in ,

Yapımcılar ve Mars Group Arasındaki Gerginlik Büyüyor: “Başka Cem Yılmazlar Çıkar”

Sinema dünyamız yeni bir krizin eşiğinde. Cem Yılmaz, Yılmaz Erdoğan, Şahan Gökbakar gibi isimler Cinemaximum’un promosyonlu bilet kampanyasından sonra, filmlerinin vizyon tarihini erteledi. Mars Group’un cevabıysa net oldu: “Başka Cem Yılmazlar Çıkar”

arif v 216
- Reklam -
- Reklam -

Yılın son günlerinde sinema dünyamız bir başka krizin eşiğinde. Aralarında Cem Yılmaz, Yılmaz Erdoğan, Şahan Gökbakar gibi isimlerin de bulunduğu yapımcılar cephesi, haksız uygulamaları nedeniyle Cinemaximum’a savaş açmış durumda. Büyük gişe beklentisi olan kimi yerli filmlerin vizyon tarihi erteleniyor, Cinemaximum’un ise geri adım atmaya niyeti yok gibi.

Bildiğiniz üzere CGV Mars Group (Cinemaximum) şu an Türkiye’deki sinema salonlarının büyük bir kısmını elinde bulunduruyor. Haliyle hangi filmlerin görünür hangilerininse arka planda kaldığını belirleyecek en yetkili merci. Kısacası gerçek bir tekelden bahsediyoruz.

Tüm bu krizin doğuşuysa Cinemaximum’un patlamış mısır ve kola promosyonlu kampanyasıyla oldu. Şirket, promosyonu da bilet fiyatına dahil edip yapımcının aldığı ücreti en aza düşürünce büyük film yapım şirketleri ayağa kalktı. Cem Yılmaz (Fikir Sanat), Yılmaz Erdoğan (BKM), Şahan Gökbakar (Çamaşırhane Film) gibi isimler beklenmekte olan filmlerinin vizyon tarihini yeniden gözden geçirdi. Cem Yılmaz’ın yeni projesi Karakomik Filmler’in vizyon tarihi ertelendi.

- Reklam -

Mars’ın Kurumsal İlişkiler Direktörü Aslı Irmak Acar’ın Hürriyet‘e verdiği söyleşi bardağı taşıran son damla oldu. Söyleşiden bazı satır başlıkları şöyle:
“Cem Yılmaz olmazsa başka Cem Yılmaz’lar çıkar.”, “Onlar film çekmezse çekeni bulacağız.”, “Yeni yasa çıksa da mısır promosyonu yapmaya devam edeceğiz.”
Tüm bunlara Cem Yılmaz’ın cevabı Twitter üzerinden geldi:

- Reklam -

Şimdilik durum böyle. Bir de şöyle bir cephe var ki aslında birçok sinemaseverin asıl aklını kurcaladığı mesele de o:

Bakalım tüm bunlar nereye gidecek. Büyük yapımcılar ve Mars Group uzlaşabilecek mi? Tüm bu tatsızlıklar tekelleşmenin önünü kesmeyi başarabilecek bir adıma vesile olacak mı? Yoksa bağımsız filmler için umut çoktan tükendi mi? Soruların cevaplarını yakın gelecekte istesek de istemesek de alacak gibiyiz.
Kaynaklar: HurriyetFilmloverss

15 Yorum BULUNUYOR


  1. Avatar for magicalbronze magicalbronze dedi ki:

    Cinemaximum adına konuşan ablanın dili çok kibirli. Gerçekten öyle mi yoksa Cengiz Semercioğlu yüzünden mi bize öyle geliyor merak ediyorum. Zira Cengiz Bey kendi sorduğu soruya olumlu cevap verdi diye kadın sanki o cümleleri sarf etmiş gibi bir imaj çizmiş. Reyting işte.

    Ama buna rağmen yaptıkları ve söylediklerinin hoş karşılanacak bir yanı da yok.

    Bu arada bu sorun bir şekilde çözülür. Umudum, sorun çözüldüğünde kaybeden yine izleyici olmasın.

  2. Avatar for LordKratos LordKratos dedi ki:

    Yapımcıya verilen ücret sabit zaten. Değişen bir şey yok. Tek sorun satılan bilet sayısının düşeceği endişesi. Bilet pahalı olunca satış da düşüyor hayliyle. Bu da yapımcıyı ucuz bilet algısına yönlendiriyor. Herkes mısır ve cola almıyor ayrıca. Bir anlaşma zemini elbette bulunur. Yoksa kaybeden biz oluruz sinema sevenler olarak.

  3. Avatar for erdo erdo dedi ki:

    Konuyla alakalı veya alakasız, sırf filmlerden önce yarım saat ürün reklamı izlememek için cinemaximum a gitmiyorum.

  4. Avatar for eleutheiros eleutheiros dedi ki:

    Bulunduğum şehirde 5-6 sinema var. Diyebilirim ki aralarında en kalitelisi Cinemaximum. Temizlik, seyir keyfi, koltuk rahatlığı, ses yalıtımı…vs.vs Ayrıca,maximum kart kullanan birisi olarak hiç bir zaman normal fiyattan bilet almadım. En son 5-6 sene önce Demir Adam’ın filmi vardı haftasonu gidince kişi başı 16 tl ödemiştik çok koymuştu bana o parayı vermek. Bugün bile hala o fiyata çok gözüyle bakıyorum.

    İki tarafın da beyanlarını okuyarak diyorum ki iki tarafta haklı. Tarafları birbirine karşılaştıran Türkiye ekonomisi. Bu işin çözümü de bilet fiyatını arttırmak, ya da devlet teşviki. İşleri dolara vurunca gerçekten çok komik rakamlar çıkmakta gerek yapımcılar için gerekse sinema salonu için.
    Mesela şimdi baktım Börü filmine bugün gitsem 11 Türk Lirası, hatta Çarşamba halk günü 10 Türk Lirası, sabah seanslarına gidersem 8 Türk Lirası! Fiyat baya uygun. Herkesin sinemaya gelebilmesi içinde çok iyi. Fiyatları dolara çevirsek 1,5-2 dolar yapıyor ki bir Amerikalı sinemasever bu fiyatı duysa çıldırır. Hadi bir de İzmir Mavibahçe’ye bakalım 17 tl tam bilet. Dolara vurunca gene uygun. Sinema bilet fiyatlarının şu durumda olması gerekeni en az 20 ile 30 Türk Lirası. Ancak böyle de olunca 4 kişi film izlemeye gitseniz ailecek sadece bilet 100 TL tutacak. Diğer yandan bir yapımcı filmden izleyici başı 5 tl kazanıyorumuş gi bu da 0,9 cent civarı yapar. Dünya ile kıyaslandığında çok az bir rakam yapar. O yüzden iki tarafa da hak veriyorum ve destek veya teşvik olmaksızın iki tarafı memnun edecek tek yol bilet fiyatlarının arttırılması görünüyor.

  5. Avatar for Gurlino Gurlino dedi ki:

    Tartışmayı genişletmesi açısından bulunduğum Katar’dan bir örnek vereyim.

    Normal salonlarda film izlemek 40 Katar Riyali. Türk parasına çevirirsek 60 Lira. IMAX salonlarda ücret 80 Riyal. Yani 120 TL. Türkiye’deki sinema biletleri ile kıyaslandığında arada akıl almaz bir fark var.

    Yapımcılar ile işletmecilerin kâr marjları konusunda anlaşamadığı net. Bunun sonunda seyircilerin zarar görmeyeceği bir çözüm çıkmasını umuyorum. Cem Yılmaz’ın bilet 15 tl olsun çıkışını ise tartışmada sinema seyircisini arkasına almaya yönelik popülist bir adım olarak görüyorum.

    Sinema gibi toplumun hemen her kesiminin ulaşabileceği bir sanat dalının topluma hizmet edip, emek verenlerin ekonomik gelir elde etmesini sağlamak lazım. Burada bir orta yol şart. Özellikle sektör Netflix gibi servislerin varlığı ile tehdit altındayken, işletmecilerin kar oranlarını arttırmaya yönelik adımlarının geri tepmesi de gayet olası. Yapımcılar için ürünlerini izleyici ile buluşturabilecekleri alternatifler çoğaldıkça salon işletmecilerin ellerinin zayıflayacağını düşünüyorum.

Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.

10 cevap daha var.

Ruby Sparks inceleme

Ruby Sparks: Bir Kadın Çizeceksin

cocuk yazar dort ust

“Çocuk Yazar” Dergisi 4. Sayısında Ahmet Büke’yi Ağırlıyor