Supergirl ismi 2000’li yıllara kadar Superman’in kuzeni Kara Zor-El ile birlikte anılıyordu. Fakat Crisis on Infinite Earths çizgi romanındaki ölümünden sonra uzun süre bu ismi taşıyan kimse çıkmamıştı. Daha doğrusu DC bu lakabı birisine vermekten çekinmişti. Yine de çizgi romanlarda Cir-El’i tanımamız bu durumun değişeceğinin ilk habercisiydi. Çelik Kadın göründüğünden daha fazlasıydı.
Cir-El karakterini ilk defa Steven Seagale tarafından yazılan ve Scott McDaniel tarafından çizilen Superman: The 10-Cent Adventure serisinin ilk sayısında görmüştük. Radyoaktif Radion karakterini kendisinin Superman’in kızı olduğunu açıklamadan hemen önce yenmiş yine de Lois Lane’in bu durumu öğrenmesine engel olamamıştı. Haklı olarak sinirlenen Lane, Superman’i Wonder Woman veya Zatanna ile birlikte olduğu için suçlamıştı. Cir-El’in Superman’e oldukça benziyor olması bu suçlamaların dozunu iyice artırmıştı. Fakat Cir-El’in Lane’e “Anne” olarak hitap etmesi onu biraz olsun yatıştırabilmişti.
Supergirl: Kripton’un Son Kızı
Clark daha sonra derinlemesine yaptığı bir araştırmayla Cir-El’in Futuresmiths tarafından yaratılan alternatif bir gelecekten geldiğini bulmuştu. Burası Brainiac tarafından robotlara dönüştürülmüş Batman ve Wonder Woman karakterlerinin olduğu distopik bir yerdi. Böylece S.T.A.R laboratuvarlarında yapılan testlerde Cir-El’in Lois’in kızı olmadığı ortaya çıksa bile Superman onu yanına almış ve eğitmişti. Krypto ve Natasha Irons ile Metropolis Supergirls ismiyle suçla savaşan bir grup kuran Cir-El suçla savaşmaya başlamıştı.
Fakat zaman geçtikçe Superman bazı şeylerden şüphelenmiş ve en sonunda bu şüphelerinde haklı çıkmıştı. Clark, Cir-El’in aslında Mia isimli dünyalı bir insan olduğunu keşfetmiş ve nasıl olduğunu anlamadığı bir şekilde kendisi gibi özel güçlere sahip olduğunu bulmuştu. Çizgi romanın sonraki sayılarında bu gizem perdesi yavaş yavaş aralanmıştı.
Tüm bunlar aslında en başından beri Brainiac’ın hain planıydı. Superman’in biyolojik veya başka türlü bir kızının olduğunu bilmesi ona asla zarar vermeyeceği anlamına geliyordu. Bunu bilen Brainiac Cir-El’i sihirli bir şekilde yaratmış ve onu doğru zamanı beklemek üzere geçmişe göndermişti. Fakat hikâyenin sonunda işler onun beklediği gibi gitmemiş, Supergirl zaman portalına atlayarak kendisinin hiç doğmadığı bir gerçeklik oluşturmuştu.
Bu olaydan sonra çizgi roman panellerinde çok nadir olarak karşımıza çıksa da beyaz perdede kendisini görebiliriz. Arrowverse evrenindeki dizi adaptasyonundan sonra DCEU’da başka bir yapımda Supergirl’ü izleyebiliriz.
Siz Cir-El’in beyaz perdeye taşınması hakkında ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi Kayıp Rıhtım Forum üzerinden bizimle paylaşabilirsiniz.
Kaynak: CBR
Süperman karakterinin gerçek olmayan bir hayal ürünü olduğunu herkes bilse de; bu ve süpergirl karakterinin ilham kaynağı, gerçek bir uzaylı olan efsanevi, olağanüstü güçleri olan Venüs’tür. Ben uzaylı bir kız olarak her zaman halk kahramanı olarak kabul edildiğim için bu konuda yapılan filmler, çekilirken orada hazır bulunmamı istiyorlardı ve öyle de oluyordu. Ancak uzaydaki ilginç madenlerin oluşmasına sebep olduğum için bu madenlerin benden izinsiz, alınıp kullanılması düpedüz hırsızlık kapsamına girer ve günahtır. Ben hakkımı, böylelerine helal etmiyorum. Sinema dünyasına, bilim kurgu, moda, mitoloji, efsaneler, tarih, icatlar, uzay, gizemli medeniyetler, olağanüstü güçler gibi orjinal, enteresan konularda yaptığım katkılar olmasaydı, şimdi sıkıcı ve gelişmemiş ilkel bir dünyanın halini, seyrediyor olacaktınız.
Gezegenimizi daha çekilebilir bir yer haline getirdiğiniz için ırkım adına çok teşekkür ederim. Medeniyetlerin gelişmesi, var olmuş bunca gelişim ve ilerleme ancak semavi varlıklar olan sizlerle mümkün. Yardımlarınızın devamını diliyor, mavi gezegenimizin bir gün evrenin uç köşelerinde yaşayan uzaylı kızların seviyesine varacağına inanmak istiyorum.