Devrim Beyaz 
Güney Irak’ta yürütülen arkeolojik kazı çalışmasında 5.000 yıllık bir meyhane yapısına ve tabletin üzerine çivi yazısıyla kazınmış eski bir bira tarifi gün yüzüne çıkarıldı.
Kazı çalışması, dünyanın en eski şehirlerine dair gündelik yaşam hakkında ipuçları vermesi açısından da önem taşıyor. ABD ve İtalyan üyelerden oluşan arkeolog ekibi, 5.000 yıl öncesine dayanan bir meyhanenin kalıntılarını bulmayı başardılar.
Keşif, Sümer medeniyetinin ilk şehir merkezlerinden olduğu bilinen Nasıriye şehrinin kuzeydoğusundaki antik Lagaş kalıntıları arasında gerçekleştirildi.
Pennsylvania Üniversitesi ve Pisa Üniversitesi’nden ekipler, kalıntılar arasında ilkel bir soğutma sisteminin, büyük bir fırının, yemek yiyenlerin oturmaları için bankların ve yaklaşık 150 servis kasesinin izlerine rastladı.
Irak Coğrafyasında Yaşayan Sümerlerin Yaygın Şekilde Bira Tükettiği Biliniyordu
Biranın Sümer medeniyeti arasında yaygın olduğu biliniyor. Bununla birlikte, kaselerde balık ve hayvan kemiklerine de rastlandı.
Projenin yöneticisi Holly Pittman, AFP’e verdiği demeçte şöyle konuştu:
“Buzdolabımız var, servis edilmeye hazır yüzlerce kabımız var, insanların oturacağı banklar var… ve buzdolabının arkasında, yemek pişirmekte kullanılan bir fırın var.”
Meyhanenin yanı sıra bölgede kazısı devam eden tapınaklardan birisinde, çivi yazısıyla kazınmış bir tablette eski bir bira tarifi olduğu aktarıldı. Pittman, “Oraya meyhane diyoruz çünkü bira Sümerler için sudan bile yaygın bir içecek,” ifadesini kullanıyor.
Dicle ve Fırat nehirlerinin birleştiği yere yakın olan Lagaş bölgesi, doğurganlığı nedeniyle eski insanlar tarafından “Tanrıların Bahçesi” olarak adlandırılırdı. Bölge, erken hanedan dönemine kadar uzanan bir dizi Sümer kentine ev sahipliği yapmıştı.
Iraklı arkeolog Baker Azab Wali, sahadaki ABD-İtalyan ekibiyle çalıştıktan sonra AFP’e verdiği demeçte, “Lagaş, Güney Irak’ın önemli şehirlerinden biriydi,” şeklinde konuştu:
“Bölge halkının yaşamı tarıma, hayvancılığa, balıkçılığa ve aynı zamanda ticarete bağlıydı.”
Pittman ekibin, ilk şehirlerin sosyal yapısına yeni bir ışık tutmak için meyhaneyi MÖ 2700 civarında en parlak döneminde kullanan insanların meslekleri hakkında daha fazla şey öğrenmeye istekli olduğunu aktardı.
Sıradan Halka Dair Bilgiler Kısıtlı
Bununla birlikte ekibin geçen kasım ayında tamamladığı kazılardan alınan numuneler üzerinde detaylı bir analiz yapılması gerekecek.
“İlk şehirlerin ortaya çıktığı bu erken dönem hakkında bilmediğimiz o kadar çok şey var ki… Mahalleleri ve yerleşim türlerini karakterize edebilmeyi umuyoruz… Bu, büyük şehirde yaşayan ve elit olmayan insanlara dair fikir veriyor.
“Diğer yerlerde yapılan çalışmaların çoğu krallara ve rahiplere odaklanıyor. Bunların hepsi çok önemli, evet. Ama sıradan insanlar da önemli.”
Siz bu keşfe dair neler düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşarak aramıza katılabilir, ayrıca bizleri Google News üzerinden de takip edebilirsiniz.
Kaynak: CBS News
Arpa birası mıymış acaba
Geçen haftalarda bir ‘dostlar buluşması’ nda, öneri üzerine adını anımsayamadığım bir Alman bira markasının buğday birasını denedim. Damak zevkime göre hafif ve lezzetliydi, arpa birasındaki gibi acılık hissetmediğim (tabii bu benim için geçerli, herkesin damak zevki farklı olduğundan bir şey diyemem) için bayağı bir hoşuma gitti. Sık alkol tüketen birisi değilimdir yıl içerisinde arkadaş - dost buluşmalarında içerim o kadar, belki bunun da etkisi olabilir 
Arkeoloji gerçekten heyecan verici bir meslek. Yani dışardan öyle duruyor.
Keşke bu coğrafyada arkeoloji bilimi gelişseydi heryerde toprağın altında saklı kalmış nice mücevherler var. Elin adamı taa nerelerden geliyor.