in , ,

Avcının Son Gecesi – Dilruba Yıldız | Yazarının Kaleminden

Dilruba Yıldız, polisiye türündeki yeni romanı Avcının Son Gecesi’nin ortaya çıkış sürecini Kayıp Rıhtım okurları için kaleme aldı.

Avcının Son Gecesi - Dilruba Yıldız | Yazarının Kaleminden
- Reklam -
- Reklam -

Dilruba Yıldız, polisiye türündeki yeni kitabı Avcının Son Gecesi hakkında yazdı. Yıldız, Portakal Kitap‘tan çıkan yeni romanının ortaya çıkış serüvenini Kayıp Rıhtım okurları için kaleme aldı.

* * *

Avcının Son Gecesi, taşmış bir sabrın kitabı bana göre. 2017’de, ilk romanımdan hemen sonra başladım önce zihnimde sonra da bilgisayarımda yazmaya… O dönem sağlık lisesinde okuduğum için hastanede staj yapıyordum. Stajımı kadın doğum ve çocuk servisleri arasında dönüşümlü olarak yaptım. Tabii bu, bazı nahoş gerçeklerle de yüzleşmeme sebep oldu zira kadın doğum bölümüne sık sık tecavüze uğramış, bazısı bunun sonucunda hamile kalmış pek çok kadın ve çocuk geldi. Bazıları, o dönem 17 yaşında olmama rağmen benden küçüktü bile… Haberlerde izlediğimiz, duyduğumuzda lanetler okuduğumuz o hikâyelerin gözlerine bakmak çok yaralayıcıydı. Günlerce ağladığım olaylar hatırlıyorum. Aynı dönem, Tess Gerritsen’ın “Cerrah” romanını okuyordum ve romandaki karakter de bir seri katildi fakat kadınları hedef alıyordu. Polisiyenin vazgeçilmezleridir seri katiller, birçok yazar da onları kadınları öldüren cinsten yazar. Ben o zaman kendime şu soruyu sormuştum: “Peki ya biri çıkıp tecavüzcüleri öldürse, şöyle güzel bir temizlik yapmış olmaz mı? Biz ona ‘seri katil’ mi demeliyiz yoksa ‘kahraman’ mı?”

İşte bu sorunun cevabını uzunca bir süre düşündüm. Düşünürken de kitabı zihnimde yazmış oldum. Okuyucuyu da aslında bu iki sıfat arasında sıkıştırmayı hedefledim hep. Okudukları karakteri “seri katil” mi yoksa “kahraman” mı ilan edeceklerdi? Çünkü o da pek çoğumuz gibi artık oturduğu yerden lanet etmekten bıkmış, medet umduğu adalet yerine gelmeyen herkes için devrim niteliğinde bir isyan bayrağı açmıştı. Yaptığı şey kötüydü ama niyeti iyiydi.

- Reklam -

Polisiye romanlar dümdüz okunan ve estetik haz alınan birer edebi metinden ötedirler, okuyucuyu zorlarlar; aramaya, düşünmeye, bulmaya iterler. Yazan için daha da zordurlar, tabii karakolda ya da adli mercilerde çalışmıyorsanız. Kaliteli bir şey ortaya koymak istiyorsanız romanınızın konusuna göre araştırma yapmak zorundasınız. Ana karakteriniz Avcının Son Gecesi’ndeki gibi bir savcıysa, hukuki detaylara hâkim olmak zorundasınız çünkü okuyucuya gerçekliğini hissettirmelisiniz. Ben sırf bunun için dört-beş farklı hukuk kitabı okudum. Hayatımda ilk kez adliyeye girdim, bir sürü duruşma izledim, notlar aldım. Çevremdeki avukatlarla iletişime geçtim, hukuk okuyan arkadaşlarımın başını epey ağrıttım. Hatta yazarken en çok keyif aldığım bölümü yazabilmek için Çağlayan Adliyesinin dışında birkaç kez dolaştım. Çok detay vermemekle beraber kısaca bahsedeyim.

Avcının Son Gecesi - Dilruba Yıldız

Romanın bir bölümünde adliyenin çatısından aşağıya bir cesedin sallandırılması gerekiyor. Benim için çok heyecan dolu bir bölümdü bu, çünkü katil kendini arayan insanların kalbine, tabiri caizse “başkenetine”girmişti. Gözlem yapmak için adliyeye gittiğimde etrafa bu niyetle bakıyordum, yok yok! “Ben bu cesedi nereye asacağım?” diye dolanıyordum. Biri düşüncelerimi okuyabiliyor olsa bir dakika durmaz tutuklatırdı beni. Nihayet gözüme yük asansörünün ipi çarptı da “İşte buldum!” dedim, planımı yapıp döndüm. Bazı bölümlerde güvenlik kameralarını bloke etmem gerekiyordu ama nasıl yapılacağını okuyucuya aktarırsam daha inandırıcı olur diye düşündüm, bu yüzden de otomasyon görevlisi olan bir abimle fikrimi paylaştım. O bana tarif etti, ben de yazdım. Yazarken en çok zorlandığım yerler bu tür, uzmanlık gerektiren noktalar. Bu noktalarda da ya internetten yardım alıyorum ya da internetin tükendiği noktada çevremde o konuyla ilgili bilgi sahibi olabilecek birilerini buluyorum.

- Reklam -

Romanımı yazdığım ilk zamanlar, kalemime güvendiğim için kendimi sınamak istedim. Hem artık yazma yolculuğumda ilk romanımdan sonra kalemimin pusulası yavaş yavaş belirginleşiyordu hem de ben günden güne okuduğum her şeyi aynı zamanda “yazan” biri gözüyle irdeliyordum. Bu da bana katkı sağlıyordu. Kendimi sınama isteğim üzerine kitabımı, polisiye roman eleştirmeni ve “Üstat” olarak hitap etmenin çok yerinde olacağı birine, Erol Üyepazarcı’ya gönderdim. Kendisi beni cesaretlendiren ve kendi kendime “Hakikaten bir şeyleri becerebildim galiba,” dedirten yorumlar yaptı. Romanı çok beğendiğini ve yaşıma göre çok olgun bulduğunu, ne olursa olsun romanı bitirmem gerektiğini söyledi.

E tabii bu dönüş Erol Üyepazarcı’dan gelince ben hemen kitaplığımdaki tüm kitapları döküp tek tek yayınevlerine mail attım. Kitaba sadece ben inanmamıştım, gerçekten bu işe yıllarını vermiş birinin de inanması bana çok büyük motivasyon sağlamıştı. Yayınevlerinin yaptığı geri dönüşler hep romanın çok uzun olduğuyla ilgiliydi çünkü başta 550 sayfa kadardı. Sonrasında Timaş Yayın Grubu beni yayınevine davet etti ve Portakal Kitap ile tanıştım. Önceki yayınevim Anatolia Yayınları, Cağaloğlu’nda Timaş’ın hemen karşısındaydı. Timaş büyük bir yayınevi tabii, kocaman da binası var yolun üstünde. Oraya ilk gittiğimde “Bir gün yazar olarak Timaş’ın binasına da girer miyim acaba?” diyordum. Güzeli düşünmek, iyiyi düşünmek, evrene ve ilahi makama bu düşüncelerle mesaj göndermek işe yaradı anlaşılan. Editörüm Çiğdem Aldatmaz ile kitap üzerinde epey emek ve vakit harcadık. Böylece kitap son hâlini aldı ve Portakal Kitap sayesinde okuyucuyla buluştu.

Bence polisiyenin, kitap dünyasında çok özel bir yeri var. Kendi türüm olduğu için söylemiyorum, gerçekten öyle. Sosyal konuları, insani sorunları, küresel ve yerel duyguları en vurucu ve gerçek şekilde polisiye romanda dile getirebilirsiniz. Polisiye romanların dünyayı değiştirebilecek gücü var, buna inanıyorum.

Dilruba Yıldız


Avcının Son Gecesi hakkındaki yorumlarınızı bizimle Kayıp Rıhtım Forum üzerinden paylaşabilirsiniz. Sitemizdeki diğer yazar maceralarını buradan okuyabilirsiniz.

Konuk Yazar

Siz de Kayıp Rıhtım'da konuk yazar olabilirsiniz!

İletişim: [email protected]

Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.

Doom Patrol 3. Sezon

Doom Patrol 3. Sezon Kadrosuna Sandman Desteği

Bilimkurgu Sözlüğü Historical Dictionary of Science Fiction

Bilimkurgu Sözlüğü Projesi Dijital Erişime Açıldı