in ,

Code Vein: Kayıp Anıların Peşinde, Kıyametin Tam Ortasına!

Kıyamet sonrası dünyada, Dark Souls esintili kâbus dolu bir rol yapma deneyimi. Code Vein oyununu sizler için inceledik.

code vein inceleme
- Reklam -
- Reklam -

Bandai Namco Entertainment tarafından geliştirilen ve yayınlanan Code Vein, Hack’n Slash, Souls-like ve aksiyon RPG türlerinin bir harmanı olarak karşımıza çıkıyor.

Oyun çoğunlukla Dark Souls’un anime versiyonu olarak anılsa da bu gözünüzü pek korkutmasın. Dark Souls’a nazaran çok daha kolay bir savaş mekanizması mevcut. İki oyun arasında birtakım benzerlikler olsa da gerek zorluk gerek hikâye çizgisi bakımından çok büyük farklar var.

Dünya Nasıl Bu Hale Geldi, Ben Neden Buradayım?

Oyun post-apokaliptik bir evrende geçiyor ve her yer buram buram distopya kokuyor. Dünya çapında gerçekleşen bir yıkımın ortasında “Vein” adıyla bilinen gizli bir toplum küllerinden yeniden doğuyor. Ve bu organizasyonu yönetenler ise Revenant’lar. Revenant’lar ölümsüzdür, bir zamanlar insan olmuş ancak ölümden sonra canlanmış olan vampir yaratıklardır. Kana susamışlıklarını dindirmek ve hayatta kalabilmek için kana ihtiyaçları var, bu ihtiyaçlarını da Bloodsprings olarak geçen bitkilerde Blood Beads adında kanın yerine geçebilen bir sıvı içiyorlar. Revenant’lar bu maddeyi araştırırken Miasma’yı solumaktan korunmak için maske takıyor.

- Reklam -

code vein bloodspring

Ölümün kıyısından döndüklerinden beri Revenant’lar güce dair çeşitli yetenekler (Gifts) edinerek hayatta kalmak için mücadele etmeye devam eder. Ama bu süreçte hafızaları silinir. Herhangi bir Revenant eğer vampir arzularına teslim olup yenik düşerse “Lost” olarak bilinen akılsız bir gulyabaniye dönüşecektir. Bu gulyabaniler öldüklerinde vücutlarından Miasma adında bir sis yayar. Eğer Revenant’lar tarafından Miasma solunursa kana susama hızları artar ve kendilerini dürtülerine karşı aniden kaybetme risklerini artırır.

Sizin ise hikâyenin ana kahramanı olarak kayıp hatıralarınızı kurtarmanız gerekiyor. Revenant’larla iş birliği yapmak muhtemelen işinize gelebilir. Bu süreçte birçok müttefikle birlikte yola koyulacak, zindan zindan dolaşıp ortalığı darma duman edeceksiniz.

Kayıp anılarınızı kurtarmalı ve dünyaya bu kadar zarar vermiş kaosun kaynağını keşfetmelisiniz.

Sınıflar, Yetenekler ve Diğer Kavramlar…

Code Vein

Blood Code: Çoğu RPG oyununda olduğu gibi sınıflar olmazsa olmaz, bu oyundaki sınıf kavramının karşılığı ise Blood Code. “Fighter”, “ranger” ve “caster” olmak üzere, oyunun başında üç sınıf var seçebileceğiniz. Fighter, biraz daha barbar ve ağır silahlar kullandığınız yakın dövüşçü sınıfı.

Ben bu üçü arasından en çok Fighter’ı sevdim. Elime devasa baltamı alıp etrafta barbar edasıyla gezinmeyi seviyorum, bir de yaratıklara vurma hissiyatını daha derin hissettirdiğini düşünüyorum. Ranger ise fighter sınıfına kıyasla daha mobilitesi yüksek ve daha hafif silahlar kullanıp daha çevik hareket edebildiğiniz karakter sınıfı. Caster ise Fighter ve Ranger’ın aksine uzak menzilli saldırı yapabildiğiniz bir diğer sınıf. Tabii ki bu kadarla sınırlı değil, 3 tane varsayılan sınıf olsa da oyunda ilerleme kaydettikçe kilitli olan blood code’lar açılacak ve neredeyse 20 ekstra blood code (sınıf) daha keşfedeceksiniz. Oyunun her noktasında bu sınıflar arasında geçiş yapabilmeniz mümkün, hatta yeterince hızlıysanız kombat sırasında bile.

Gifts: Bunlar ise skill (yetenek)leriniz. En başta varsayılan olarak rolünüzün amacına uygun başlangıç yetenekleriniz mevcut. Deneyim kazandıkça sahip olduğunuz blood code’lara ait özel yetenekleri de açabiliyor olacaksınız.

Blood Veil: Bu sizin zırhınızı temsil ediyor. Yeteneklerin aksine zırhınızı tek bir slottan takip edebiliyorsunuz. Blood Veils seçtiğiniz blood code’un yanında size özel yetenekler de sağlıyor.

Adrenaline: Adrenalin, hafif ve ağır saldırılardan kaçmak ve koşmak için kullanılır. Savaş sırasında kendi kendine yenilenir.

Ichor: Bunu mana gibi düşünebilirsiniz. Aktif edilmiş yetenekler tarafından tüketilir ve yeniden doldurmak için bir süreliğine basic (temel) atak yapılabilir.

- Reklam -

Code Vein

Oyunda check point olarak nitelendirebileceğim kavram olarak Mistle’lar mevcut. Oyunu kaydetmek istediğiniz durumlar için önemli. Ayrıca kazandığınız deneyim puanlarını da bu noktalarda kullanıyorsunuz. Seviye atlamak, yetenek açmak, materyalleri geliştirmek gibi birçok kritik eylemi bu noktalarda gerçekleştiriyorsunuz. Ayrıca aktif ettiğiniz bir Mistle’dan başka bir Mistle’a ışınlanabiliyorsunuz.

Müzikler, Kontroller, Oyunun Akışı Nasıl?

Code Vein oyununun aşırı detaylı bir karakter yapılandırma ekranı var. Neredeyse Sims’ten bile daha detaylı diyebilirim. Uzakdoğu RPG oyunlarında sıkça görmeye alıştığımız bir tablo gerçi bu, ama zamanların Sims oyuncusu olarak en ince detayına değin karakter tasarlamaktan büyük keyif aldım. Ayrıca karakterinizi sinematiklerde sıkça görmek, emeğinizin boşa gitmediğini hissettiriyor.

YouTube video

Oyundaki diyaloglar bana sorarsanız fazla dramatize, bir noktadan sonra diyalogların uzunluğu yaratılmak istenen dramatik etkiden ziyade kabak tadı vermeye başlayabiliyor. Anime seven insanım aslında, animelerdeki dramatik tepkilere de alışığım ama diyalogların gereksiz uzamasından ötürü ola ki alışılmışa nazaran biraz daha abartılı bir tat bıraktı damağımda.

Açıkçası ben varsayılan klavye kontrolleri ile oynamaya çalışırken çok zorlandım ve gamepad takma ihtiyacı duydum. Gamepad ile oyun çok daha konforlu oynanıyor, oynayacaklara da tavsiyem bu yönde. Gamepad’im yok diyenler de klavye kontrollerini kişiselleştirerek daha akıcı bir oyun deneyimleyebilir.

Değinmek istediğim bir diğer kontrol, zıplama. Oyunda olmasını dilediğim ama olmayan opsiyon. Oyunda zıplamak isteyeceğiniz çok nokta olacak ama zıplayamayacaksınız, acı çekeceksiniz. Kendinizi sıkça uçurumlardan düşerken bulacaksınız. Yerde yuvarlanarak dodge’layacaksınız yaratıkları mecbur. Gerisi yeteneklerinizle birlikte hayal gücünüze kalmış tamamen, keza yaratacağınız build de.

Oyunun müzikleri ağırlıklı olarak senfoni orkestrası temalı, oyunun Souls-like konseptine yakıştığını düşünüyorum. Bunun dışında kalan hafif müzikler ise senfonik parçaların yanında bir miktar sönük kalmış.

Bir de oyunun hikâyesi çok kısa sürüyor ve pek zengin bir lore’a sahip değil ne yazık ki. Oyuncuyu ciddi anlamda sürükleyebilecek derin bir kurgusu olduğunu söyleyemem.

Code Vein Oyununun Çevrimiçi Modu Var mı? Co-op Olarak da Oynanabiliyor mu?

Oyunu hikâye modunda solo oynayabildiğiniz gibi çevrimiçi olarak arkadaşlarınızla ya da rastgele oyuncularla beraber takım halinde Co-op olarak da oynayabilmeniz mümkün. Bana kalırsa bu tarz oyunları Co-op oynamak çok daha zevkli, buna en bariz örnek olarak Borderlands serisini gösterebilirim.

Oyunun en güzel avantajı sanırım oyunun her noktasında unlock ettiğiniz blood code’lar arasında keyfi geçişler yapabiliyor olmanız ve bu geçişler ile çeşitli kombolar eşliğinde düşmanlara kafa göz dalmanız. Daha iyi fikir vermesi için de E3 2019’da yayınlanan bir gameplay bırakayım:

YouTube video

Code Vein hakkındaki fikirlerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da bizimle paylaşabilirsiniz!


* The Bradwell Conspiracy: Büyük Şirketin Büyük Komplosu Olur

Aylin Gümüş

Kendisi bildi bileli hem oyun hem de teknoloji ile içli dışlı. İki yaşından beri oyun oynayan bir yazılımcı. Lovecraft ve Sherlock başta olmak üzere fantastik, bilim kurgu, korku, gerilim ve polisiye türlerini severek takip eder.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Fatma Nur Kaptanoğlu

Fatma Nur Kaptanoğlu’nun Homologlar Evi’ne Konuk Olduk

Gandalf

Gandalf: En Çok Lazım Olduğunda Ortadan Kaybolan O Kişi