Jeanne d’Arc karakterini non-binary oyuncu Isobel Thom canlandıracak. Shakespeare’s Globe’da sergilenecek tiyatro oyununda cinsiyet ikililiği konusu sorgulanacak.
1412 – 1431 yılları arasında yaşayan ve Yüz Yıl Savaşları boyunca İngiltere’ye karşı ülkesi Fransa adına önderlik eden Fransız kadın kahraman; Shakespeare’s Globe’un I, Joan oyununda farklı bir bakış açısı ile ele alınacak.
Non-binary tanımı, ikili cinsiyet sınıflandırmasının dışındaki kimlikler için kullanılıyor. Oyunun sanat yönetmeni Michelle Terry, bu tercihin izleyicilere “başka bir bakış açısı olasılığı sunacağını” ifade ediyor.
Fransa tarihinin ikonik kadın kahramanlarından Jeanne d’Arc (Jan Dark), birçok edebi uyarlamaya konu olmuş bir isim.
Jeanne d’Arc Oyununa Yeni Yorum: “Oyunlarda Her Şey Mümkündür”
İngiltere’nin başkenti Londra’da bulunan Shakespeare’s Globe’da ağustos ayının son haftasında kapılarını açmaya hazırlanan oyunun senaryosu, koruyucu Fransız azizesinin zamirlerini değiştirerek yeniden tasarlandı.
“Güçlü ve neşeli” bir yapım olacağı aktarılırken oyunun “cinsiyet ikiliğini sorgulayacağı” da ifade ediliyor.
Sanat yönetmeni Michelle Terry, Jeanne d’Arc’ın tarih boyunca sayısız oyunda, kitapta ve filmde canlandırılmış kültürel bir ikon olduğunu hatırlatarak şunları kaydetti:
“Tarih, Jeanne’ın bir kadın olarak tasvir edildiği sayısız ve harika örnekler sundu. Bu yapım basitçe başka bir bakış açısı olasılığı sunuyor. Tiyatronun rolü budur: Basitçe ’Hayal edin, ya öyle olsaydı?’ sorusunu sormak.”
“Shakespeare Korkumuyordu”
Michelle Terry, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Tiyatrolar oyunlar üretir ve oyunlarda her şey mümkün olabilir. Shakespeare tarihle birebir örtüşen oyunlar yazmadı. Kendi dünyası hakkında sorular sormak için geçmişin figürlerini aldı.
“Shakespeare rahatsızlıktan korkmuyordu, Globe da korkmuyor.”
The Globe’un internet sitesindeki açıklamada, “kendini kapsayıcı ve çeşitliliğe sahip bir kuruluş olmaya adayan” tiyatronun “gerekli değişikliği” yapmaya istekli olduğu kaydedildi.
Tiyatro kapsayıcı politikalarına dair şunları aktardı:
“Shakespeare’s Globe’daki herkesin deneyiminin eşit, kapsayıcı ve adil olduğu bir kültür ve ortam yaratmayı amaçlıyoruz.”
I, Joan oyunu 25 Ağustos 2022 – 22 Ekim 2022 tarihleri arasında Shakespeare’s Globe tiyatrosunda izleyicilerle buluşacak.
Oyunun yıldızı Isobel Thom daha önce Moon Licks, Red Velvet, Dream ve Phillip Pullman’s Grimm Tales gibi oyunlarda yer almıştı.
Siz bu başrol tercihi hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi Kayıp Rıhtım Forum üzerinden bizimle paylaşabilirsiniz.
Kaynak: The Independent
SJW’ler bu kez kendilerini de aşmışlar. Çünkü;
Her cümleye “SJW…” diye başlayan insanlardan iyice gına geldi artık. İnsanların, yüzlerce defa uyarlaması yapılmış bir anlatının, hayatları boyunca belki de asla gidemeyecekleri bir tiyatrodaki yeni bir alternatifine bile bu denli kuruluyor olması çok komik gerçekten.
Tiyatro oyununa kurulmuyorum, akıma kuruluyorum. Eskiden SJW ifadesine ben de gıcık olurdum ama son zamanlarda işler biraz değişti.
Forumda tanıyanlar bilirler, homofobik biri değilim. Non-binary kişilerin filmlerde, kitaplarda, tiyatro oyunlarında, bilgisayar oyunların bulunmasına karşı biri değilim. Aynı cinsiyetten iki kişinin evlenmesi hakkında ne düşünüyorsunuz diye referandum yapılsa evlenebilsinler diye de oy veririm.
Benim tepkim, sanatın cinsiyetler meselesine indirgenmesi. Doğru düzgün yeni hiçbir şey üretemeyip eski şeyleri defalarca yeniden uyarlayan, uyarlarken de sanatsal anlamda yeni hiçbir şey getirmeyen, sadece karakterlerin ten rengi, cinsiyeti, cinsel yönelimi vs. üzerinde oynayarak kendisini ortaya koyan, hatta tarihsel olaylar ile daha önceki edebi ve sinematik eserlerin bağlamını baştan sona değiştiren ve bunu da farklılıklar adına çok büyük bir adımmış gibi gösteren, bütün mücadelesini sadece bunun üzerine kuran bu akımdan da bana gına geldi.
Son zamanlarda bir kitabın, filmin, dizinin, tiyatro oyununun vermek istediği mesaj, konusu, felsefesi, sanatsal yöntemi, anlatım gücü vb. şeyleri konuşmayı iyice bıraktık. İçindeki karakterlerin cinsiyeti, cinsel yönelimi, teninin rengini konuşuyoruz sadece. Eserler hakkında sadece bunu konuşuyoruz.
Bu konu hakkında hiç eser üretilmesin de demiyorum. Bu konu dünyanın bir gerçeği ve sanatta buna da tabii ki yer olmalıdır. Fakat dünyadaki tek konuymuş gibi her eserin cinsiyetler, kimlikler meselesine indirgenmesine de karşıyım.
Hayatı boyunca Shakespeare’s Globe’ta hiç bulunmamıŠolanlar görüÅlerini paylaÅmazsa sevinirim demeyi unutmuÅunuz.