in ,

Kasvetli Bir Büyüme Öyküsü: Melezler

Stephen Graham Jones, “Melezler” ile ilk defa Türkçede. Karanlık Kitaplık’ın üçüncü kitabı olarak seriye dahil olan eseri sizler için inceledik.

melezler ust
- Reklam -
- Reklam -

İthaki Yayınları, Bilimkurgu Klasikleri Serisi‘yle iyice yükselttiği çıtayı bu kez de korku türündeki eserleri bir araya getirdiği Karanlık Kitaplık dizisiyle zirveye çıkarmaya devam ediyor. Bu dizinin üçüncü kitabıysa Stephen Graham Jones’un “Melezler” adlı kurtadam hikâyesi oldu.

Melezler’in yazarın Türkçeye çevrilen ilk eseri olduğu bilgisiyle incelememe başlamak istiyorum. Amerikalı postmodern yazar başta korku olmak üzere pek çok edebi türde eser veriyor ve aynı zamanda Colorado Üniversitesi’nde akademisyenlik görevine devam ediyor.

Gelelim Kitaba

melezlerMelezler kapaktan da anlaşılacağı üzere kurtadamlarla ilgili bir eser fakat bundan ziyade başkarakterin çocukluğundan yetişkinliğine kadar uzanan öyküsü üzerinde duruluyor. Özellikle dayısı ile teyzesi arasındaki ilişkiler, durmadan değiştirilen evler, sonu gelmeyen yolculuklar çevresinde dönüyor kitap. Eserin tamamı öyle kasvetli bir havada geçiyor ki kitabın bitmesi için bazen sayfa saydığınız da oluyor.

- Reklam -

Bununla beraber yazar ilk gençliğin çırpınışlarını, dışlanmışlığı ve arka planda sürüp giden o gerginliği çok iyi veriyor. Bir de başkarakterimizin olup olmayacağını kestiremediği bir dönüşümü ve buna bağlı olarak adapte olamadığı bir hayatı var.

Ama kitabın kesinlikle tek bir olay üzerinde döndüğünü sanmayın; romanda daha çok anlara ve duygu durumlarına yer verilmiş. Anlatımın sürekli farklı şahıs zamirleriyle yapılması da okurken beni bayağı bir yordu açıkçası; öykünün üslup olarak bağlılığını hissedemedim.

Kitabın sonunun bir yere (nihayet) bağlanması üzerine her ne kadar rahatlasam da böyle içinde tek zerre umut ışığı barındırmayan bir büyüme hikâyesini okumaya değer miydi, bundan emin değilim.

- Reklam -

Dizgi, Kapak, Çeviri

Barış Tanyeri tarafından çevrilen eserde yer yer anlamadığım cümlelere rastladım, bunlar okumamı epey sekteye uğrattı. Yine gözüme çarpan yazım yanlışları da oldu ne yazık ki. İthaki’nin artık bu işe bir hâl çaresi bulması gerekiyor.

Aynı Bilimkurgu Klasikleri’nde olduğu gibi Karanlık Kitaplık da başta kapak tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Yine Melezler de bu kapaklardan birine sahip. Hamdi Akçay’ın hazırladığı kapağı, kullanılan renk ve fontlarıysa çok beğendim. Yine iç kapakların ve giriş sayfalarının siyah kâğıda basılması da çok iyi düşünülmüş.

Son olarak, kasvetli bir büyüme öyküsü okumak istiyorum derseniz kitap sizin için yazılmış demektir ama daha heyecanlı öyküler peşindeyseniz bu “o kitap” değil maalesef.

Uygar Özdemir

Sanat tarihi, Türk mitolojisi ve fantastik edebiyat meraklısı; sıklıkla okur, çizer, yazar.

2 Yorum BULUNUYOR


  1. Avatar for Firtinakiran Firtinakiran dedi ki:

    Öncelikle adet yerini bulsun: Ellerine sağlık :slight_smile:

    Kitabı edinmeden önce okuduğum ve kitabı şu an okurken yeniden dönüp baktığım bir inceleme oldu. Gördüm ki bazı düşüncelerimde yalnız değilim. Ama ondan da önemlisi beni rahatsız eden başka bir şey var.

    Sancılı büyüme sürecini, ergenliğin o içine kapanık ve klostrofobik dünyasını kurtadam döngüsüyle birleştirmesi yazara şapka çıkardığım yegane nokta. Bu kitabı okuma nedenim de tam olarak bu.

    Senin de bahsettiğin gibi kitapta derin bir kasvetli hava mevcut. Ancak beni kitaptan iten şey bu değil: Çeviri.

    Çeviri ve editörlük kısmında kimsenin hakkını yemek istemiyorum, ama okurken zorlanıyorum. Sürekli bir tökezleme, “bu sözü şimdi kim demişti?” sorularıyla boğuşma ve, senin de dediğin, yazım hataları okuduğum şey konusunda beni şüpheye düşürüyor.

    Kitaptan şimdilik aradığım tadı alamıyorum. Okurken sanki dilim dolanıyormuş gibi cümlelerle boğuşuyorum. Cümlelerin sahiplerini arıyorum.

    Belki yazarın tarzından dolayı bu şekilde olmalıydı, bilemiyorum.

  2. Avatar for KorkutHatun KorkutHatun dedi ki:

    Özellikle çeviri konusunda çokça katılıyorum, kim ne söylüyor ya da söz konusu cümleden ne anlamalıyım diye diye okudum. Bir ara kendimi, okurluğumu dahi sorguladım. Ä°ncelemede bunun üzerinde çok durmamamın nedeni orijinal dilin de böyle olup olmadığını bilememem aslında. Her ihtimale karşın okuma hazzı sahiden eser miktarda bu kitapta.

    Velhasıl Melezler benim için de tam bir boğuşmayla geçti… :sweat:

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

21. Yüzyıl için 21 Ders - Yuval Noah Harari

Sapiens’in Yazarından Yeni Bir Kitap: “21. Yüzyıl için 21 Ders”

The End of the Fking World netflix

“The End of the F***ing World” 2. Sezonuyla Yola Devam Edecek