1960 Tokyo doğumlu Yoko Tawada‘yı ilk defa dilimizde ağırlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Japonya ve Almanya’da pek çok edebiyat ödülünü kazanan Tawada dilimize Zehra Kurttekin tarafından kazandırıldı.
Üç kuşak kutup ayısının (anneanne, anne ve kız) sayfalarında yaşadığı ve edebiyatın tüm olanaklarını zorlayan eser Siren Yayınları etiketiyle raflarımızdaki yerini aldı. Siren Yayınları’nı özellikle harika yazar tercihleriyle (Shirley Jackson, Erlend Loe, Etgar Keret, Jack Kerouac, Colson Whitehead) hatırladığımız için Yoko Tawada’yı şimdiden bağrımıza bastık bile!
Kitabın oldukça keyifli arka kapak yazısına hep birlikte göz atalım:
Ödüllü yazar Yoko Tawada’dan buluşlarıyla benzersiz, yaratıcılığıyla ilham veren bir roman: Bir Kutup Ayısının Anıları. Tawada, düş ile gerçeği ustalıkla iç içe geçiren bu metinde üç kuşak kutup ayısının yaşamlarına bakarak ironiden nasibini fazlasıyla almış, alternatif bir Avrupa resmi çiziyor. Kiev’de yaşayan bir kutup ayısı, yazının sağaltıcı gücünü keşfediyor ve sansürden sürgüne varan insanlık marifetleriyle tanışıyor; Doğu Almanya’da gösteri yapan bir kutup ayısı, bir kadına âşık olup ilk öpücüğünü tadıyor; Berlin Hayvanat Bahçesi’nde dünyanın en meşhur kutup ayısı bebek Knut, ilk adımlarını atıyor ve Bir Kutup Ayısının Anıları, bir otobiyografinin nasıl yazıldığını anlatıyor. Kuzey Kutbu’nun ıssız ufuklarından parlak sirk ışıklarına, eski Sovyetler Birliği’nden yeni Berlin’e uzanan bir roman bu; eli kalem tutan üç kuşak kutup ayısının sayfalarında özgürce gezindiği, yazının tüm olanak ve olasılıklarını zarafetle irdeleyen bir roman.
Gerçeküstü olanı şaşılacak bir hakikat duygusuyla kuşatan, Kafka ve Bulgakov’un klasiklerine göndermeler yapan Bir Kutup Ayısının Anıları, yazının sonsuz olanaklarını gözler önüne seriyor. Karşınızda: Buz gibi güzel, kalem kadar keskin ve bir kar tanesi kadar eşsiz bir metin.
224 sayfalık roman şu sıralar raflardaki yerini almaya devam ediyor.
Forum üzerinden yorum yapıp sohbete katılmak için tıkla!