detaylandırıyor:
“Soru şuydu: Adanın kendisinin dünyayı cehennem ateşinden ve lanetlenmekten ayıran tek şey olduğu fikrini nasıl görselleştirip dramatize edebilirsiniz? Ve cevap volkandı. Volkan, dizinin süresi boyunca uykuda olacaktı, ancak bu son oyuna geçerken, ada istikrarsız hâle gelecek ve volkan patlayacaktı.”
Ancak bu görkemli final planı, ABC kanalının bütçe kısıtlamaları nedeniyle gerçekleştirilemedi. Lindelof, durumu şöyle özetledi:
“ABC, ’Çocuklar, sizi seviyoruz ve dizinin bitişine karar vermenize izin veriyoruz; ama bu süreçte kanalı iflas ettirmenize izin veremeyiz,’ dedi.”
Bu nedenle yazarlar son anda doğaçlama yapmak etmek zorunda kaldı ve final sahnesi, ada denize doğru parçalanırken bir uçurumda gerçekleşen bir mücadeleye dönüştü. Bu değişiklik birçok hayranı hayal kırıklığına uğrattı ve finalin anlaşılmasını zorlaştırdı.
Yine de Lindelof ve Cuse, dizinin asıl mesajının karakterler ve onların yolculukları olduğunu vurguladı. Final, Oceanic 815 yolcularının hikâyesine odaklanarak, “Birlikte Yaşa, Yalnız Öl” mottosunu tersine çevirdi. Jack’in adada ölürken arkadaşlarıyla ve babasıyla (John Terry) yeniden bir araya gelerek birlikte öte tarafa geçmeleri, dizinin asıl mesajını iletmeyi başardı.
Tarihin en etkili dizileri arasında yer almayı başaran ve bugün bile konuşulmaya devam eden Lost, 2004’te yayınlanmaya başladı ve 2010’da final yaptı. Evangeline Lilly, Michael Emerson, Elizabeth Mitchell ve Josh Holloway gibi isimlerin yer aldığı kadrosuyla Emmy ödüllü bir dizi olmayı da başardı. Şimdi dizinin 20. yıldönümü yaklaşırken Netflix’te yeniden izleyicilerle buluştu. Ayrıca bir belgesel yapımı da yolda.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: LOST Dizisi Hakkında Az Bilinen 21 Detay
Sizce alternatif final hayata geçirilseydi daha etkili bir final yaşanır mıydı? Fikirlerinizi yorum kısmında veya Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, daha fazlası için bizleri Google News’ten takibe alabilirsiniz.
Kaynak: Independent
İlk başlarda güzeldi ama bir kaç insanın adadan kurtulması ve tekrar adaya dönmesi çok saçma son bölümlerine kadar herşey berbat hiç izlemeyin bunu