Ryan Andrews İmzalı Eisner Finalisti “Bu Bizim Anlaşmamız” Çizgi Romanı Türkçede

Bu Bizim Anlaşmamız, Türkçe raflarındaki yerini aldı. Eisner Çizgi Roman Ödülü finalisti olan eser, Ryan Andrews imzasını taşıyor.

İlk defa 2019 yılında yayımlanan ve orijinal adı This Was Our Pact olan Bu Bizim Anlaşmamız, Nathaniel ve Ben adında iki gencin yaşadıkları sihirli bir macerayı konu ediniyor. Çevirisini Ömer Anlatan’ın üstlendiği eser 336 sayfadan oluşuyor ve Andrews’un ilk çizgi romanı olma özelliğini taşıyor.

Çizim tarzı olarak Studo Ghibli’yi anımsatan Bu Bizim Anlaşmamız, yazarın yıllarca süren bir çalışma sonucu ortaya çıkardığı bir eser. Genç Timaş’ın Yıldızlar Saçıldığında ile giriş yaptığı Çizgi Roman Kitaplığı’nın ikinci eseri olan Bu Bizim Anlaşmamız’ın editörlüğünü Tolga Yozcu, proje editörlüğünü Merve Okçu, kapak uygulamasını Erdi Demir ve iç sayfa uygulamalarını ise Tamer Turp üstleniyor.

Bu Bizim Anlaşmamız – Ryan Andrews | Arka Kapak Tanıtım Yazısı

Her yıl, Sonbahar Ekinoksu Festivali gecesinde kasaba halkı kâğıt fenerleri nehirden aşağı yüzdürmek için toplanır. Efsaneye göre, fenerler gözden kaybolduktan sonra Samanyolu Galaksisi’ne uçar ve gökteki parlak yıldızlara dönüşür. Peki bu efsane gerçekten doğru olabilir mi? Bu yıl, Ben ve sınıf arkadaşları fenerlerin gerçekte nereye gittiğini bulmakta kararlılar ve bu görevde başarıyı garantilemek için iki basit kural üzerine bir anlaşma yaptılar: Kimse eve dönmeyecek. Kimse arkasına bakmayacak.

Plan, gerçeği öğrenmek için ne kadar uzun sürerse sürsün nehir boyunca bisikletleriyle fenerleri takip etmek. Ancak anlaşmaya Ben ve sınıftan dışlanan arkadaşı Nathaniel dışında kimse uymaz.

Nathaniel ve Ben birlikte sihir, merak ve beklenmedik dostluklarla dolu bir yolda hiç kimsenin gidemediği kadar uzağa gitmekte kararlı. Ta ki konuşan bir ayı ile tanışana dek.

Ayrıca çizgi romanın film uyarlama hakları da Duncan Studio tarafından satın alınmış durumda. Filmin senaryosunu Altın Küre ödülünü de kazanan Will Collins hazırlayacak. Hikâyenin ana karakterlerinden biri olan Ayı’nın seslendirmesini ise Game of Thrones dizisiyle tanınan ünlü oyuncu Peter Dinklage üstlenecek.

Çizgi romanın Burak Soyer tarafından hazırlanan detaylı tanıtım yazısına hemen aşağıdan ulaşabilirsiniz.

Bu Bizim Anlaşmamız: “Kimse eve dönmeyecek. Kimse arkasına bakmayacak”

Dünyanın en önemli çizgi roman ödülü Eisner Ödülü’nde finale kalan Ryan Andrews’un Bu Bizim Anlaşmamız eseri, bir kasabada düzenlenen Ekinoks Sonbahar Festivali’nde nehre bırakılan kâğıt fenerlerin “Kimse eve dönmeyecek. Kimse arkasına bakmayacak” kuralından oluşan anlaşmayla izini süren Ben ve Nathaniel’in serüvenlerle dolu yolculuğunu yazarın göz alıcı çizimleri ve sade hikâyeciliğiyle birleştirerek bir macera romanını hak eden şekliyle okura sunuyor.

Yazar ve illüstratör Ryan Andrews lise diplomasını aldıktan sonra parayı kırmak ve şöhret sahibi olmak için Kaliforniya’ya taşınmış. Ancak söylediğine göre her iki konu da şansı pek yaver gitmemiş. Birçok üç boyutlu animasyon şirketinde stajyer olarak çalışmış, burnu epeyce sürtülmüş. Eğitimlerine devam etmeyi de ihmal etmemiş. Şan, şöhret, para, pul işi tutmayınca rotayı tersine çevirmiş olacak ki şimdilerde eş, iki çocuğu, köpekleri ve tavuklarıyla Japonya’nın kırsal bir bölgesinde yaşıyormuş. Çizim masasında çok erken saatlerde geçerek çalışmaya başlayan Andrews, çevresindeki ormanlarda yaşayan canlıların seslerinden ilham alarak çizimlerini yapıyormuş. Ayrıca Disney ve Netflix gibi firmalar için de animasyonlar tasarlıyormuş. Yazar, Genç Timaş etiketiyle, Ömer Anlatan’ın çevirisiyle Türkçeye kazandırılan ilk kitabı Bu Bizim Anlaşmamız ile dünyanın en önemli çizgi roman ödülü Eisner Ödülü’ne aday olmuş. Yine yazdığı kısa hikâyelerden ikisi de En İyi Dijital Çizgi Roman kategorisinde aynı ödüle aday gösterilmiş. Şu anda yeni çizgi romanının peşinde olan ve Disney’in Baykuş Evi dizisine arka plan tasarımları yapan yazar ve çizer, Bu Bizim Anlaşmamız’da iki basit kuralla bir hikâye sunuyor okura: “Kimse eve dönmeyecek. Kimse arkasında bakmayacak.” Ama neden?

Adını bilmediğimiz bir kasabada her yıl düzenlenen Sonbahar Ekinoksu Festivali’nde kasaba eşrafı onlarca kâğıt feneri nehirden aşağı yüzdürmek için toplanır. Rivayet odur ki; fenerler yüzüp yüzüp gözden kaybolunca Samanyolu Galaksisi’ne doğru havalanırlar ve gökyüzünde birer yıldıza dönüşürler. Gerçekte de böyle bir şey var mıdır? Bunu öğrenmenin tek yolu fenerleri gittikleri son yere kadar takip etmektir. Kasabanın çocuklarından Ben ve arkadaşları bu yıl gözü karartıp fenerlere aslında ne olduğu gerçeğini ortaya çıkarmak için bisikletleriyle yollara düşer. Beş kişi çıktıkları yolda diğerleri çeşitli bahaneler uydurarak Ben ve Nathaniel’ı yalnız bırakır. Ancak ikili verdikleri sözden dönmezler. Basarlar pedala. ‘Çizgileri’ geçerler. Bağları, bayırları aşarlar ve karşılarına aniden bir ayı çıkar. Ama bu bildiğimiz ayılardan değildir. Entel atkısı, pantolonu, şık paltosu ve sırtında avladığı balıkları koymak için taşıdığı sepeti vardır. Üstelik bu ayı konuşan bir ayıdır! Ben ve Nathaniel ilk başta onunla muhabbet kurmaktan çekinirler. Sonradan yavaş yavaş birbirlerine ısınırlar.

Bizim kafadarlar en uzağa gitme niyetlerini ve bunun sebebini ayıya söylediklerinde ayı da onlara kendi önermesini sunar: Ona göre Ben ve Nathaniel’ın nehir boyunca fener diye takip ettikleri şeyler aslında balıktır. Bu konu üzerinde çok fazla durmayan Ben ve Nathaniel, ayıyı da yanlarına katarak yollarına kaldıkları yerden devam ederler. Ancak bir yerden sonra ayı için ayrılma vakti gelmiştir. Kafadarlar yine ‘çift tabanca’ kalmışlardır. Onları baş koydukları bu yoldan ayıracak hiçbir engel yoktur. Yüklenirler yine pedallara. Tuhaf deneyler yapan çatlak profesöre, onun devasa köpeğine ve kargalarına denk gelir, bambaşka bir geleneği kutlayan enteresan tiplerle karşılaşırlar. Artık tıkandıkları bir yerde ‘eski dostları’ ayı tekrar karşılarına çıkar. Peki daha da zorlaşmış şartlar altında bu yolculuğa devam edecekler mi? İşte “asıl macera şimdi başlıyor” diyerek buradan sonrasını çok kurcalamadan toparlayalım.

Ryan Andrews Bu Bizim Anlaşmamız’da alışılagelmiş gelmiş gençlik çizgi romanlarının mesaj verme kaygısını çok zorlamıyor. Girişte yazdığım “Kimse eve dönmeyecek. Kimse arkasında bakmayacak” kurallarının elbette bir anlamı var ancak yazar bu kuralları ortaya atıp geri çekilerek çıkarımı okura bırakıyor ve kitabı gerçek manasıyla her sayfasını merak ettiren bir serüven yolculuğuna dönüştürüyor. Andrews’un üzerine toz kondurulmayacak çizimleri ve sade hikayeciliğiyle birleşen Bu Bizim Anlaşmamız baştan sona heyecan verici bir çizgi roman.

Burak Soyer

Son olarak çizgi romandan tadımlık birkaç sayfaya göz atmak için BURAYA tıklayabilirsiniz.

Çizgi romanın konusunu sizler nasıl buldunuz? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum üzerinden bizlerle paylaşabilirsiniz.