İsaura Antik Kenti: "Konya'nın Efes'i" Keşfedilmeyi Bekliyor

- Reklam -

Türkiye, içinde bulunduğu coğrafi konum itibarıyla pek çok antik kent barındırıyor. Yapılan araştırmalarda her geçen gün yeni keşiflere imza atılıyor. Bu seferki haber ise Konya’dan. Zengibar Kalesi olarak bilinen Roma dönemi yapısı, İsaura Antik Kenti ile keşfedilmeyi bekliyor.

Kimileri tarafından “Konya’nın Efes’i” olarak tanımlanan İsaura Antik Kenti, çoğunlukla toprak altında bulundurduğu varlıklarıyla arkeologları ve tarih meraklılarını heyecanlandırıyor.

Roma’nın önemli eyaletlerinden birisi olan İsaura eyaletinin kalıntıları arasında kentin surları, burçları, tiyatrosu, zafer takı, kilisesi ve kaya mezarları yer alıyor.

- Reklam -

Konya’nın Bozkır ilçesinin Hacılar ve Ulupınar mahalleleri arasında yer alan antik kent, Toros’ların uzantısı dağda 1.850 metre yüksekliğe kurulmuş. Tarih boyunca Hititler, Persler ve Romalılarca kullanılan Zengibar Kalesi, bugün hâlâ aydınlatılmamış onca yapısına rağmen turistlerin ilgisini çekmeyi başarıyor.

İsaura Antik Kenti çevresindeki kalenin sur ve burçlarının bir bölümü hâlâ ayakta. Bölgeye ulaşım ise Konya – Bozkır yolu üzerinden sağlanıyor. Hacılar Mahallesi’ndeki yönlendirme levhaları ile antik kente araçlarla çıkılması da mümkün.

Roma dönemi taş işçiliğinin önemli örneklerinden Zengibar Kalesi’nde tiyatro, zafer takı, kilise, su kemerleri ve benzeri mimari yapılar yer alıyor.

Kalenin güneyinde yer alan kapı 4 metre yükseklikte. Beşgen ve altıgen mimaride yapılan ve biri tamamen yıkılmış iki kule arasındaki üstü kemerle tamamlanan bu kapı, ana caddeye açılıyor. Caddeyi takip eden ziyaretçiler ise zafer takı ile sonradan kilise olarak kullanılan kentin en büyük binası bazilikaya ulaşabiliyor.

- Reklam -

Kentteki bazı taşlarda çelenk, miğfer, dizlik, kılıç, kalkan ve ok gibi yüksek kabartmalı çok sayıda işleme bulunuyor.

İsaura Antik Kenti İçindeki Kalenin Nasıl İnşa Edildiği Gizemini Koruyor

Kalenin 3,5 metre kalınlığındaki surlarının inşasında kullanılan taşlar ise zirvedeki taş ocağından getirilmiş. Büyük dikdörtgen taşların milimetrik düzgünlükteki kesilme işleminin ise binlerce yıl önce nasıl yapıldığı gizemini korumaya devam ediyor.

Roma döneminde bölgede 10 bin kişinin yaşadığı tahmin ediliyor. Antik kentte yapılacak yeni çalışmalarla pek çok değerin gün yüzüne çıkartılabileceği işaret ediliyor.

Hacılar Mahallesi Muhtarı Hüseyin Bardakçı, geçen onca yıla rağmen kentin önemli bir kısmının ayakta kalmayı başardığını söylüyor ve ekliyor:
“Öncelikle burada arkeolojik kazının yapılması gerekiyor. Muhteşem yapıların gün yüzüne çıkarılmasıyla bölge önemli bir destinasyon olabilir. Antik kent, ziyaretçisini çekebilir.”
Peki siz bu antik kenti daha önce ziyaret etme fırsatı buldunuz mu? Bölgede yapılması olası yeni çalışmaları nasıl karşılıyorsunuz? Hâlâ toprak altında yatan bunca tarih sizleri de heyecanlandırıyor mu? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da bizimle paylaşmayı unutmayın.