in ,

Salur Kazan’ın Yedi Başlı Ejderhayı Öldürmesi: Kayıp Dede Korkut Nüshasına İlk Bakış

Prof. Dr. Metin Ekici’nin hazırladığı ve keşfiyle büyük heyecan uyandıran kayıp Dede Korkut destanını da içeren “Salur Kazan’ın Yedi Başlı Ejderhayı Öldürmesi” eserini inceledik.

Dede Korkut Salur Kazan
- Reklam -
- Reklam -

Bu yılın Türk dünyası adına en önemli olayı elbette yeni bir Dede Korkut nüshasının keşfedilmesi oldu. Her detayını sitemizde defalarca duyurduk ve şimdi de Ötüken Neşriyat etiketiyle raflarda yerini alan Salur Kazan’ın Yedi Başlı Ejderhayı Öldürmesi’ni incelemeye koyuluyoruz!

İçindekiler

Öncelikle kitap neleri içeriyor ona bakalım istiyorum. Eser Prof. Dr. Metin Ekici’nin önsözü ile başlıyor. Bu önsözde eserin nasıl eline geçtiğinden tutun Dede Korkut’un diğer nüshalarının nerelerde muhafaza edildiğine kadar eser ile ilgili her türlü bilgiyi veriyor. Hem genel kültür olarak hem de halk edebiyatı alanında epey bilgiye vakıf oluyorsunuz. Ekici, durumu takip edenlerin de malumu olacağı üzere çeşitli dedikodulara cevap da veriyor ayrıca. Tüm bu yönlerden eserin kısa önsözü dahi çok şey barındırıyor.

Önsözün ardından gelen Giriş kısmı da halk hikâyeciliği ve Dede Korkut destanları temalarını önceki bölüme ek olarak geniş bir biçimde ele alıyor. Bu metinleri nasıl bir çerçevede değerlendireceğimiz, destanların biçim özellikleri, önceki nüshalarla olan ilişkileri uzun uzun anlatılıyor.

- Reklam -

Orijinal Metin (Tıpkıbasım) Transkripsiyon bölümü de şu biçimde ilerliyor: Nüshanın aslının fotoğrafı solda, transkripsiyon hâli de sağda devam ediyor. Basım kalitesi, fotoğrafların düzeni konusunda söylenecek tek kelime dahi bulamıyorum. İlerde de ek olarak yazacağım gibi sayfa düzeni, editörlük konusunda muhteşem bir iş çıkarılmış. Bu bölümde de dipnotlara sıkça yer yerilmiş.

dede korkut gorsel

Ve biz eski Türkçeye hâkim olamayanları daha çok mutlu edecek Türkiye Türkçesine Aktarma bölümüne geçince akıcı bir biçimde artık Salur Kazan’ın ejderhayı nasıl öldürdüğünü ve upuzun bir soylama kısmını okuyabiliyoruz. Sonrasında Sözlük ve Dizgi bölümleri geliyor. Anlayacağınız her şey ama her şey bu kitapta fazlasıyla düşünülmüş ve baskıya da oldukça özenilmiş.

Gelelim Salur Kazan’a

Salur Kazan'ın Yedi Başlı Ejderhayı ÖldürmesiEserin kısaca biçim özelliklerine bakarsak, nüshanın Oğuz Türkçesi grubuna ait ve Kıpçak grubundan da pek çok kelime ve eki de barındırıyor. Metin Türkmen Türkçesi ve Azerbaycan Türkçesi özelliklerini yansıtıyor. 17.-18. yüzyıllarda başka bir nüshadan veya sözlü gelenekten yazıya geçirilmiş olduğu tahmin edilirken söz konusu yazma nüsha hâlen Muhammed Veli Hoca’nın elinde bulunduğundan, yaşadığı bölgenin de Türkistan coğrafyasında kalması ve bunlardan daha önemlisi böylesi bir yazma eser Türk Dünyası’nın tamamına ait olduğu için, bu yazma “Türkistan/Türkmensahra” nüshası olarak adlandırılıyor. Yazmada ölçülü-nesir şeklinde yazılmış olan soylamaların hiçbirinde başlık bulunmadığı gibi, “Salur Kazan’ın Yedi Başlı Ejderhayı Öldürmesi” adı verilen destanî anlatma da bir başlıkla gösterilmemiş.

- Reklam -

Önceki paragraftakileri kitaptan aynı biçimde alıntılayarak öyküde anlatılanlara geçmek istiyorum. 23 ayrı soylamadan sonra nihayet asıl destana geliyoruz. Gerçi bu soylamalarda da geniş bir konu dağılımı görülmekte. Yeryüzü şekillerinden, silahlara oradan coğrafik sınırlara ve hatta Oğuz beylerine kadar pek çok detayı öğrenmek mümkün.

Metin ise Salur Kazan’ın sıfatlarıyla başlamış ve Aras Nehri çevresi ile Kars yöresinin fethi anlatılmış. Ardından Kazan’ın üst üste tekrar girdiği mücadeleleri ve asıl büyük hedef olan ejderhayı öldürmesi ile de son bulmuş.
Dedem der;
Ay öte, yıl dolana, zamaneler kopup gele;
Dağ otları tükene, diken kala;
Tatlı dirlik tükene, dava ile savaş kala;
Asıl beyler tükene, avam kala;
Silintiler yıkıla, bir yerde oba ola;
Derintiler yıkıla, bir yerde kentli ola;
Bir kentte iki gühâ olsa, beş dahice daruğa ola;
Onlar dahi birbirinin sözüne bitmeyeler;
Ortalıkta bed nefs ile yalancının günü doğa;
O günleri görmemişim ben,
Dedem görmüş gibi söylerim;
Yazı, kışı bilinmez yıllar ola;
Kuvveti, gücü bilinmez eller ola;
Yaylaklar kışlak ola, kışlaklar yaylak ola;
Tat evi ile Türk evi bir araya komşu ola;
Ağaç çanak, taş çanak birbirine karışık ola.

Kapak, Editörlük, Dizgi

Kapak resmi Dr. Mehmet Sağ’a ait ve içerdiği detaylar olsun renkleri olsun mükemmel. Kapak tasarımınıysa Ceyhun Durmaz’a üstlenmiş, fon rengi ve fontun kişileştirilmesi yine kusursuz. Editörlük Göktürk Ömer Çakır’a ait, çok övdüğümü düşünebilirsiniz ama eserin her noktası apayrı güzellikte ve editörlük de çok başarılı. Bölüm girişlerinde kullanılan ejderha logolu sayfalar, kâğıt kalitesi, Dizgi ve Sözlük kısımlarına kadar her sayfanın ayrı özeni hayranlık uyandırıcıydı. Bu kitap hem muhteva açısından hem baskı açısından koleksiyonluk bir eser.

dede korkut 3

Son Olarak

Keşiflerin, tarihin hep devam ettiğini ve birilerinde unutulan küçük bir yazmanın bir anda ne kadar büyük bir sevince dönüştüğünü gördük ve önemli bir olaya şahitlik ettik. Bu tek başına bile bana çok büyülü bir durummuş gibi geliyor.

Eseri edineceklere şimdiden iyi okumalar diliyorum.


* 13. Dede Korkut Destanı “Salur Kazan’ın Yedi Başlı Ejderhayı Öldürmesi” Hakkında Bildiğimiz Her Şey

* 6. Yıl Özel: Dede Korkut Öyküleri

Uygar Özdemir

Sanat tarihi, Türk mitolojisi ve fantastik edebiyat meraklısı; sıklıkla okur, çizer, yazar.

2 Yorum BULUNUYOR


  1. Avatar for Faust Faust dedi ki:

    Emeğinize sağlık… O denli ayrıntılı ve açıklayıcı yazmışsınız ki bana kitabı satın almaktan başka çıkar yol bırakmadınız…

  2. Avatar for KorkutHatun KorkutHatun dedi ki:

    Yorumunuz için çok çok teşekkürler ve şimdiden iyi okumalar… :yellow_heart::yellow_heart::yellow_heart:

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

The Invisible Man film

The Invisible Man Yeniden Sinemaya Geliyor!

imkansiz kale ust

Etkileyici Gençlik Kitabı İmkânsız Kale Türkçe Olarak Geliyor