Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de çok sevilen, hatırı sayılır bir hayran kitlesi bulunan bir yazar Stephen King. Başta Altın Kitaplar sağ olsun, yıllardır bu önemli yazarın çoğu eserini dilimizde okuma fırsatına eriştik. Gelgelelim 600 küsur sayfayı bulan kallavi romanlarının hep kesilmiş, kısaltılmış versiyonlarını okumak zorunda kalmıştık yakın zamana kadar. Bu durum önce O, sonra da Mahşer‘in tam metin olarak yayımlanmasıyla bir nebze düzelmişti. Şimdi de sırada Sis (Skeleton Crew) var.
King’in ikinci kısa hikâye derlemesi olan Sis, yurt dışında ilk olarak 1985’te 22 öyküden oluşacak şekilde ve 600 küsur sayfa olarak basılmıştı. Altın kitaplar ise bu derlemeyi bizlere 380 sayfa civarı, 8 öyküye indirgenmiş bir kitap olarak sunmuştu. Şimdiyse eksikleri tamamlama ve bunca yıldır mahrum kaldığımız öyküleri okuma zamanı.
Sis: Tam Metin’in arka kapak yazısı şu şekilde:
“Şimdi koluma girip sıkıca tutunun. Birçok karanlık mahzene gireceğiz, ama sanırım yolu biliyorum. Yeter ki kolumu bırakmayın.”
Stephen King’in sadece “korku ve gerilim romanlarının büyük ustası” olmadığını, sınır tanımayan hayal gücünün ve yaratıcılığının kısa öyküyü de kapsadığını gösteren bir yapıt var elinizde. King’in yaşamının farklı dönemlerinde kaleme aldığı, büyüleyici ve ürpertici yirmi iki öykü…
Önce kasabanın, sonra kentlerin üzerine bir karabasan gibi çöken sis ve içinde sakladığı korkunç yaratıklar; uğursuz güçleriyle her harekete geçişinde ölümü çağıran, ürkütücü bir oyuncak maymun; ıssız bir gölün ortasında, bir raftın üstünde, açgözlü bir su canavarıyla baş başa kalmış dört üniversite öğrencisi; on beş yaşındaki yeğeninin ölmeden önce “icat ettiği” gizemli bir bilgisayarla hayatının seyrini değiştirmeye soyunan mutsuz bir adam… ve diğerleri.
Kitapta daha önce basılmış hikâyeler için Gönül Suveren‘in eski çevirisi kullanılmış. Eksik kalan yeni öyküleriyse pek çok Stephen King ve Clive Cussler romanında emeği olan Esat Ören tamamlamış. İyi korkmalar!