5846 Numaralı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’na göre yazarın mirasçıları, yazar öldükten 70 sene sonra eser üzerindeki haklarını kaybediyor. Hal böyle olunca da yayınevleri hiçbir telif ücreti ödemeden diledikleri gibi yazarın kitaplarını basabiliyorlar. Avrupa Birliği uyum yasalarıyla 90’lı yılların ortasında dahil olduğumuz bu kanun işleri epey karıştırıyor.
Telif haklarının boşa düşmesiyle gelen yayın selinin ülkemizde en çok hissettirdiği yazar kuşkusuz Antoine de Saint-Exupéry oldu. Yazarın hakları 2014 yılında boşa düştü ve Küçük Prens kitabı, sayısız yayınevinden farklı farklı baskılar gördü. Kitapçılar bir müddet Küçük Prens’ten geçilemez hale geldi. Bir benzerini ise 2012 yılından itibaren Stefan Zweig ile yaşamaya başlamıştık. Etkisi bu iki yazar kadar hissedilmese de Virginia Woolf, James Joyce ve F. Scott Fitzgerald da telif hakkı boşa düşen yazarlar arasında.
Peki yerli yazarlarımızda durum ne? Örneğin Halit Ziya Uşaklıgil’in telif hakkı 2015 yılında sonlandı ve şimdiden pek çok yayınevi Uşaklıgil’in eserlerini raflarına ekledi bile.
Ocak 2019 itibarıyla ise Sabahattin Ali’nin telif hakları boşa düşmüş oldu. Senenin başında yaşanan çılgınlığı hepimiz hatırlıyoruz, değil mi? Ama şimdi dilerseniz Sabahattin Ali’ye bir virgül koyup diğer yerli yazarlarımıza göz atalım.
Orhan Veli – 2020
Memduh Şevket Esendal – 2022
Sait Faik Abasıyanık – 2024
Reşat Nuri Güntekin – 2026
Asaf Halet Çelebi – 2028
Peyami Safa – 2031
Ahmet Hamdi Tanpınar – 2032
Nazım Hikmet – 2033
Halide Edip Adıvar – 2034
Refik Halit Karay – 2035
Orhan Kemal – 2043
Kemal Tahir – 2043
Yakup Kadri Karaosmanoğlu – 2044
Bedri Rahmi Eyüboğlu – 2045
Oğuz Atay – 2047
Behçet Necatigil – 2049
Siz bu mesele hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce 70 yıl oldukça uzun bir süre mi, mirasçıların tutumlarına güveniyor musunuz? Görüşlerinizi bizlerle paylaşmayı unutmayın!
Kaynakça
Karar
Diken
Koltukname
Telif Hakları