Hatırlayacağınız üzere kısa süre önce harika posterler eşliğinde Disney’in animasyonlarındaki büyüleyici mekânlara bir ziyarette bulunmuştuk. Bu etkileyici çalışmalar bizi çocukluğumuza götürüp hem duygulandırmış hem de bu harika işleri tekrar yâd etmemize vesile olmuştu.
Ancak bu harikulade işleri tek bir ziyarette terk etmek doğru olur muydu? Bizi büyüttüler. Hatta ebeveynlerimiz de bu animasyonlarla büyüdüler. Onları yetiştirenler bile… Birçok insanın kişiliğinde önemli yer eden unutulmaz animasyonlara hürmet etmemek saygısızlık olurdu. Bilhassa bunlarla ilgili yapılan başarılı çalışmaları paylaşmak boynumuzun borcu.
Gelin zaman sıçramasıyla geçmişe doğru fantastik bir yolculuğa çıkalım. Pinokyo ile dünyayı ve kendimizi keşfetmeyi hatırlayalım, Fantasia’nın büyüleyici dünyasında süzülelim, Mary Poppins‘ten o değerli öğütleri tekrar dinleyelim. Bu harikalar diyarına, tabii ki Alice ile birlikte, bu sefer güzel çizimlerle bir kez daha dalalım.
Kaynak: Gizmodo
Alice güzel olmuş. Pinokyo da pek bir sübliminal Küçükken ne korkardım o balinadan.
Mary Poppins ise hakikaten çocukluğuma götüren bir ayrıntı oldu. Ben bu filmi tamamen unutmuştum. Oysa video kaset döneminde belki 10 kez izlemiştim kardeşlerimle birlikte. Bir anda yatak başından yapılan o büyülü anahtar falan gözümde canlandı
Çizimlerin hepsi ayrı bir güzel olmuş. Alice, Bambi ve diğerleri…Tonlamalar, renkler harikulade. Ben kendi çapımda çizen, çizmeye çalışan, biri olarak böyle çizimleri ölesiye kıskanıyorum açıkçası.
Sadece Pamuk Prenses ve Küçük Deniz Kızı’nı beğenemedim. İlkini sahneyi tekrarlamakla yetindiği için ikincisiniyse renk konusunda siyah-beyazla yetinildiği için.
Ben de 14-15 yaÅlarımda izlemiÅtim diye hatırlıyorum ve etkilemiÅti.
Kesinlikle katılıyorum, ortaya güzel çalıÅmalar çıkmıÅ. @Bay_Karamsar gibi benim de bir iki tane beÄenmediÄim var ancak çoÄunluÄu baÅarılı. ÖrneÄin Alice Harikalar Diyarında ve Pamuk Prenses diÄerlerine göre zayıf kaldı gözümde.
Favori çizimlerimse Pinokyo ve Aladdin.