Amazon, Yüzüklerin Efendisi dizisi The Rings of Power ile izleyicilerin karşısına çıkmaya başladı. Peki dev şirket, J.R.R. Tolkien’in ünlü evreni Orta Dünya’nın ne kadarını ekrana taşıyabilecek? Ana kaynaktan yararlanılan materyaller neden bu kadar kısıtlı? Bu soruların cevabı, serinin yapımcıları tarafından aylar önce bir söyleşide verilmişti.
Amazon, Yüzüklerin Efendisi dizi haklarını satın aldığını 5 yıl önce duyurdu. Orta Dünya’nın 2. Çağı’nda geçen dizi; hayranların kitaplar ve filmlerden bildiklerinin çok küçük bir kısmını kapsıyor.
Amazon Dizisi The Rings of Power, Yüzüklerin Efendisi Evreni Orta Dünya’nın Ne Kadarını Elinde Tutuyor?
Amazon, hikâyenin tam olarak hangi kısımlarına sahip? Dizinin yayına girmesiyle birçok hayran uyarlamanın Orta Dünya evreniyle olan farklılıklarını gündeme taşıyor.
Dizinin baş yapımcılarından J.D. Payne, bu soruyu şu şekilde yanıtlıyor:
“Bizim sadece Yüzük Kardeşliği, İki Kule, Kralın Dönüşü, ekler ve The Hobbit’e ait haklarımız bulunuyor. Bu kadar. The Silmarillion, Unfinished Tales, The History of Middle-earth ya da diğer kitapların hakları bizde değil.”
Bu da oldukça büyük bir kaynak materyale denk geliyor. Dolayısıyla Tolkien hayranları yapımcıların, bu kaynak materyallere dokunmadan nasıl bir İkinci Çağ hikâyesi anlatacağını merakla bekliyordu.
“İkinci Çağ’ın Bir Versiyonu”
Dizinin başındaki diğer isim olan Patrick McKay ise şunları kaydediyor:
“Haklarını satın aldığımız materyaller içinde İkinci Çağ’ın bir versiyonu yer alıyor. Bu sınırlar içinde kaldığımız ve haklarını satın almadığımız konulara doğru çok ilerlemediğimiz sürece Tolkien’in yarattığı evren içinde dramatik bir hikâye anlatmak için oldukça fazla yerimiz var.”
Yapımcı Payne İkinci Çağ’ın resmedilişini şu sözlerle tarif ediyor:
“Bütün o küçük ipuçlarını gökyüzündeki yıldızlar gibi gördük ve onları Tolkien’in İkinci Çağ’a dair hiçbir zaman yazmadığı romanına bağladık.”
Sillmarillion Hâlâ Tolkien Vakfı’nda
Yapımcı ikili daha sonrasında The Fall of Gil-galad, The Song of Eärendil ya da Yüzük Kardeşliği’nde yer alan The Council of Elrond, Shadow of the Past ve Concerning Hobbits gibi şarkıları giriş kısmında kaynak materyal olarak aldıklarını söylüyor. Prömiyer sonrası açıklananlara göre ise büyük zaman atlamaları ya da tek bölümlük geçmiş zaman hatırlatmaları dizide yer almayacak. Silmarillion kitabında anlatılan İlk Çağ’ın yayın hakları hâlâ Tolkien Vakfı bünyesinde.
“Konular arasında çektiğimiz çizgilerin Tolkien’e uygun olduğundan emin olmak için dünya genelinde tanınan Tolkien uzmanları ve Tolkien vakfı ile çok sıkı bir ilişki içinde çalıştık.”
Az Kaynak Üzerine Kurulan Bir Alternatif
Jackson ve ekibinin Tolkien’in kitaplarından doğrudan replikler almak ve üzerinde çalışmak gibi bir avantajı vardı. Ancak McKay ve Payne, evreni çok daha az kaynağın olduğu bir temelin üzerine kurmaya çalışıyor. Tam da bu noktada Tolkien’in diline olan sevgileri devreye giriyor. Payne “her gün yazarlar odasında Tolkien’in bir sözü ile güne başlıyoruz,” diyor. “Her gün kitaptan bir kısım e-posta olarak gönderiliyor.”
İlk sezonun yazarları arasında ise evren yaratmak konusunda oldukça usta isimler yer alıyor. Game of Thrones’tan Bryan Cogman projenin başlangıcında ekipte yer almıştı. Fringe yazarı Jason Cahill, Thor Ragnarok’tan Stephany Folsom, Stranger Things yazarlarından Justin Doble, Breaking Bad yazarı Gennifer Hutchinson, Hannibal’dan Helen Shang ve Star Trek: Discovery dizisinin yazarlarından Glenise Mullins yazar ekibinde bulunan isimlerden sadece bir kısmı.
Dini Bağlantılar
İlk üç bölümün yayınlanmasının ardından Amazon, Vanity Fair’ın dil anlamında diziyi incelemesine izin vermesinden sonra, Tolkien’in bazı metinlerine yapılan akıllıca göndermeleri ile birkaç İncil göndermesi de gözlerden kaçmadı. Payne, “Patrick ve benim dini bir geçmişimiz var,” diyor.
“Zamanımın çoğunu sadece kutsal metinleri okuyarak geçirdim. Yale’da İngilizce yüksek lisansı yaparken Shakespeare’e bayılırdım, hâlâ bazen yazdığı oyunları tekrardan okurum. Aynı zamanda Yahudi şiirlerindeki paralellik, ters paralellik, sözcük sıralarının değiştirilmesi gibi yüzyıllar öncesinde şairlerin kutsal metinler aracılığıyla uyguladığı retorik söz sanatları üzerinde de oldukça uzun zaman çalıştım. Ve Tolkien de zaman zaman bu teknikleri uyguluyor.”
Orta Dünya Dilleri
McKay bütün konuşmaları ve diyalogları her karaktere uygun olacak şekilde yazdıklarını dile getiriyor. Harfoot’lar daha çok İrlanda aksanıyla konuşurken, Elf’ler ise daha ağdalı bir İngilizce ve grameri kullanıyor. “Hatta her ırk için belirli ‘kahraman-metre’ler oluşturduk,” diye ekliyor Payne.
“Bazıları iki heceli vezinlerle konuşuyor, bazıları Latin vezni ile konuşuyor. Bazıları ise ikili uyak ölçüsünü kullanıyor.”
Yüzüklerin Efendisi Filmleri Gibi Hissettirmemesinin Nedeni
McKay, serinin Yüzüklerin Efendisi gibi hissettirme konusundaki yaklaşımda Peter Jackson’ı anıyor ve usta yönetmenin tam olarak aradıkları tonu tutturduğunu söylüyor:
“İlk üç film hakkında en çok beğendiğim şey Peter ve çalışma arkadaşlarının Tolkien’in evreninde ve karakterlerinde kullandığı o tonu çok iyi bir şekilde yakalamış olması; Kalbinize dokunan ama karmaşık ve politik, karanlık ve yoğun ama aynı zamanda biraz sakar, komik ve tatlı. Piyanonun her notasını çalmaya çalışan herhangi bir yazar, ya da herhangi bir kişi bulmak oldukça zor. Bazen gerilimli, bazen korkutucu, bazen gizemli ve karmaşık ve çılgın bir hayal gücüyle dolu ama zaten bütün bunlar Orta Dünya’nın ta kendisi.”
Orta Dünya’nın diğer hakları, geçen ağustos ayında Embracer Group’a satılmıştı. Dolayısıyla Amazon’un işleyemediği geniş kısımlara dair film, dizi ve oyun uyarlamaları için gözler o tarafa çevrilmiş durumda.
Kaynak: Vanity Fair
“…Tolkien’in İkinci Çağ’a dair hiçbir zaman yazmadığı romanına bağladık.” mı??
Tarihin en pahalı ve en kötü dizisini yazıp çekmişler.Bravo.