Eğer bilgisayar oyunlarıyla az çok alakanız varsa Rus yazar ve gazeteci Dmitry Glukhovsky’nin ilk kez 2005 yılında piyasaya sürdüğü Metro 2033 adlı romanını da mutlaka duymuşsunuzdur. Daha sonraları 4A Games tarafından bir video oyununa çevrilen kitap kıyamet sonrası Rusya’da, metro tünellerinde yaşayan insanların, etraflarındaki pek çok tuhaf canavara ve ürkütücü anomalilere rağmen hayatta kalma çabasını konu alır.
Hem roman hem de oyun çok büyük bir başarı yakalamış, ardından Metro 2034 adlı bir devam kitabı ve Metro: Last Light isminde bir devam oyunu gelmişti. Şimdiyse, yurtdışında yayınlanmasının üzerinden bir yıl geçtikten sonra, Metro 2035’le Artyom’un hikâyesini nihayete erdirme zamanı!
Metro 2034’ten sonraki olayları konu alan ve Metro Üçlemesi’nin son kitabı olma özelliği taşıyan romanın arka kapak yazısı şöyle:
Yıl 2035… Üçüncü Dünya Savaşı yirmi yılı aşkın bir süre önce dünyayı yok etmiş, yaşama dair izler yeryüzünden tamamen silinmiştir. Nükleer saldırının yakıp yıktığı koskoca şehirler artık toz ve külden ibarettir. Her şey paslanıp çürümekte, uydular yörüngede başıboş bir halde dönmektedir.
Sadece Moskova metrosuna sığınanlar hayatta kalır ve radyasyondan korunmak için, yerin onlarca metre altında bambaşka bir dünya kurarlar. Metro istasyonları da dinî ve ideolojik ayrımların hâkim olduğu birer şehir-devlet haline gelir. İktidardakilerin yazıp oynadığı bir tiyatro oyununu andıran bu hayatta, vatandaşlar gelecek kaygısından uzak, sadece günü kurtarma derdindedir.
Ama içlerinden biri, büyük bir hayalin peşinden koşmaktadır: Radyasyon seviyesi düştüğünde yeryüzüne geri dönmek ve insan gibi yaşamak. Bir zamanlar adına Dünya denilen koca boşlukta, hayatta kalmış olabilecek başka insanları arayan bu inatçı gencin adı Artyom’dur. Ve herkesin bu hayali takip etmesi için, metronun karanlık tünellerinde heyecan verici bir yolculuğa çıkacak, pek çok kirli sırrı açığa çıkaracaktır.
En büyük sürpriz ise Artyom’u günışığında beklemektedir…
İlk iki cildin aksine çevirmenimiz bu kez farklı; Metro 2035, Zarifa Huseynova tarafından Rusça aslından çevrilmiş. Kitap şu anda ön siparişte, raflardaki yerini alma tarihiyse 20 Şubat. Şimdiden keyifli okumalar!