Godzilla Minus One incelemesi yayında. Dev canavara farklı bir yaklaşım getiren yeni Japon yapımı, tam olarak ne anlatıyor?
Godzilla Minus One. Japon Godzillaları arasında sürpriz çıkış yaparak herkesi şaşırttı. Promosyon için Amerika’da bir haftalığına kısıtlı salonda gösterilmesi planlanmışken gelen yoğun talep sonucunda ülke çapında bir ayı aşkın süre gösterimde kaldı. TOHO filmi birkaç ülkede daha gösterime soktu. Film düşük bütçesinin misliyle hasılat elde etti.
Sürpriz bununla sınırlı kalmadı. Hollywood için küçük sayılacak VFX ekibinin yoğun çalışmasıyla elde edilen CGI Godzilla ile görsel efektler Oscar Ödülü’ne layık görüldü. Kaiju sineması tutkunu olsun olmasın büyük bir kitle Godzilla Minus One‘ı kucakladı. Hızını alamayanlar Monsterverse Godzilla’sına dokundurarak “Gerçek Godzilla”nın geri dönüşünü müjdeledi.
Godzilla Minus One, Godzilla gibi Hissettirmeyen İyi Film
Godzilla filmi olarak Godzilla Minus One hayran kurgusuna yakın duruyor. Herkesin kaderi bir adam kâbusuyla yüzleşmesine bağlı senaryosuna odaklanılmış. Dramatik iniş çıkış, olay örgüsü ve işleniş, “dostluk, azim ve zafer” temalarıyla yoğurulmuş shounen türüne yakın. Godzilla, cesur şövalyenin hakkından gelebileceği ejderhaya dönüşmüş.
Saydığım niteliklerle eski Godzilla filmlerinde rastlanabilir. Lakin o filmlerde o türden bir, taş çatlasa iki tane nitelik vardı. Godzilla (ya da Gojira) kişisel meselenin canavarı değildi. Karakter ister nükleer gücü temsil etsin ister uzaylı istilasıyla simgelenen yabancı devletlerin yaptırımına karşı Japonya’yı müdafaa etsin, kolektifi ilgilendiren anlamı vardı. Godzilla Minus One’daki tercihler, tek kişinin vicdani kurtuluşuna hizmet ediyor.
Hayran Kurgusu Etkisi
Yönetmen-Senarist Takashi Yamazaki, bizzat yazıp yönettiği Always: Sunset on Third Street 2’da da minik Godzilla fantazisi vardı. Gojira şehri yok ederken bir adam elindeki mutluluğu çalmış dev canavara öfkeyle haykırıyordu. Godzilla Minus One o kısacık anın iki küsür saatlik versiyonu sayılabilir.
Bolca Jaws İlhamı
Jaws’tan ödünç pek çok şey var. II. Dünya Savaşı sonrasının Japonya’sına uyarlanmış, köpekbalığı Godzilla’ya dönüşmüş. Birebirlik yok. Benzeşlik çok. Küçük sahil kasabası meclisinin örtbası ile ülke hükûmetin örtbası benzer. Kısıtlı imkân ve çaresiz planla canavarı avlama operasyonu benzer. Durumun baş karakter için iyice kişiselleşmesi benzer. Sorun değil. İlk Godzilla (1954) 1953 yapımı Beast From 20.000 Fathoms’tan epeyi esinlenme taşır. Zaten Japon sanatçılar Batılı kaynatan beslendiklerinde orijinaliyle kıyaslanmayacak yenilik yakalamakta başarılılar. Minus One da Jaws’ı özümseyip yeniden yorumlayarak çok başarılı iş çıkartmış.
Bir Halkı Tedit Eden Şahsi Canavar
Jaws’ta köpekbalığı yok edilmesi gerekilen canavardı. Yok edilmesi sahil kasabasının kurtuluşu kadar şerifin iç huzura kavuşabilmesinin anahtarıydı. Steven Spielberg, kitleyi tehdit eden canavar senaryosundan aile babasının huzura erme hikâyesi çıkarmıştı. (Roman dev köpekbalığına karşı birkaç kişinin verdiği zorlu mücadeleye odaklanmıştı) Söz konusu şablon aynı şekilde Godzilla Minus One’a aktarılmış.
Hikâye kısaca şöyle: Savaş sonrasında toparlanmaya çalışan Japonya dev canavar tarafınca tehdit edilir. Eski savaş pilotu Kōichi Shikishima, savaşta görevini yerine getirememenin yarattığı değersizlik hissi ile zamanında durdurma fırsatını kaçırdığı canavar yüzünden daha fazla kişinin ölümüne sebebiyet vermenin azabını yaşamaktadır. Shikishima o yüzden mutululuğu kendine layık görmemektedir. Gojira her ne kadar Japonya’yı tehdit etse de aslında Shikishima’ya yaşamı zehir eden canavardır. Canavarı ne pahasına olursa olsun yok etmek Shikishima’ya huzur getirecek tek şeydir.
Bu senaryo Godzilla ruhuyla uyuşmayan bir tercih. Godzilla metaforik güç olarak kitlesel tehdit senaryosunda yer alır. Kitle imha silahı Japonya’yı vurur (Godzilla, 1954). Toplumu yok edebilecek güç kural tanımaz sömürgeci kapitalistlerin kışkırtmasıyla uyandırılır (Godzilla VS Kong, 1962). Doğanın gücü insanların doğayı kontrol etmek maksadıyla bozduğu dengesizliğe müdahale eder (Son of Godzilla, 1967). Minus One’da o tip uyuşma yok. Godzilla Japonya’yı tehdit ediyor senaryosu Shikishima’yı kabusuyla yüzleştirme yolculuğunun parçası. Godzilla Japonya’nın canavarı değil, Shikishima’nın canavarı.
Canavarını yenen insanlığı kurtaracak teması ejderhaların kıyamet getirdiği Reign of Fire’ı da (2002) ufaktan anımsatıyor. Apayrı tonlara sahip filmler. Aynı mitolojiye göz kırpıyor gibiler.
Shounen Serüveni
Filmde Godzilla’yı kişiden kitlelerin metaforik canavarına dönüştürebilecek bir katman mevcut aslında: Görev gereği ölmek yerine sorumluluk gereği ölüm riskini göze alarak mücadele etmek. Savaşta imparatorluğu korumak adına intihar görevlerine çıkmış ya da operasyonlara destek sağlamış eski askerler var. Halkı korumak için canavarla savaşmak gerekiyor. Eski askerler için Godzilla’yı durdurmak ülkeyi buhrana sürüklemiş savaşın tam tersi, doğru amaç için doğru yöntemlerle mücadele vermek. Godzilla Minus One bu katmandan faydalanamamış. Her şey Shikishima’nın yolculuğuna hizmet ediyor. Canavar mânen Shikishima’nın canavarı kalıyor. Tek sebep bu değil tabii ki. Anlatım tercihleri Shikishima’yı öne çıkarıyor.
Senaryodaki shounenvari serüvencilik ruhu filmi içten içe daha da kişisel noktaya çekiyor. Özellikle animelerde kullanılan bir terim olan shounen kısaca, rüştünü ispatlayamamış genç ana karakterin dostlarının desteği ile yeşerttiği azim sayesinde zafere ulaşması anlamına geliyor. Shikishima da etrafı dost ya da dosta dönüşecek insanlarla çevrelenmiş.
Birkaç örnek: Hükûmetin halktan her şeyi gizlemesine öfkeli eski asker, görev yerine gelene dek bütün ayrıntıları gizlemiş yoldaşına kızmıyor. Önceliklerinin bilincinde bir dost çünkü. Ailesinin kaybından Shikishima’yı suçlayan kadın çok geçmeden Shikishima’ya yeni ailesi için destek çıkıyor. Yaşamaya devam etmek gerektiğini biliyor çünkü.
Herkes yaşama devam etmenin yolunu bulmuş. Shikishima hariç. Yaşam standardı iyileşse bile içten içe yaşamayı hak etmiyormuş gibi günleri geçiren tek kişi o. Canavarıyla yüzleşmediği için o halde. Canavar saldırılarıyla yüzleşmeye kışkırtıyor. Etrafını saran insanlardan kiminin varlığı, bazısının yokluğu, bir kısmının desteğiyse Shikishima’yı canavarıyla yüzleşmeye hazırlıyor.
Bu İnsanlar Neye Hizmet Bakıyor?
Baş karaktere o denli odaklanılmış ki eski Godzilla filmlerine dair yanlış algı bir anlatım tercihi formunda karşımıza çıkmış. Godzilla filmlerinde insanlar canavar(lar)ın yaptığını izlerken yorumda bulunur. Lüzumsuz açıklama zannedilen davranış canavarın yarattığı etkinin o anı yaşayan insanlık üzerindeki yansımasıdır. Örneğin, 1954 Godzilla’sında Tokyo Kulesi’nden Godzilla’nın şehri yerle bir edişini aktaran gazeteci filmin en dehşet verici anlarından biridir, “Biri akıl almaz dehşete şahitlik ediyor.” hissi filmden taşarak tesirine alır.
Godzilla Minus One’da da benzer konsepte sahip bir sekans var. 1954’teki versiyonun aksine dehşet uyandıramıyor. Filmdeki insanlar canavarın muazzamlığını onaylayacak rolde konumlanmış. Canavar ve eylemleri yarattığı trajedinin ağırlığını silikleştirecek kadar havalı sunulmuş. O açıdan Roland Emmerich’in Godzilla’sını (1998) çağrıştırıyor.
Sonuç Olarak
Emmerich Godzilla’sı Godzilla temasından yola çıkarak çekilmiş, sorunlarına rağmen eğlendirebilmiş kaiju filmiydi. Godzilla gibi hissettirmiyordu. Nihayetinde Emmerich için Godzilla insanların çığlık çığlığa sağa sola kaçıştığı budala canavar filmiydi.
Takashi Yamazaki’nin tercihlerindeyse tutku var. Ne yapmışsa sevgisinden yapmış. Projeyi hayran kurgusuna yaklaştırarak yönetilmesinden filmin ruhen Godzilla çizgisinden uzaklaşmasına sebebiyet vermiş. Emmerich Godzilla’sıyla kıyaslayınca kendi kimliğiyle türdeşlerinden ayrılan bir film var. Travmayla yüzleşme hikâyesiyle kıymet görecek.
Sizler de Godzilla Minus One hakkındaki yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, yeni incelemeler için bizi Google News’ten takip edebilirsiniz.
@Bay_Karamsar Hocam forum şifrenizi hatırlayıp yazı kaleme almışsınız Kaleminize sağlık. Güzel bir inceleme olmuş.
Genel anlamda absürtlükten uzaktı. Tek eksiği final sahnesinin birazcık basit kalmasıydı. Onun dışında dramı ve hikayesi gayet iyiydi.
Godzilla bir halk kahramanı olma yolunda ilerliyor.