Ufuk Yasin Yurtbil
Denis Villeneuve, Frank Herbert’ün bilimkurgu serisinden uyarlanan Dune filminin vizyon ile eş zamanlı dijitale gelişi hakkındaki eleştirilerini paylaştı.
Denis Villeneuve imzalı Dune filminin vizyona girişini büyük bir heyecanla bekleyen çok sayıda sinemasever var. Bu heyecanlı bekleyiş 22 Ekim 2021’de son bulacak ve kendimizi Arakkis’in kavurucu çöllerindeki akıl almaz bir maceranın içerisinde bulacağız. Gönül isterdi ki Koronavirüs salgını sona ersin ve hep birlikte sinema salonlarına doluşup bu destansı yapımı keyifle izleyelim. Bu ihtimalin dünya çapında pek mümkün olmadığını gören Warner Bros., hatırlayacağınız gibi filmi eş zamanlı olarak sinemalarda ve HBO Max üzerinden gösterime sokma kararı almıştı.
Bu eş zamanlı gösterim uygulaması çok sayıda problemi de yanında getiren bir yöntem. İşin ekonomik boyutu bir yana, sinema sanatının tüm nimetlerinin en yüksek teknolojiyle donatılmış sinema salonlarına sergilenebileceği tartışmasız bir gerçek. Özellikle dev bütçeli ve görsel efekt şöleni, ses ve müzikleriyle bizi etkilemeyi hedefleyen yapımlar için durum daha da açık. Christopher Nolan’ın bu konudaki katı tutumunu hepimiz Tenet zamanından hatırlıyoruz.
Denis Villeneuve, Dune Filminin Sinema ile Eş Zamanlı HBO Max’e Gelmesi Konusunda Karışık Hislere Sahip
Görünen o ki Dune’un yönetmeni Denis Villeneuve bu konuda karışık hislere sahip. Yönetmen daha önce de kaleme aldığı bir mektupta yapımın dijitalde yayınlanma ihtimaline karşı eleştirilerini dile getirmişti. Şimdi ise Total Film’e konuşan ünlü yönetmen, “Şurası kesin, salgın tam bir sinema düşmanı. Bu bir gerçek. Sinema dünyasının muazzam bir baskı altında olduğunu anlıyorum. Buna diyecek bir şeyim yok,” diyerek düşüncelerini açıkladı. Villeneuve sözlerine şöyle devam etti:
“İşin geldiği noktadan halen memnun değilim. Açıkçası, Dune’u televizyondan izlemeyi, en iyi ihtimalle, banyo küvetinde sürat teknesi kullanmaya benzetebilirim. Bence bu çok saçma. Bu film, sinema salonuna saygı duruşu maksadıyla yapılmış bir yapım.”
Villeneuve’ün sözlerini düşününce kendisine hak vermemek elde değil. Devasa bir salonda, son teknoloji görüntü ve ses sistemleri ile haşmetli çöl sürüngenlerinin ortaya çıkışını izlemek ve rüzgârın tenimize çarptırdığı çöl kumlarının sesini duymak apayrı bir deneyim olacaktır. Umalım ki film vizyona girdiğinde sinema salonlarımız açık olsun ve Fransız yönetmenin vizyonundan çıkan Dune’u, yönetmenin tercih ettiği standartlar altında beyaz perdede izleyebilelim.
Kadrosunda Timothée Chalamet, Rebecca Ferguson, Oscar Isaac, Josh Brolin, Stellan Skarsgård, Dave Bautista, Stephen McKinley Henderson, Zendaya, Chang Chen, Charlotte Rampling, Jason Momoa ve Javier Bardem gibi isimlerin yer aldığı yapım, bu yılın en iddialı filmleri arasında gösteriliyor.
Öte yandan Dune 2 için de hazırlıkların devam ettiğini hatırlatalım.
Filme dair gelişmeler oldukça size aktarmaya devam edeceğiz. Siz Dune’un eş zamanlı gösterimi için ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da bizimle paylaşmanızı bekliyoruz.
Kaynak: Games Radar, Gizmodo
Javier Bardem’in bakışları
Evinde iyi sistem varsa sinema gibi olur. Sinemada izlersek daha çok para kazanacakları için öyle söylemiş. Ben bir daha o salonlara gitmem. Koronayı geçtim her şeyin fiyatı uçmuş gitmiş.
Gişede batacak bu film.Günümüz seyircisi dune falan takmaz bu tür şeyleri.Varsa yoksa marvel filmleri rekor kırar.
Kanka o degil de, kitaptaki replik sayısı kadronun en az %70’inden az olan Chani’yi meselenin tetikleyici unsuru yapmani da, 2. Filmin Chani odaklı olacağını söylemeni de, Frank Herbert duysa mezarında firdondu olacağı guldurmeyen esprileri de, sadik uyarlama olacağını söyleyip yaptığın genderbend Kynes casting seçimini de, 2. Film cekilene kadar ekibin tipinin kaymayacagi yada proplar mundar olup olmayacağı bile belli değilken çektiğin yarım ekmek uyarlamaya gaz verip durmani yemiş değilim. Kitabı okumayan gençlere gaz vermeye devam et. Film batınca görüşürüz.
Dune ne kadar iyi olacak emin değilim(feci doğal gaza gelmiş olsam da) ama bazı filmlerin sinemada daha iyi durduğu kesin. İşte öyle filmler sinemadan sonra da defalarca televizyonlarda izleniyor, ezberleniyor; internette videoları seyrediliyor, ezberleniyor. Misal Matrix, misal Yüzüklerin Efendisi.