Ozan Ercan
Kanser hücreleri tespit edilmemeyi başarmakta gerçekten de ustalar. Ancak 14 Ekim tarihli Nature Immunology dergisinde yayınlanan bir rapora göre; Yale Üniversitesi’nden bilim insanları hücre toplulukları arasından diğer bağışıklık sistemi tedavilerinin bulamadığı kanserli hücreleri yok edebildiler.
Araştırmacılar, yeni sistemin melanom, üçlü negatif meme ve pankreas tümörlerini, hatta birincil tümör kaynağında bulunanları bile azalttığını veya ortadan kaldırdığını söyledi.
Genetik profesörü ve araştırmanın baş yazarı Sidi Chen, keşfettikleri bu sistemin bütün olarak yeni bir immünoterapi yöntemi olduğunu söyledi.
İmmünoterapi yöntemi, kanser tedavisinde bir devrim yarattı. Ancak mevcut tedaviler bazı hastalarda kansere karşı pek de işe yaramıyor. Şu anki tedaviler kimi zaman kanser hücrelerinin gizlendiği molekülleri bulmakta başarılı olamıyor. Bu da tedavi süreçlerini daha az etkili kılıyor.
Yeni Bir Gen Düzenleme Teknolojisi Sistemi Geliştirildi
Bu eksiklikleri gidermek için, Profesör Chen’in laboratuvarı, viral gen terapisine ve CRISPR gen düzenleme teknolojisine sahip yeni bir sistem geliştirdi. DNA parçalarını tespit etmek yerine, yeni teknoloji on binlerce kansere bağlı geni GPS gibi davranarak bulmayı başardı.
Böylece bu tanınan genlere gelecekte yenileri eklendiği takdirde bağışıklık sistemi yeni kanserli hücreleri tanıyacak ve karşı koyacak.
Teorik olarak üzerine tartışılan bu sistemin şu an immünoterapi direnci gösteren hastaları da kapsayacak şekilde, pek çok kanser çeşidine karşı etkili olmayı başarabileceği öne sürüldü.
Önümüzdeki yıllar için planlaması devam eden çalışmalarla birlikte teorideki bu sistem daha iyi bir hale getirilecek. Ardından da kanser hastalarının klinik tedavileri için denenmeye hazırlanacak.
Annemin tedavisi sırasında bir doktorla tanıştık, immunoterapi alanında. Bu doktor dedi ki keşke hiç kemoterapi almamış olsaydınız. Ama annem 4. evre kolon kanseriydi 20 ye yakın neredeyse almıştı…neyse dedi ki, o zaman şöyle yapalım; kemoterapiyi durdurun ben size ilaçlar hazırlayayım, göndereyim İstanbula (kendisi bodrumda yaşıyor). Annemin normal doktoru ile konuştuk olmaz öyle saçma şey kemolara devam dedi. Ama annem yeter artık ben her gün kuruduğumu hissediyorum bir seans daha almayacağım dedi. Öyle bir durumda kaldıktı, geleneksel tıp ‘çakma bir tedavi, uymayın o çakallara’ diyor ve immunoterapi adı altında uygulanan tedaviyi merdiven altı bir uygulama gibi nitelendiriyordu. Bodrumdaki doktor ise, geleneksel tıbba ‘at gözlüğü ile bakan, rant şirketlerinin piyonları’ olarak bakıyordu. Biz sade vatandaşlarda aval aval bakıyorduk. Neyse işte biz annemle bir çılgınlık yaptık o hafta Perşembe kemo vardı gitmemeye karar verdik. Gizlice bodrumdaki doktoru aradık, dedik gönder gelsin ilaçları, eyvallah dedi, 2000 tl ye yakın bir para istedi, onu da gönderdik. Bu tedavi aylık devam edecek dedi, her ay başı annemin tetkik sonuçlarını gönderecektik o da ona göre dozları düzenleyecekti, ona göre aylık rakam değişecekti vsvs Doktor ilaçları kargoya verdi.
Annem o hafta salı vefat etti.
Niye anlattım şimdi bunları bilmiyorum ama annem de hep derdi ki, kesin bu kanserin bir çözümü var ama ilaç şirketleri daha çok para kazansın diye vs vs …pek çok kişi diyor bunu.
Bulun artık herkes için ulaşılabilir olan şu çözümü.