Daha önce Dost Körpe çevirisiyle “Tepedeki Ev” adlı kitabıyla Siren Yayınları tarafından dilimize kazandırılan Shirley Jackson‘ın bir başka önemli eseri, “Biz Hep Şatoda Yaşadık” sonunda Türkçe olarak raflardaki yerini aldı.
Pek çok öykü antolojisinde karşımıza çıkan, Amerikan Korku ve Gotik Edebiyatı’nın önde gelen yazarlarından Shirley Jackson‘ı daha yakından tanıma fırsatına sahip olduğumuz için heyecanlıyız!
1916, San Francisco doğumlu yazar etkin olarak edebiyat yaptığı yılların hem ekonomik hem de politik buhranlarını edebiyatında güçlü bir şekilde hissetmiş. Üstelik o devirde kadın yazar olarak var olmanın ne kadar güç olduğunu göz önünde bulundurursanız, edebiyatının günümüze kadar ulaşması da bizler için büyük bir değer.
Berrak Göçer‘in çevirmenliğiyle dilimize kazandırılan “Biz Hep Şatoda Yaşadık”ın arka kapağına hep birlikte göz atalım:
Dünyadan gizlenerek yaşayan iki kız kardeş ve gölgesini geçmişten bugüne, onların üzerine düşüren gizemli bir olay… Usta yazar Shirley Jackson, bu kısa ve mücevher misali pırıl pırıl romanda ters köşelerleörülü bir öykü anlatıyor, okura tuzaklar ve yanılsamalarla dolu bir zemin sunuyor. Biz Hep Şatoda Yaşadık, inişleri ve çıkışları, anlatımdaki mahir sıçrayışlarıyla Shirley Jackson’ın dehasını ortaya koyuyor; üstelik karşılaşacağınız en tuhaf ve cazip roman kahramanlarından biriyle, Merricat ile tanışmanızı sağlıyor. Merricat, onu mahvedecek hakikatlerin karşısında hayallerinin sayesinde dimdik duruyor, ne ki bazı hayaller, kabuslarla koyun koyuna uyuyor.
Bugün Stephen King’den Neil Gaiman’a değin pek çok çağdaş yazarın ilham kaynakları arasında andığı Shirley Jackson, Amerikan Gotiği’nin klasiklerinden sayılan Biz Hep Şatoda Yaşadık ile anlatıcı olarak ustalığını gözler önüne seriyor ve kız kardeşliğe dair unutulmayacak bir metne imza atıyor. Doğada hiçbir şey yoktan var olmuyor ve sarayların enkaza, hayallerin hezeyana dönmesi için bir an yetiyor; geriye kala kala biraz toz, belki biraz da kül kalıyor. En ölümcül zehirler, tıpkı en kuvvetli tılsımlar gibi insan yüreğinde büyüyor ve hiçbir yer, ama hiçbir yer insanın evi gibi olmuyor.
Shirley‘nin en ünlü öykülerinden biri olan “The Lottery”yi okuyup yazar hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak için buraya tıklayabilirsiniz. Ayrıca hemen şurada işbu öykünün yazım sürecine dair güzel bir kaynak da var.
Sayısız kısa hikâye ve pek çok roman kaleme alan Shirley Jackson‘ı dilimizde daha fazla görebilmeyi hevesle bekliyoruz. Siren Yayınları‘na da bu güzel atağı için sonsuz teşekkürler!