Fehim Nadirli
Reddedilmek yazarlığın bir parçası. Tıpkı tembellik ve ertelemek gibi. Bu inkâr edilemez bir gerçek. Nobel Edebiyat Ödülü sahibi William Faulkner da bu ret mektuplarından nasibini alan isimler arasında. Yazarın bir yıl boyunca dergilere gönderdiği onlarca eser ve bir o kadar da ret yanıtı Faulkner’ın kişisel arşivinde ortaya çıktı. Virginia Üniversitesi’nin koleksiyonunda yer alan belgelere dijital ortamdan ulaşmak da mümkün.
Ses ve Öfke, Yenilmeyenler, Çılgın Palmiyeler ve belki de en ünlü eseri olan Döşeğimde Ölürken’in yazarı William Faulkner; üne kavuşmadan önce defalarca reddedilme konusunda birçok yazarla ortak bir yazgıyı paylaşıyor.
Faulkner’ın 1930 ve 1931 yılları arasında yaptığı 94 başvuru, Virginia Üniversitesi’nin koleksiyonundaki belgelerle arşivlenmiş durumda. Yazarın reddedilen eserleri arasında toplamda 7 dergiye gönderdiği 12 farklı hikâyenin ismi yer alıyor. Faulkner bütünüyle reddedilmiş değil doğru ama olumsuz yanıtların sayısı da bir hayli fazla.
Virginia Üniversitesi’nin koleksiyonundaki ilgili tabloyu hemen aşağıdan görüntüleyebilirsiniz.
William Faulkner Yalnızca Dergilerde Değil, Türlü İşlerde de Başarılı Olmaktan Uzaktı
The Mississippi Quarterly’deki 1977 tarihli makalede yazılana göre Faulkner The Saturday Evening Post’a 1930-32 arası 32 kere başvurmuş. Faulkern’ın başarısızlıkları bununla da sınırlı değil. Kendisi öğrencilik yıllarında Mississippi Üniversitesi’ni iki kere bırakmıştı.
Sonrasında bir kitapçıda çalışan yazar, akıl hocasının da yardımıyla okulda postane müdürü olarak göreve başladı. Anlatılanlara göre işinde berbattı. Ofisi kafasına göre açıp kapatıyor, işini yaparken dergi okuyordu. Önemsiz gördüğü postaları çöpe atmaktan da çekinmiyordu. Bir müfettiş tarafından teftiş edildiğindeyse oldukça kötü geri dönüş almıştı. Alır almaz da aşağıdaki mektup eşliğinde istifa etmiş.
“Kapitalist sistemde yaşamaya devam edersem, paralı insanların istekleriyle hayatım şekillenecek. Mektup başı iki sent veren her alçağın emrine amade olursam şaşarım.
Bu benim istifa mektubum.”
Faulkner aynı zamanda başarısız senaryo yazarıydı. 1930-40 arası 17 senaryoda çalıştı, toplam yazdıkları 2.500 sayfayı buldu. Hollywood’da bu kadar zaman harcamasaydı elimizde birkaç roman daha olabilirdi. Ama Hollywood’da geçen 5 başarısız senenin ardından, Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü. Anlıyoruz ki başarısızlık da başarının bir parçası. Belki de en önemli parçası.
Virginia Üniversitesi’nin arşivine buradaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
Yazar ve onun reddedilme hikâyeleri hakkındaki fikirlerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da bizimle paylaşabilirsiniz.
Kaynak: Lithub
Kendini kabul ettiresiye kadar reddedilmek sanırım bu işin doğasında var. Buna benzer anekdotları daha önce de duymuştum ve okumuştum. Somut örnek olarak Üstün Dökmen’in Küçük Şeyler 2 kitabının 114. sayfasında Ernest Hemingway’den örnek veriyor. Ernest Hemingway’in ilk romanını doksana yakın yayınevine gönderdiğini ve red cevabı aldığını söylüyor. Bu da yılgınlığa düşmeden kendimize güvenerek ısrar etmemiz gerektiğini ortaya seriyor.