Korku edebiyatının yaşayan en büyük yazarlarından Stephen King, aynı zamanda Akademi’nin de resmi bir üyesi. King, 92. Oscar Ödülü adaylarının duyurulması sonrası yaptığı sanatta çeşitlilik açıklamalarıyla ağır şekilde eleştiriliyor.
Yalnızca korku değil, bilimkurgu, fantazya, dram gibi edebiyatın neredeyse her alanında başarılı eserlere imza atan Stephen King, meşhur uyarlamalarıyla da adından sıkça söz ettiren bir yazar. King aynı zamanda Oscar Akademi Ödülleri’nde En İyi Film, En İyi Uyarlama Senaryo ve En İyi Orijinal Senaryo kategorilerinde oy kullanma hakkına sahip.
Adayların açıklanmasının peşi sıra, her sene artık bir rutin haline gelmiş Oscar’daki çeşitlilik azlığı tartışmalarına King de attığı Tweet’ler ile dahil oldu.
Stephen King, Oscar Adaylarında Yalnızca Niteliğe Bakıyor
Kamuoyuna hakim olan görüş, Oscar adayı yapım ve isimlerin çeşitlilik içermediği yönünde. Akademi’nin bu algıyı kırmak için zaman zaman çıkarttığı “göstermelik” adaylar ise herhangi bir samimi karşılık bulmuş değil.
King, işte böyle bir ortamda, çeşitlilik meselesinin (yönetmenler ve oyuncularda) kendisi için önemli olmadığını ifade etti. King’e göre eğer söz konusu olan sanat ise, Kral çeşitliliği asla göz önünde bulundurmazmış. Sadece niteliğe baktığını ifade eden başarılı yazar, aksini yapmanın yanlış olacağının da altını çizdi.
King, Oscar Açıklamalarıyla Eleştiri Oklarının Hedefi Oldu
2015 yılının En İyi Film kategorisinde Oscar adayı olan Selma (Özgürlük Yürüşü) filminin ve When They See Us dizisinin yönetmeni Ava DuVernay, King’in açıklamalarını çağdışı ve cahilce bulduğunu belirtti.
Amerikalı yazar, profesör ve editör Roxanne Gay (Kafes, Kötü Feminist) ise bir King hayranı olarak bu yorumu duymayı acı verici olarak tanımladı. Çeşitlilik ve niteliğin birbirinden ayrı düşünülemeyeceğini belirten Gay, niteliğin her yerde olduğunu fakat sektörde bu konuya “belirli bir kesimin” perspektifinden bakıldığını söyledi.
Stephen King: “Herkesin adil şekilde değerlendirilmesini sağlamalıyız”
Eleştiriler sonrası bir adım geri atan Stephen King ise şu şekilde konuştu:
“Sanatçılar ve yaratıcı insanlar olarak yapabileceğimiz en önemli şey cinsiyet, ırk veya yönelimden bağımsız olarak herkesin adil bir şekilde değerlendirilmesini sağlamaktır. Şimdi bu insanların temsil ediliş düzeyleri oldukça yetersiz. Üstelik bu konu sadece sanatla da sınırlı değil. Eğer oyunun dışında bırakılırsan ödül de alamazsın.”
Peki siz Stephen King’in çeşitlilik konusundaki görüşlerine ve aldığı tepkilere ne diyorsunuz? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da bizimle paylaşmayı unutmayın.
* * *
* Stephen King’in Eserlerindeki 20 Eşcinsel Karakter
* Stephen King ve Onun En Sevdiği 10 Roman
Kaynak: Altyazı
King’e katılıyorum. Çeşitliliğe karşı değilim fakat sırf çeşitlilik olacak diye kalitesiz eserlerin ödüllere aday olması ve ödül kazanması kadar saçma birşey olabilir mi? Politilik doğruculuktan tiksiniyorum. Yıllarca kölelik düzenini sürdüren ve hala ırkçılığın yer yer hortladığı ABD her diziye, filme bir siyahi, bir eşcinsel bir çekik gözlü koyarak geçmişte yaptığı hatalarını kapatamaz. Sanat eserinin gereği neyse o kullanılır. Sırf birilerine yaranmak adına, çeşitlilik olsun diye eserlerde saçma sapan şeylerle karşılaşıyoruz. Buradaki bir eleştirim de King’e. Safkan bir mavi gözlü beyaz olarak Silahşör’ü siyahi birinin oynamasına nasıl göz yumdu. Yani sırf politik dogruculuk adına yapılmadıysa bu niye yapıldı? Filmi izlemedim, fragmanından nasıl bir çöp olduğu anlaşılıyor. Hala sinirliyim bu konuda.(Filmin çöp olduğuna karar vermemdeki sebep Silahşör’ün siyahi olması kadar, filmdeki havanın bir zerre olsun Kara Kule esintisi taşımamasıdır.)
Hayret, ilk defa bu kadar ünlü olan birinin son yılların çeşitlilik akımına karşı konuştuğunu duydum. Ben de King gibi düşünüyorum. Birinin ödül alması için öncelikli olarak ten rengine ve cinsiyetine bakmak gerçekten de anlamsız. Yaptığı işin hakkını veriyor mu? Önemli olan o. Sonuçta kendisine değil, eserine veriliyor o ödül.
King’e katılıyorum.
Çeşitllikten kasıt her yere politik doğruculuk sokmaksa orada nitelikten bahsedilemez. Günümüz insanının burada takılmış kalmış olması çok yazık. Sırf Amerikalılar ve Avrupalılar günah çıkartacak diye hak arayışlarının içleri boşaltılıyor.
King bu konuda çok haklı. Nitelik her şeyden önce gelir. Çeşitlilik için ödül vermek ile torpili olana iş vermek arasında hiçbir fark göremiyorum, iki durumda da nitelik ve liyakat görmezden geliniyor.
Bunun ciddi ciddi tartışılıyor olması bile kendi başına bir saçmalık. Sen siyahsın sen kadınsın sen gaysin sen bilmem nesin diyerek birilerine hak etmedikleri halde ödül vermeyi, hak eden insanlara haksızlık etmeyi nasıl haklı bulabiliyorlar kafam almıyor.
Eğer hak yemek, haksızlık etmek bu çağın gereği ise en doğru şey çağdışı olmak.