Cevdet Emre Kızılcan
İkinci boyuttan üçüncü boyuta geçmek gibi kritik bir gelişme gösteren beşinci nesil konsollar arasında ismini hepimizin çok iyi bildiği bir konsol var, PlayStation 1. 1994 senesinde Japonya’da, 1995’te dünyanın geri kalanında çıkış yapan bu konsol, video oyun tarihinde gerçekten de altın harflerle geçecek birçok yapıma ev sahipliği yaptı. Tekken, Metal Gear Soild, Twisted Metal, GTA gibi vurucu yapımların yanında 1996 yılında Naughty Dog’un geliştirdiği Crash Bandicoot markası da en az diğerleri kadar popüler oldu. Her sene çıkardığı oyunlarla satış rakamlarını artırmayı başaran yapımcı şirket Naughty Dog, Crash Bandicoot markasının ilk platform türünde olmayan oyunu, Crash Team Racing’i 1999 yılında piyasaya sürdü. Markanın bilinirliği ile birlikte oynanış elementleri eklendiğine Crash Team Racing’in başarılı olmamasına şaşırılmamalı.
E3 2016’da Shawn Layden’ın PlayStation 4 için orijinal üç oyunun yeniden geliştirildiğini duyurduktan sonra birçok oyuncu, “Peki ya Crash Team Racing?” dedi. Onların bu isyanı 2018 yılındaki Game Awards’ta karşılık bulacaktı. İlk üç oyunun başarılı olarak nitelendirilen yeniden yapımlarının ardından gelen Crash Team Racing’in haberi, serinin hayranlarını heyecanlandırmak için yetti de arttı bile. 2018 yılında yayımlanan duyuru videosunda gösterilen elementler her Crash Bandicoot oyuncusu için bir hayal olunca, bu hayallerin gerçekleşeceğini gören herkes çok sevindi. Peki ya bu elementler nedir ve işin önemli olan tarafı geliştirici koltuğunda oturan Beenox, bu elementleri başarılı bir şekilde oyunculara vermeyi başarabildi mi?
Hikâye
Kendisinin galaksinin en hızlı yarışçısı olduğuna inandıran Nitros Oxide, dünyaya gittiğinde yarış yapan sevimli dostumuz Crash, Coco ve Dr. Neo Cortex’le iletişime girer. Kendileriyle yarışmasını isteyen Nitros Oxide, birçok yarışçı ile birlikte kozlarını paylaştığını da belirtmeden edemez. Eğer yarışı N. Oxide kaybederse hiçbir şey yapmadan çekip gidecektir. Fakat kazanırsa bütün dünyayı aracı için bir park alanı olarak kullanarak her bir kişiyi kölesi olarak kullanacaktır.
1999 yılında çıkış yapan bir kart oyunun yeniden yapım sürümünde hikâyeyi ve hikâye anlatımını eleştirmek -en azından kritiğini yapmak- ne kadar doğru bilmiyorum. Hikâyeyle hikâye anlatımı elementleri, kimi oyunların ana odağı olurken kimi oyunların var olabilmesi için bir bahaneden ibaret. Üstelik bize tür olarak kart yarışı oyunu şeklinde sunulunca bu çıkmaz bir kez daha düğüm oluyor.
Yani uzun lafın kısası biz, Crash Team Racing Nitro-Fueled’ı hikâyesi için mi oynuyoruz, yoksa oynanışı için mi? Elbette oynanışı için fakat bu tip oyunların eften püften bir hikâye anlatmasını görmezden geleceğimiz anlamına mı gelir? Dediğim gibi bu resmen bir çıkmaz, resmen bir kısır döngü. Burada karar elbette oyuncunun ta kendisinde bitiyor. “Evreninde kaybolayım, eşsiz bir deneyim yaşayayım, her bir karakteri önemseyeyim,” minvalinde bir fikre sahipseniz Crash Team Racing Nitro-Fueled sizin için en yanlış seçimlerden biri olacaktır.
Oynanış
Oynanış elementlerinde ise bizi yepyeni bir tartışma bekliyor. Hiçbir yenilik getirmeyerek orijinal sürüme sağdık kaldığı için Beenox’u tebrik mi etmeliyiz yoksa eleştirmeli miyiz? Bu tartışma başlığında ben oyumu, orijinale sadık kaldığı için tebrik etmek yanından kullanacağım. Çünkü oyunun 1999 yapımı hali bile gerçekten eğlenceli iken günümüz teknolojisi aracılığıyla bir kez daha elden geçen sürüm gerçekten de çok güzel olmuş. Eğer PlayStation 1 sürümünü çokça kez oynamış bir kişiyseniz herhangi bir yardım almadan kolaylıkla oynayabileceğiniz şekilde tasarlanmış.
Orijinal sürümle yeniden yapım sürüm arasında hiç fark yok değil. Örneğin değişen ve gelişen oyun mekaniklerine saygı duyarak oyun iki farklı kontrol şeması ile geliyor. Orijinal ve alternatif adındaki bu iki şama eski oyuncular için de yeni oyuncular içinde gerçekten de çok şık bir eklenti. Orijinal ayarlar içinde X tuşu ile gaza basabilirken alternatif ayarlarda bu tuş R2 olarak atanmış. Böylelikle güncel yarış ya da içerisinde taşıt bulunduran açık dünya oyunlarını oynayan kişilerin asıl kontrollerle zorlanması engellenmiş.
Crash Team Racing Nitro-Fueled’da ana amaç bitiş çizgisini ilk geçen olmak desem bana gülersiniz muhtemelen. Fakat bu, tahmin ettiğiniz kadar kolay değil. 8 kişilik oyuncu havuzu ile birlikte cümbüşe hazırlanın! Haritanın size hazırlamış olduğu zorluklar bir kenara bırakacak olursak diğer oyuncular başınıza kötü birçok şey gelmesi için ellerinden gelen her şeyi yapacaklar! Kart yarışı oyunlarından alışkın olduğumuz soru işaretli kutular Crash Bandicoot’un konseptinde varlıklarını sürdürmeye devam ediyorlar. Bombalar, roketler, elektrikler, TNT’ler, Nitrolar ve hızlandırıcılar ile birlikte oynanışa renk geliyor. 1999 yapımı sürümün bile sürüş mekaniklerinin çok eğlenceli olduğundan bahsetmiştim. Bir de eğlenceli tasarlanan bu güçlendirmeler ve haritalar da eklendiği zaman tüm taşlar yerine oturuyor.
Oynanışı etkileyen en büyük elementlerden biri de hiç şüphesiz ki sizinle birlikte yarışan oyuncular, daha süslü bir söylemden uzak bir şekilde yapay zeka.
Biraz kaba bir söylem gibi gelebilir fakat yapay zeka, yapay geri zeka gibi davranmıyor. Yine süslü anlatımlardan uzaklaşmam gerekirse yapay zeka çok iyi. Hatta orijinal sürümden bile çok daha iyi. Üstelik zamana karşı mücadelelerde ve en üst seviye zorlukta yapay zeka, kelimenin tam anlamıyla döktürüyor. Oyunu ilk açtığımda çok iddialı bir oyuncu olduğum için direkt en yüksek zorluk seviyesiyle oyuna başladım ve yarım saatlik bir denemenin sonunda pes ettim. En zor modda yapay zeka sürücülerinin az miktarda hız ile desteklendiğini bilmiyordum fakat gerçekten kusursuz yarışıyorlardı. Öylesine pes ettirmişti ki neredeyse oyunu ön siparişle aldığıma pişman oluyordum. Ne zaman ki zorluk ayarını biraz kıstım, “İşte,” dedim, “İşte, çoktandır oynamak istediğim oyun buydu.”
Konu Crash Bandicoot olunca her zaman Mario ve Sonic ile karşılaştırılması mutlaka yapılır. Kişisel olarak Sonic kart yarış oyunlarını oynamadığım için haklarında bir şey söylemek yanlış olur. Mario Kart 8 Deluxe ile Crash Team Racing Nitro-Fueled’ı oynanış açısından karşılaştırmak ne kadar doğru onu düşünüyorum. Çünkü biri 2014’te çıkan oyunun 2017’de yeniden çıkış yapması iken diğeri 1999’da çıkan oyunun yeniden yapımı. Fakat illa ki bir kıyas yapmam gerekirse hiç şüphe etmeden söyleyebilirim ki Mario Kart 8 Deluxe piyasadaki en iyi kart yarışı oyunlarından. Fakat bu Crash Team Racing Nitro-Fueled’ın kötü bir oyun olduğu anlamına gelmiyor, hayır! Nintendo Switch konsolunuz yoksa ve kart oyunlarına özlem duyuyorsanız o özleminizi rahatlıkla gidebileceğiniz seviyede.
Yarışçımızı Kişiselleştirme
İncelemenin başlarında Crash Team Racing oyuncularının hayallerinin gerçekleştiği elementlerden bahsetmiştim. Bu elementlerden biri de karakterlerimizi, araçlarımızı ve hatta tekerleklerimizi bile kişiselleştirme imkanı bulmamız. Hazır olan parçaları kullanıyor olsak da birbirinden farklı çeşit çeşit sürüşe hazır araç ve sürücü yapabilmek mümkün. Oyunu oynamaya başladığınızda birçok şey kitli olsa da yapacağınız temel şeylerle birlikte bütün bunları açmanız mümkün. Bunlar:
- Oyunun hikaye modunu oynamak
- Zamana karşı mücadeleleri yapmak
- Yarışlardan sonra gelen ya da gerçek parayla satın alınabilen Wumpa Coin’leri Pit Store’da harcamak
Kişiselleştirmenin hiçbir avantaj vermeyip sadece kozmetik amaçlı olduğunu hatırlatmak istiyorum. Benim naçizane fikrim, gerçek para verip Wumpa Coin satın almanın çok da gerekli olmadığı. Çünkü yarışları bitirdiğinizde kazandığınız paralar mağazada harcama yapmak için yeterli olacaktır. “Ne kadar iyi oynarsan o kadar Wumpa Coin” mantığından ötürü de sizi oynamaya ve kendinizi geliştirmenize de olanak verecek bir mekaniği çöpe atmış olacaksınız.
Çevrimiçi
Oyuncuların hayallerini gerçek kılmaya devam! PlayStation 2’de de olsa PlayStation 3’le özdeşleşen çevrimiçi mutliplayer kavramı, her Crash Team Racing hayranının çok dilediği bir istek halini aldı. Eh 1999’deki bu ikonik oyunu yeniden yapıp piyasaya sürüyorsak çevrimiçi özelliği olmalıydı, değil mi? Yapay zekanın zaten çok yerinde olmasıyla birlikte oynanışın çok eğlenceli olduğundan bahsetmiştim. Çevrimiçi olarak oynadığınız çok daha eğlenceli. Matchmaking ile birlikte daha iyi oynayan kişi bulduğundan değil, bazı oyuncular gerçekten yapay zekadan da kötü oynayabiliyor. İşin içinde rekabet eklediğinden ötürü daha eğlenceli oluyor. Yapay zekaya karşı oynadığınızda birkaç Wumpa Coin ile ödüllendirilirken çevrimiçi kapışmalarda oyuna tanıklık eden herkesin sizin bitiş çizgisinden geçen ilk kişi olduğunuzu görmesi tahmin ettiğinizden de çok eğlenceli.
Çok kötü ya da iyi oynasınlar fark etmeksizin her biri çevrimiçi kapışma inanılmaz derecede eğlenceli geçiyor. Üstelik tamamen sizin kişiselleştirdiğiniz karakteriniz ve aracınız ile yarışması da çabası! Nitekim oyun da bunun farkında olacak ki, hikaye modu ve zamana karşı mücadeleler ile birlikte sizi ödüllendirip çevrimiçi kapışmalar için hazırlıyor.
Toparlamak Gerekirse
Bu tip nostaljik ögelerin yeniden karşımıza çıkarılmasıyla birlikte düşündüğüm ilk şey, “Bunu gerçekten sevdim mi yoksa bana geçmişte yaşattıkları yüzünden mi seviyorum?” oluyor. Fakat Crash Bandicoot Nitro-Fueled için rahatlıkla söyleyebilirim ki nostaljisini sıyırdığınızda bile gerçekten çok eğlenceli ve güzel bir oyun. Geçmişte hiçbir Crash Bandicoot oyununu oynamamış olsanız bile kesinlikle bir şans verilmesi gereken bir yapım olarak karşımıza çıkıyor.
PlayStation 4 konsollarında 30 FPS olması teknik olarak can sıkıcı olsa da FPS’in sabit olması nedeniyle çok ağır şeyler söyleyemiyoruz. Sekizinci nesil oyun konsollarının sonuna geliyoruz ve 1999 yılında yapılan bir oyunun tekrardan yapımı 60 FPS değil? Bu kimin ayıbı yahu?!
Her şeyin haricinde tam sürüm bir oyun fiyatı olan 60 dolar değil 40 dolardan çıkış yaptığı için 239 liralık uygun bir fiyatla dijital olarak temin edilebilir. Çevrimiçi kapışmaları içerdiği için sabit bir oynanış süresi süresi olmasa da fiyatının karşılığı olacağına dair inancım tam. Fakat hiçbir şekilde online’a giriş yapmayacaksanız indirim beklemenizi tavsiye ediyorum.
Beenox ekibinin geliştirip Acvision’un dağıttığı Crash Team Racing Nitro-Fueled; PlayStation 4, Nintendo Switch ve Xbox One için oynanılabilir durumda.
Sizler oyunu oynama fırsatı buldunuz mu? Bulduysanız oyun sizce nasıldı? Görüşlerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da bizlerle paylaşabilirsiniz.
Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.