Patrick Rothfuss’un çok satan Kralkatili Güncesi serisinin (Kingkiller Chronicles) ikinci kitabı Bilge Adamın Korkusu 2011’de yayımlandı. 2007’de ilk kitap Rüzgârın Adı yayımlanmasından sonra her sene bir kitap yayınlayıp 2009’da seriyi noktalayacağını duyuran yazarın ikinci kitap için bile sözünü tutamayıp, üç sene gecikmesi aslında gelecek için bir ipucuymuş. 2009’da çıkması planlanan The Doors of Stone (Taş Kapılar) o tarihin üzerinden 11 sene geçmesine rağmen hâlâ ufukta gözükmüyor. Şimdi de serinin editörü yeni kötü haberlerle geldi.
Kitapların editörü Betsy Wollheim Facebook hesabından BookRiot’ta yayınlanan bir makaleyi paylaştı. Makale ismen Wollheim’i hedef göstermese de kitapların geç çıkmasının bir sebebinin editöryel süreçlerin uzunluğundan kaynaklandığını belirtiyor ve uzun süredir beklenen kitaplara örnek olarak da Kingkiller #3 – The Doors of Stone’u gösteriyordu. Wollheim paylaştığı gönderide, “Yeter. Üçüncü kitabın tek bir kelimesini bile görmedim,” ifadesini kullandı.
Wollheim yazının başka bir kısmını destekleyen açıklamalarda da bulundu. Makalenin bir başka iddiası da okurların yazarların ne zaman yazıp ne zaman yazmayacağını dikte edemeyeceğiydi. Wollheim konuya başka bir açıdan bakarak, “Peki ya yazarlara para veren yayıncılar? Bir yazar üretmediği zaman yayıncısını mahvediyor,” dedi. Wollheim’in orijinal cümlelerinin çok daha sert ve argo olduğunu da belirtelim.
Wollheim gönderisine gelen ve Rothfuss’un hiç ilerleme kaydedip kaydetmediğini sorgulayan bir yoruma da cevap olarak, “Bence haklısın. Altı yıldır hiçbir şey yazmadığını düşünüyorum,” cümlelerini kullandı.
Kralkatili Güncesi serisinin yazarı Patrick Rothfuss’a Wollheim’in açıklamaları sorulduğunda bir cevap alınamadı. Ünlü yazar en son 2018 yılında yaptığı bir açıklamada Kralkatili Güncesi’nin sadece bir başlangıç olduğunu belirtmişti.
2019’da ise yeni kitapla ilgili şunları söylemişti:
“İşler rayına girdi. Hızlı ilerlemiyor ama rayında. Hiçbir zaman hızlı olma sözü vermemiştim zaten, en azından neyin altına girdiğimi fark ettikten sonra. İlk kitap yayımlandıktan sonraki dönemlerde ‘Evet, her yıl bir kitap yayımlayacağım.’ gibi sözler verdim. Aptaldım. Neden bahsettiğim hakkında hiçbir fikrim yoktu.”
Kralkatili Editörü: “Bir Gün Elime Taslak Geçerse Her Şeyi Unuturum”
Rothfuss 2012 yılında editörü Betsy Wollheim hakkında şu sözleri kullanmıştı:
“O olmasaydı Bilge Adamın Korkusu var olmazdı. 2007’de hiç kitabı çıkmamış bir yazarın devasa kitabını yayımlayarak risk almakla kalmadı, sonrasında Bilge Adamın Korkusu’yla cebelleşirken bana kitabı bitirebilmek için ihtiyacım olan zamanı ve desteği verdi.”
Wollheim Facebook hesabında arkadaşları arasında dönen tartışmada en son şu cümleleri kurdu:
“Her şey bir yana, bir gün gerçekten de elime bir taslak geçerse son derece mutlu olurum. Hiç zaman geçirmeden büyük bir keyifle okumaya başlarım. Pat’in yazarlığını seviyorum. Onun editörü ve yayıncısı olduğum için her şeyi anında unutur ve kendimi şanslı hissederim.”
Wollheim paylaşımdan kısa bir süre sonra Facebook hesabındaki gönderiyi kaldırdı.
Serinin dizi uyarlamasından son gelen haberlerinde de pek olumlu olmadığını hatırlatalım.
Bir editör ve yazarı arasındaki sorunların okurların gözleri önüne serilmesi çok sık rastlanan bir durum değil. Wollheim’in tavırları hakkında ne düşünüyorsunuz? Son birkaç senede 3. kitabın adı bile geçtiğinde sinirlenen Rothfuss’un yeni eserini okuyabileceğimize inanıyor musunuz? Kırılan hayallerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da bizimle paylaşabilirsiniz.
* Kralkatili Güncesi Hakkında En Çok Konuşulan Birbirinden Fantastik Teoriler
Kaynaklar: News Week, Reddit
Yayinevleri umarım bu iki yazardan sonra akıllanıp seriyi bitirmeleri için bir sözleşme imzalatır yazarlara. Grrm ve Rothfuss bu editörlerin böyle uzun soluklu işlere girmeleri konusunda heveslerini kırıyorlar çünkü. Tek bir cümle bile görmemek ne demek ya bu kadar yılda? Azcık parayı görünce şımarıp dizinin setine gelmeyen oyuncu gibi geliyorlar bana.
Düşünüyorum da yüzüklerin efendisi ya da harry potter yıllarca beklese sonradan gelen hiçbir kitap o beklemenin acısını dindirmezdi sanırım. Buz ve ateşin şarkısını okudum, kitaplığımdan çıkardım,. Kralkatili 1 bitti. Ikiyi ise asla okumayacağım sanırım.
Hayatta yeterince şey eksik kalıyor bir de hayal dünyamın eksik kalmasına, kendi ozel mekanımında bilerek ve isteyerek hayal kırıklığını misafir etmesine izin vermeyeceğim.
“Her şey bir yana, bir gün gerçekten de elime bir taslak geçerse son derece mutlu olurum. Hiç zaman geçirmeden büyük bir keyifle okumaya başlarım. Pat’in yazarlığını seviyorum. Onun editörü ve yayıncısı olduğum için her şeyi anında unutur ve kendimi şanslı hissederim.”
Patrick’e biz okuyuculardan bin kat fazla kızma hakkı olan biri bile böyle düşünüyor. Adamın söyledikleri beni hüzünlendirdi. Çünkü ben de aynı böyle hissediyorum. Bir gün kitabı ellerime alabilirsem her şeyi unutur ve okumaya başlarım.
Belki daha çok tepki toplamak ve unutulmamak içindir yoksa çok söverim
adam daha evren kurup seri yapacak hey yavrum hey bizim şansımıza bu adamların kitaplar populer olur 3. kitap çıksın 1 ay sonra basar ithaki, shannara gibi seriler populer olmaz. güzel dizisi falan çıkmaz. yarım kalır seriler.
Bunu okuyunca aklıma Dresden geldi. Jim Butcher takır takır yazacaÄına böyle süründürseydi herhalde seri Zaman Çarkı’ndan bile çok tutulan kitaplar olurdu. Jim Butcher iÅi bilmiyor, yazma her yerde haberin dönsün. Sonra lütfeder gibi yaz bir kitap. Geçen sürede yazacaÄı kitaplarının toplamından fazlasını tek kitapla satar. Herkesin görüÅü farklıdır, saygı duyuyorum ama J.K. Rowling, G. R. R. Martin ve Patrick Rothfuss hiç de iyi yazarlar deÄiller. Hiçbirinin bir seriden fazla baÅarısı yok. Hatta ikisinin tamamlanmıŠbaÅarılı serisi bile yok. Nasıl yayınevlerini iÅlerini yarım bırakıyor veya istikrar yok diye beÄenmiyoruz ya bu yazarların da onlardan kalır yanı yok. J.R.R. Tolkien, Robert Jordan, Terry Pratchett, Brandon Sanderson’ın bunlar kadar haberi yok ya.