M. İhsan Tatari
Yazdığı tarihi ve distopik romanlarla bilimkurgu takipçilerinin saygı duyduğu isimler arasında kendisine haklı bir yer edinen Kanadalı yazar Margaret Atwood, belki de en ünlü romanı olan Damızlık Kızın Öyküsü (1985) için bir devam kitabı yazdığını açıkladı. The Testaments adıyla basılması planlanan bu yeni kitap, öncülünden 15 yıl sonraki olayları konu alacak.
Ünlü yazar Twitter’dan yaptığı açıklamada yeni kitabın üç farklı kadın karakteri konu alacağını duyurdu. Kapanış bölümünün değil, Offred’in son sahnesinden 15 yıl sonra geçecek olan roman yurt dışında Eylül 2019’da raflarda olacak. Atwood, Penguin Books’un sitesinden hayranları için özel bir mesaj da yayınladı:
“Sevgili okurlar. Bugüne dek Gilead’la ve iç içleriyle ilgili bana sorduğunuz her şey bu kitap için ilham kaynağı oldu. Eh, neredeyse her şey. Geri kalanına da içinde yaşadığımız dünya ilham verdi.”
Damızlık Kızın Öyküsü‘nü okuyanlar için bu büyük bir müjde elbette. Çünkü o kitabın son bölümü bazı önemli soruları havada bırakacak şekilde tamamlanıyordu. O nedenle yıllardır Offred’e ne olduğu kitapseverler arasında bir tartışma ve merak konusuydu.
İşin ilginç tarafı, Damızlık Kızın Öyküsü dizisinin çoktan kitapta yaşanan olayları geride bırakıp kendi yolunu çizmesi. Atwood’un oradan herhangi bir fikri ödünç alıp almayacağını ya da Hulu kanalının olası yeni sezonlarda The Testaments‘ı işleyip işlemeyeceğini görmek de ilginç olacak.
The Testaments, yurt dışında Eylül 2019‘da satışa sunulacak. Darısı en kısa zamanda, akıcı bir çeviriyle başımıza. Damızlık Kızın Öyküsü romanı için yazdığımız incelememize göz atmak isterseniz kendisine buradan ulaşabilirsiniz.
Diliyorum yeni bir Bülbül’ü Öldürmek’in devamı durumunu yaşamayız.
Açıkçası üzüldüm. Dizisinin popülerliğini de düşünmeden edemiyorum. Hiç mi etkisi yok? Gerçekten yok mu?
Sanıyorum bu konudaki tek sevdiğim örnek, Le Guin’in 10 sene sonra Öteki Rüzgar’ı yazarak seriye harika bir nokta koymasıdır.
Bekleyip göreceğiz.
Aslında haberde belirtmesem de tam aklımdan geçenleri yazmışsın
Ben de dizinin etkisi olduğunu düşünüyorum. Bir taraftan da muhtemelen Trump yönetimini ve Yeni Amerikayı da eleştirmek isteyecektir. Bunu yeni bir kitapta yapmasını tercih ederdim açıkçası.
Okumak bir türlü " nasip" olmadı bana… Bir kaç kez niyetlendim ama araya insanlar veya kitaplar girdi.
Bi’ bildiği vardır diyorum. Tabii yayıncısı da aklını biraz çelmiş olabilir. Hani, “Hazır dizi de revaçta, sen en iyisi anlatmak istediklerini o hikâyeyi sürdürerek yaz ki, anlatmak istediğin daha çok insana ulaşsın.” gibisinden bir akıl çelmeyle ikna edilmiş olabilir
Aman… Benimkisi spekülasyon işte. Yazsın. O yazmayacak da kim yazacak. Birikimi, donanımı ve deneyimi sayesinde, günümüzün çetrefilli konularına ihtiyacımız olan nesnel eleştiriyi getirebilecek. İnanıyorum -ya da doğusu, öyle olduğuna inanmak istiyorum, diyelim
Bu vesileyle Damızlık Kızın Öyküsü daha çok okunur.
Neyse, ben kendime daha fazla “Güzel olacak!” olasılığı üretmeden başlığı terk edeyim
Dizinin ünüyle akla girebilir tabii. Bu bir problem. Ancak beni asıl korkutan yaşadığımız dünya söyleminin Trump’a yoğunlaşması. Çünkü yaratılan dünya ve eleştiriler Trump gibi bireysel kişiliklerin ötesinde. Ancak böyle bir karakterin eleştirisi yönünden bazı şeyler kurgulanırsa probleme sebebiyet verilebilir. Gilead’ı sıradanlaştırabilir.