“Paprika”dan “Ruhların Kaçışı”na… İşte Collider’a Göre Gelmiş Geçmiş En İyi 25 Anime Filmi

En iyi anime filmleri denince aklınıza hangi yapımlar geliyor? Sinema sitesi Collider tarafından hazırlanan bu liste, aradığınız tadı bulmanıza yardımcı olabilir.

İlk Japon animasyon filminin yayınlanmasından günümüze Japon film sektörü, gelmiş geçmiş en iyi animasyon yapımlarından bazılarına imza attı. Öyle ki Japonca animasyon anlamına gelen “anime” sözcüğü yalnızca Japon yapımlarını tarif eden bir bağlam kazandı. Bu filmlerin azımsanamayacak bir kısmı efsane yönetmen Hayao Miyazaki ve kurucusu olduğu dünyaca ünlü Studio Ghibli’deki diğer isimlerin hayal dünyası sayesinde hayat buldu. Ancak ihtişamlı animasyonların kaynağı onlarla sınırlı değil.

Biraz sonra göz atacağınız listede, oldukça zengin bir külliyattan yola çıkarak en iyi anime filmleri üzerine bir seçki sunmak amaçlandı. Sizin de hak vereceğiniz üzere, bütün iyi eserleri tek bir listede derlemek mümkün olmuyor. Akılda tutulması gereken bir diğer nokta ise bu listede -her ne kadar dizi/mini dizi formatında yayınlanmış harika yapımlar var ise de- sadece filmlerin yer alıyor oluşu. Liste, bu türün en iyi ve en popülerlerini ilginize sunacak ve gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz ki bu yapımların her biri, anime dünyasına adım atmak isteyenler için iyi başlangıç noktası olacak.

İşte Collider’a Göre Tüm Zamanların En İyi Anime Filmleri

25. Cowboy Bebop: The Movie (2001)

Orijinal Adı: Kauboi Bibappu: Tengoku no Tobira

Öncelikle belirtmeliyiz ki Cowboy Bebop daha çok 1998-1999 yılları arası yayınlanan ve 26 bölüm süren dizisiyle tanınmış bir seri. 2070’lerde galakside yolculuk edip suçluları avlayan bir grup ödül avcısının hikâyesini anlatan bu anime, sık sık gelmiş geçmiş en iyi anime serileri arasında (bazılarına göreyse en iyisi) sayılmaktadır.

Cowboy Bebop, muhteşem bir finalle (ve kesin olarak) sona eren bir diziydi. Dolayısıyla 2001 yapımı film bir nevi “boşluk doldurma” işlevi görüyor. Bu da 2001 yapımı filmin ne tam manasıyla bir öncül hikâye ne de bir devam filmi olduğu anlamına geliyor. Hatta bir filmden ziyade dizinin 25 dakika sürmek yerine uzun metrajla çekilmiş bir bölümü olduğu izlenimi uyandırmanın yanı sıra izleyiciye karakterler ve dizinin evreniyle daha fazla zaman geçirme fırsatı tanımasıyla da harika bir deneyim sunuyor.

24. Interstella 5555: The 5tory of the 5ecret 5tar 5ystem (2003)

Orijinal Adı: Intasutera Fo Faibu Türkçe Adı: Interstella 5555: Gizli Yıldız Sisteminin Hikayesi

Her ne kadar ikili son albümünü 2013 yılında çıkarmış ve 2021’de artık beraber çalışmayacaklarını duyurmuş olsa da Daft Punk’ın ardında bıraktığı ses yankılanmayı sürdürüyor. Ürettikleri müzikal parçalar kesinlikle akılda yer ediyor ve zamana meydan okuyan bir tınıya sahip. İkili, birlikte çaldıkları dönemler Interstella 5555: The 5tory of the 5ecret 5tar 5ystem adlı yapım ile film dünyasına da adım attı.

Interstella 5555: The 5tory of the 5ecret 5tar 5ystem, müzikal bir bilimkurgu animesi. Film, üyelerinden birini kurtarmak için uzayda seyahat eden uzaylı bir müzik grubunun hikâyesini anlatırken türleri heyecan verici bir biçimde harmanlıyor. Yapımda kullanılan ses efektleri neredeyse sadece Daft Punk’ın 2001 tarihli Discovery albümünden oluşuyor ve filmde herhangi bir diyalog bulunmuyor. Eğlenceli ve renkli bir anime olan bu film Daft Punk hayranlarının mutlaka izlemesi gereken bir yapım.

23. Barefoot Gen (1983)

Orijinal Adı: Hadashi no Gen Türkçe Adı: Yalınayak Gen

Savaş karşıtı filmler alabildiğine gözü kara olmayı ve izleyicisini (yani sizi) etkilemeyi hedefler. Barefoot Gen özelinde de durum bundan farklı değil. İkinci Dünya Savaşı’nın sonunda Hiroşima’nın bombalanması sonrası yaşanan dramı yansıtan yapım, gerçekleşen saldırıda ailesinin büyük bir kısmını kaybeden bir çocuğun hayatta kalma mücadelesini ele alıyor.

Bombalama anını gösteren sekans, gelmiş geçmiş en rahatsız edici animasyon sahnelerinden biri olmasıyla bilinir fakat filmin geri kalanında benzer etkiye sahip bir sahne bulunmuyor.

Hüzünlü olduğu kadar da anlamlı da bir film Barefoot Gen. Özellikle de yapımın kendisinden uyarlandığı ve aynı adı taşıdığı orijinal manganın yazarı Keiji Nakazawa’nın hayat hikâyesine dayandığı, üstelik yazarın bunları yaşarken henüz altı yaşında olduğu bilinerek izlendiğinde film çok daha etkileyici bir hâl alıyor.

22. Belladonna of Sadness (1973)

Orijinal Adı: Kanashimi no Beradonna Türkçe Adı: Hüzünlü Belladonna

Belladonna of Sadness, fantastik bir yapım olarak tanımlanması mümkün olan, hikâyesi intikam temasıyla şekillenmiş, karanlık ve etkileyicilik dozu yüksek bir anime. Filmimiz, kendisini ona korkunç şeyler yapan lorddan intikam almasını sağlayacak bir biçime dönüştürmesi için şeytanla anlaşan genç bir kadının hikâyesini anlatmaktadır.

Hikâyesi, kesinlikle herkese göre değil ve kendine has animasyon tarzı da filmin ürkütücü -genellikle de rahatsız edici- atmosferine katkıda bulunuyor. Çığır açan, risk almaktan kaçınmayan doğası ve hâlâ daha kendini izletecek kadar iyi yaşlanmış en eski anime filmlerinden biri oluşuyla Belladonna of Sadness, takdiri hak ediyor.

21. Angel’s Egg (1985)

Orijinal Adı: Tenshi no Tamago

Animeler genelde Angel’s Egg’de olduğu gibi muğlak bir hikâyeye yahut ucu açık bir anlatıma başvurmazlar. Gelgelelim bu yapımın tam olarak bir hikâyesi yok ve sahip olduğu 71 dakikalık nispeten kısa süreyi daha çok sezgisel bir atmosfer betimleme amacıyla kullanıyor. Yine de temel bir izlekten bahsetmek gerekirse film, ıssız ve çorak bir arazide büyük bir yumurta taşıyan genç bir kızı merkeze alıyor denilebilir.

Bir sanat filmi seyrediyor olduğunuz hissi uyandıracak bu yapımda izleyicilerden neler olduğuna dair kendilerine ait bir yorum geliştirmeleri bekleniyor. Ancak bunu yapmak istemeyen yahut başaramayanlar için de filmin karanlık ve özgün atmosferine ayak uydurmanın hiç de zor olmayacağını söyleyebiliriz.

20. Nausicaä of the Valley of the Wind (1984)

Orijinal Adı: Kaze no Tani no Nauşika Türkçe Adı: Rüzgârlı Vadi

Bir “en iyiler” listesi hazırlarken Hayao Miyazaki’ye ait birkaç filmden söz etmemek mümkün değil. Nausicaä, Miyazaki’nin ilk filmlerinden biri olması ve ürettiği en mükemmel eser olmamasına rağmen filmografisindeki diğer filmlerinde gözlemlediğimiz kaliteyi hissedebildiğimiz bir yapım.

Fantastik/Macera türlerindeki film, oldukça güçlü bir çevreci temaya sahip ve dünyada yaşayan insanların son sığınaklarından birinin sakinlerinin yakınlardaki zehirli ormanın güçlerine karşı verdikleri yaşam mücadelesini anlatıyor.

Ele aldığı konularla insanı düşünmeye teşvik eden bu yapım, her Miyazaki filmi gibi seyircisine göze hitap eden sahneler sunmaktan geri kalmıyor.

19. The Tale of the Princess Kaguya (2013)

Orijinal Adı: Kaguya-hime no Monogatari Türkçe Adı: Prenses Kaguya Masalı

Isao Takahata, Studio Ghibli’de Hayao Miyazaki’nin yanında çalışmış yönetmenler arasında belki de en tanınmış olanıydı. 1980’lerde hayatına başlayan yapım şirketinin kurucu ortağıydı ve 2018’de 82 yaşındayken hayata veda etti. 2013’te yayınlanan The Tale of the Princess Kaguya (Prenses Kaguya Masalı) yönettiği son filmdi.

Studio Ghibli’nin en iyi filmlerinden biri olduğu kabul edilen The Tale of the Princess Kaguya, bir bambu sapının içinde bulunan genç bir kızı ve büyüdüğünde onu bekleyecek olan dramatik kaderin peri masalına benzer öyküsünü anlatıyor. Eşsiz bir görsel tarza ve etkileyici bir anlatıma sahip olan yapım, aynı türdeki filmler arasından sıyrılıp fark edilmeyi başarıyor.

18. Porco Rosso (1992)

Orijinal Adı: Kurenai no Buta Türkçe Adı: Kırmızı Kanatlar

Hayao Miyazaki nispeten daha ciddi fantastik macera filmleri ile bilinse de Porco Rosso’da iyi bir mizah anlayışına da sahip olduğunu görme fırsatı yakalıyoruz. 1992 yapımı bu macera dolu komedi filmi, savaş sonrası ödül avcılığı yapan ve bir domuz kafasına sahip olmakla lanetlenmiş İtalyan bir 1. Dünya Savaşı pilotunun yaşadıklarını anlatmaktadır.

Yani film basitçe uçan bir domuzun bu lanetle mücadelesini ve aynı zamanda rakip bir pilotla aralarındaki rekabeti konu alıyor. İlk bakışta saçma bir film olduğu izlenimi uyandırsa da Porco Rosso, başından sonuna dek eğlencenin sürdüğü ve izleyiciyi büyüleyen bir yapım olmayı başarıyor.

17. Ghost in the Shell (1995)

Orijinal Adı: Kokaku Kidotai

90’ların kültleşmiş anime filmlerinden Ghost in the Shell, Japon animasyon dünyasında efsanevi bir konuma ulaşmış durumda. Yapım, artık çok da uzak olmayan bir gelecekte, 2029 yılında geçiyor ve The Puppetmaster olarak bilinen kötü şöhret sahibi bir bilgisayar korsanının izini süren sibernetik açıdan geliştirilmiş bir polis ekibinin maceralarını konu ediniyor.

Film harika bir dünya ya sahip ve bilimkurgunun son yıllarda sahne almış en ikonik atmosferlerinden birini sunuyor. Matrix ve Blade Runner gibi filmlerin hayranları, insanlığa ve gelişen teknolojiyle olan ilişkisine dair zor sorular soran bu yapımı -diğer birçok harika bilimkurgu yapıtında olduğu gibi- kesinlikle gözden kaçırmamalısınız.

16. The Wind Rises (2013)

Orijinal Adı: Kaze tachinu Türkçe Adı: Rüzgar Yükseliyor

Hayao Miyazaki’nin hâlihazırda yayınlanmış son filmi koltuğundaki The Wind Rises (Rüzgâr Yükseliyor), aslında usta ismin yönettiği son yapım olacaktı. Ancak 2023’te yayınlanması planlanan How Do You Live? sayesinde hayranları Miyazaki tarafından yönetilmiş yeni bir film daha izleme fırsatı elde edecekler.

Havacılık mühendisi Jiro Horikoshi’nin hayatına dokunan ve özellikle de İkinci Dünya Savaşı’na odaklanan bu hikâyede hiçbir fantastik unsurun bulunmayışı göz önüne alındığında ayağının yere basıyor oluşuyla Miyazaki filmleri arasında kendine özgü bir yer ediniyor. Kesinlikle tüm bu unsurların eksikliği filme dair beklentinizi düşürmemeli çünkü Miyazaki’den bekleyeceğiniz harika hikâye anlatımına, görselliğe ve müziklere sahip bir yapım The Wind Rises. Bu da onu Miyazaki’nin zengin filmografisindeki harika eserlerden biri yapıyor.

15. Your Name (2016)

Orijinal Adı: Kimi No na Wa Türkçe Adı: Senin Adın

Your Name, 2010’lu yılların dili İngilizce olmayan en popüler filmlerinden biriydi (animasyon olmayan filmler bu kıyasa dahil hem de). Senin Adın olarak dilimize çevrilen yapım, hayatları gizemli bir biçimde birbiriyle karışan ve diğerinin yaşamını idare etmeye çalışırken bir yandan da neden böyle bir durumla karşı karşıya kaldıklarını çözmek için çabalayan iki gencin hikâyesini anlatıyor.

Çok işlenen temalardan vücut değiştirme klişesini hikâyesinin merkezine koyan Your Name bu durumun bir dezavantaj olmasına müsaade etmiyor. Alt türleri ustalıkla kullanan yapım, animasyon olmanın tüm nimetlerinden de yararlanarak karakterler arasındaki bağı harika bir biçimde görselleştirmeyi başarıyor. Your Name ilgi çekici, izlemesi kolay ve “slice of life”, romantik, fantastik türlerindeki animelerin başarılı bir sentezi olması sebeplerinden ötürü mutlaka şans vermeniz gereken filmler arasında yer alıyor.

---

ÇN: Animelerle tanışmamı sağlayan yapımdır kendisi aynı zamanda. Peşine de “Zankyou no Terror” izlemiştim. Ne günlerdi… Ayrıca yönetmenin Suzume no Tojimari adlı son filmi ülkemizde de (26 Mayıs 2023 tarihinde) vizyona girecek. Bu filmi beğenirseniz Makoto Shinkai’ın yeni filmini sinemada izlemeyi bile düşünebilirsiniz.

---

14. Perfect Blue (1997)

Orijinal Adı: Pafekuto Buru Türkçe Adı: Kusursuz Mavi

2010 yılında hayata gözlerini yummuş yetenekli yönetmen Satoshi Kon’un yönettiği ilk film olan Perfect Blue (Kusursuz Mavi), yoğun miktarda psikolojik drama/gerilim içeren hikâyeleri aktarmada animasyon yapımlarının da en az diğer türler kadar başarılı olabileceğinin bir kanıtı adeta. Perfect Blue aynı anda gerçeklikle bağını yitiren, saplantılı bir hayran tarafından izlenen ve kişisel korkuların pençesinde cebelleşen bir pop yıldızı/aktrisin başına gelenleri konu alıyor.

Her geçen dakika daha karanlık ve daha rahatsız edici bir hâl aldığı için filmi izlemek neredeyse boğucu bir deneyim sunuyor. Yine de bunu yapma şekli rahatsız edici olduğu kadar büyüleyici olmayı başarıyor ve olan bitene anlam verebilmek için birden fazla kez izlenmesi gereken filmin 81 dakikalık görece kısa süresi, tekrar izleme fikrinin yıldırıcı etkisini azaltıyor. Eğer psikolojik temalar ve gerilim barındıran yapımları seviyorsanız, Perfect Blue izleme listelerinize eklemeniz gereken bir yapım.

13. Howl’s Moving Castle (2004)

Orijinal Adı: Hauru no Ugoku Shiro Türkçe Adı: Yürüyen Şato

Miyazaki filmlerini kendi içinde sıralamaya kalkarsanız eğer, Howl’s Moving Castle hep üst sıralarda yer alacaktır. Nedeni oldukça basit: adıyla bile insanı büyülemeyi ve ilgisini çekmeyi başarıyor. Hareket eden bir şatonun acayip havasını solumak isteyen ve beklentisini buna göre ayarlayan izleyiciler -yapımın büyük kısmının şatoda geçtiği düşünülürse- kesinlikle tatmin olacaktır.

Yürüyen Şato, bir cadı tarafından lanetlenen ve laneti geri çevirmek adına tuhaf bir büyücü ve onun ayaklı kalesiyle takım olan genç bir kadının etrafında hayat buluyor. Howl’s Moving Castle buram buram Miyazaki kokmasına ve onun karakteristik dokunuşlarından birçoğunu barındırmasına rağmen bir şekilde kendine has olmasını da biliyor. Fantastik bir maceraya hayır diyemeyenlerdenseniz eğer, sizi bu tarafa alalım lütfen.

12. Redline (2009)

Orijinal Adı: Reddo rain

2009 yılında seyirciler olarak şaşırtıcı sayıda güzel bilimkurgu filmi ile tanışmıştık. Redline da tam bu filmler arasında yer alıyor. Gelecekte geçen yapımda galaksinin her köşesinden yarışçıların katılımıyla gezegenlerarası ölçekte gerçekleştirilen, hızın tavan yaptığı ve tehlikenin kol gezdiği araba yarışlarına ve bu yarışlar çevresinde yaşanan olaylara şahitlik ediyoruz.

Yapımda yer alan yarış sahneleri göz dolduran cinsten ve tüm animasyonların insan eliyle çizilerek hazırlandığını bilmek Redline’ın etkileyiciliğini bir üst noktaya taşıyor. Animesinin alabildiğine aksiyon sosuna bulanmış olmasından keyif alan izleyicilerin her ne yapıyor iseler bırakıp bu filme bir göz atması gerek.

11. Mind Game (2004)

Orijinal Adı: Maindo Gemu

Mind Game’i farklı yahut tuhaf olarak nitelendirmek oldukça yetersiz kalacaktır. Gençlik aşkından Yakuza’ya ve hatta dev bir balinanın içinde mahsur kalmaya varan ilginç temalar etrafında şekillenen, felsefi ama bir o kadar da absürt komedi ürünü hikâyesiyle Mind Game; 21. yüzyılın en acayip animasyon filmlerinden biri olsa gerek.

Bu türden bir filmin ne yapacağını tahmin etmek hiçbir anda mümkün değildir çünkü her sahnesi ayrı bir sürpriz içerir. Çok az film benzer bir macera sunuyor olsa da Mind Game’i izlemek bazı seyirciler için yorucu bir deneyim olabilir. Uzun lafın kısası, eşsizliği ve dördüncü duvarı yıkan mizah anlayışı hiç şüphesiz Mind Game’i kült anime filmlerinden biri yapmaya yeter de artar.

10. My Neighbor Totoro (1988)

Orijinal Adı: Tonari no Totoro Türkçe Adı: Komşum Totoro

Hayao Miyazaki’nin kısa ve tatlı bir filmi olan My Neighbor Totoro’nun muhtemelen fazla bir tanıtıma ihtiyacı yok. Tüm zamanların en ikonik ve sevilen anime filmlerinden biri olan Komşum Totoro; babalarıyla birlikte kırsal bölgeye taşınan ve sonrasında yakınlardaki bir ormanda çeşitli büyülü ruhlarla tanışan iki kız kardeşin sade, sade olduğu kadar da şirin hikâyesini anlatıyor.

Filmi izlerken siz de, kendisine hayran bırakan fantastik manzara ve yaratıklar için “bunlar ancak Miyazaki’nin zihninin ürünü olabilirdi” diyeceksiniz. Diyebiliriz ki, birilerinin animenin önemini (değerini) anlamasını sağlamak için bir film izletecek olsanız, My Neighbor Totoro iyi bir aday olurdu. Hata bulmanın ve beğenmemenin zor olduğu bir film, tam da bu nedenle bir klasik olarak anılmayı sonuna kadar hak ediyor.

9. The Night is Short, Walk on Girl (2017)

Orijinal Adı: Yoru wa Mijikashi Aruke yo Otome

Listemizdeki bir diğer film Mind Game’in de yönetmeni olan Masaaki Yuasa’dan daha hafif düzeyde de olsa yine tuhaflıklar barındıran bir komedi yapımı olan The Night is Short, Walk on Girl, yönetmenin benzersiz hayal dünyasına girmek isteyenler için iyi bir başlangıç olacaktır.

Hikâyesi kağıt üzerinde basit görünse de çılgın bir tarza sahip göz kamaştıran bir filmden bahsediyoruz. Yapımda basitçe, kendisini bir türlü fark etmeyen bir kıza aşık genç adam ve Kyoto’da içki içmeye çıktıkları bir gece kendilerini içinde buldukları çılgın maceralar işleniyor. Yüksek temposu ve adeta duyulara savaş açan tarzı, The Night is Short, Walk on Girl’ün son derece eğlenceli bir film olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

8. Neon Genesis Evangelion: The End of Evangelion (1997)

Orijinal Adı: Shin Seiki Evangerion Gekijo-ban: Ea/Magokoro o, Kimi ni

Korku filmi olmayan yapımlar arasında en korkunç atmosfere sahip olanlardan biri The End of Evangelion. 97 yapımı bu film, 90’ların ikonik anime dizisi Neon Genesis Evangelion için dramatik ve kasvetli bir alternatif son olma görevini üstleniyor. Yapımda ana serinin başrollerini, bildikleri manada dünyanın sonunu getirebilecek dehşetli bir kıyamet tehlikesine karşı mücadele ederken izliyoruz.

End of Evangelion, “dünyanın sonu geldi!” tarzı bir hikâye sunmakla yetinmeyip karakterlerinin karanlık düşünce dünyasını da irdeleyen psikolojik bir yapım olmayı başarıyor. Neşeli bir film olmaktan oldukça uzak ancak kâbusa benzer görüntüleri unutulmaz müziklerle muazzam bir işçilikle harmanlayan bu büyüleyici hikâyeyi mutlaka deneyimlemelisiniz.

7. Millennium Actress (2001)

Orijinal Adı: Sennen Joyu

Listemizde iki filmi daha bulunan Satoshi Kon’un bu eseri çoğu zaman gözden kaçan bir yapım. Perfect Blue’da olduğu gibi bu filmde de başrolümüz bir aktris ancak Millenium Actress, Perfect Blue’ya kıyasla çok daha yumuşak bir film. Bu yapımda Satoshi, geriye dönüş tekniğini ve kırık dökük anılardan oluşan sekansları ustalıklı bir biçimde kullanarak tekniğini konuşturuyor ve bizlere benzersiz bir karakter draması izletiyor.

Bazı diğer yapımlarda olduğu gibi muhatabını bunaltmayan filmimiz, bunun yerine seyircisini yavaş yavaş içine çekiyor ve etkileyici güzellikte bir deneyimle ödüllendiriyor. Elbette gerçekliğin sınırlarını zorlayan animasyonlar barındırıyor ancak hikâyesi oldukça samimi hissettiren ve ayakları yere basan türden, bu da Millennium Actress’i özel bir film yapıyor.

6. Castle in the Sky (1986)

Orijinal Adı: Tenku no Shiro Rapyuta Türkçe Adı: Gökteki Kale

Castle in the Sky, Miyazaki’nin en iyiler arasında kendine üst sıralardan yer edinen filmlerinden bir diğeri. Genç bir oğlanla kızın uçan bir kale (Howl’un kalesiyle karıştırmayın sakın; o uçmuyor, yürüyordu) bulmaya çalıştığı bu sevecen filmde yönetmenin neredeyse hatasız bir iş çıkardığını söyleyebiliriz.

Bunu yaparken aynı zamanda korsanlar ve çeşitli başka sorunlarla mücadele ediyorlar, bu da Castle in the Sky’ın eğlenceli ve akıcı bir film olmasını sağlıyor. Son derece iyi işlenmiş basit bir macera anlattığı ve geldiğimiz noktada 30 yılı devirmiş bir yapım olduğu düşünüldüğünde, oldukça iyi yaşlanmış bir film sizleri bekliyor.

5. Paprika (2006)

Orijinal Adı: Papurika

Perfect Blue ve Millenium Actress her ne kadar son derece başarılı filmler olsalar da Satoshi Kon’un listemizdeki son filmi olan Paprika, usta ismin tartışmasız en görkemli eseri. Harika müzikleri (o müzikleri besteleyen Susumu Hirasawa’yı anmadan geçmeyelim) mest eden animasyonlarla bir araya getiren Paprika’yı seyrederken, terapistlerin hastaların rüyalarını keşfetmesini mümkün kılan bir makinenin çalınması ve geri alınması etrafında meydana gelen olaylar aklınızı başınızdan alacak.

Film, bu yaratıcı fikri potansiyeline yaraşan bir biçimde ele alıyor ve bunun sonucunda gelmiş geçmiş en etkileyici görselliğe sahip animasyon yapımlarından biri olarak tarihe geçmeyi hak ediyor. Aynı anda vahşi, ürpertici, komik, duygusal ve coşkulu olmayı başaran yapım; asla frene basmayan bir başyapıt. Paprika, şimdiden modern anime klasikleri arasında anılıyor ve görünen o ki gelecekte de adından söz ettirmeye devam edecek.

---

ÇN: Muazzam bir hayal gücüne sahip olan isme dair daha fazlasını öğrenmek isterseniz, Kayıp Rıhtım’da gönüllü bir grup olarak Satoshi Kon’un ölümünden önce yazdığı veda mektubunu dilimize çevirdiğimiz ve Satoshi’nin hayatı ve eserleri hakkında yaptığımız araştırmayı paylaştığımız içeriğe göz atabilirsiniz.

---

4. Princess Mononoke (1997)

Orijinal Adı: Mononoke-hime Türkçe Adı: Prenses Mononoke

Princess Mononoke, Hayao Miyazaki’nin en bariz çevreci mesaja sahip filmi olarak nitelenebilir. Bir lanete çare arayan genç bir adamı takip eden hikâyemiz, onu sanayileşmiş bir köyle çevredeki doğal güçler arasında yaşanan, ve San adındaki gizemli genç bir kadının müdahil olduğu, bir savaşla karşı karşıya getiriyor.

Beklenilenin aksine daha üst yaş gruplarına hitap eden ve şiddet içeren fantastik bir yapım olan Princess Mononoke, sadece animeler değil tüm sinema yapımları arasında bir klasik olarak anılmayı hak ediyor. Bunun yanında insanlığa ve dünyayla ilişkisine dair söyledikleri düşünüldüğünde, filmin çıktığı günden bu yana hiç yaşlanmayan bir yapım olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.

3. Akira (1988)

İkonik bir distopya atmosferi yaratmış aksiyon dolu bir anime filmi olan Akira, aynı zamanda Japonya’nın en ünlü yapımları arasında yer alıyor. Filmin ele aldığı olaylar fütüristik bir şehir olan Neo-Tokyo’da geçiyor ve bir motorcu çetesinin, şehrin yıkımıyla sonuçlanması mümkün gizemli mi gizemli bir askeri deneye karışmasıyla başlıyor.

Etkisi, ne Japon işi ne de animasyon yapımı olan filmlerin bile kendisine atıf yaptığı boyutlara ulaştı. Karşınızdaki eser, türe aşina olan herkes için vazgeçilmez bir yapım. Nasıl da övüldüğüne şahit olup izleyeceğiniz ve neden bu kadar çok beğenildiğini görüp bu kadar beğeniliyor oluşuna sonuna kadar hak vereceğiniz bir film Akira.

2. Grave of the Fireflies (1988)

Orijinal Adı: Hotaru no Haka Türkçe Adı: Ateşböceklerinin Mezarı

Hem yönetmeni Isao Takahata’nın hem de animasyon dünyasının en bilindik yapımlarından biri Grave of the Fireflies. Film, 2. Dünya Savaşı esnasında gerçekleşen bir bombardıman sonucu annelerini kaybeden ve artık tanıdıkları hâliyle hiçbir alakası kalmamış bir dünyada yalnız başlarına yaşam mücadelesi vermeye mecbur kalan iki kardeşin başından geçenleri konu alıyor.

Her savaş karşıtı yapım gibi yürek burkan film, çocukları merkeze alıyor ve savaşın hayatları nasıl yok ettiğini gözler önüne sererken savaşın sivil kayıplara yol açmasını çok sert bir şekilde eleştiriyor. Ele aldığı konu itibarıyla yürekler acısı bir tablo sunuyor olsa da savaş dünyamızın bir gerçeği olduğu sürece önemini yitirmeyecek bir şaheser.

1. Spirited Away (2001)

Orijinal Adı: Sen to Chihiro no Kamikakushi Türkçe Adı: Ruhların Kaçışı

Tüm zamanların en iyi animelerinden biri, hatta çoğu kimse için en iyisi… Gösterime girdiği yıl sadece Japonya’da değil tüm dünyada harika bir çıkış yakalayan ve Oscar da kazanan Spirited Away, Hayao Miyazaki’nin en ünlü eseri ve muhtemelen gelmiş geçmiş en popüler anime filmi olma unvanının da sahibi.

Bu yapımın dünya çapında sayısız insanın Japon yapımlarına ilgi duymasını sağladığı gerçeğini bir kenara bıraksak dahi; her bir karesinden yaratıcı imgelerin adeta fışkırdığı, fevkalade iyi söylenmiş bir anlatı olması sayesinde önemi bir gram olsun eksilmeyecek bir film. Birçok insanın “anime” sözcüğünü duyduğunda aklına gelen ilk şey olan Spirited Away, çıktığı günden bu yana Japon animasyonlarını olabilecek en iyi şekilde temsil etmeyi sürdürüyor.

Bu listede tarihteki en iyi anime filmleri üzerine bir seçki ile karşınıza çıktık. Daha fazlasına mı ihtiyacınız var? O zaman aşağıdaki anime önerileri listelerimize göz atabilirsiniz:

• Seinen Türünde Gözden Kaçırmamanız Gereken En İyi 30 Anime
• Bilimkurgu Temalı Aklınızı Başınızdan Alacak 20 Anime Önerisi
• 90’lı Yılların Zamana Meydan Okuyan 10 İkonik Animesi
• Aksiyon Sahneleriyle Tatmin Edecek 20 Anime Önerisi
• Hayattan Kesitler Sunan 10 Anime Önerisi

---

En iyi anime filmleri listesinde mutlaka olması gerektiğini düşündüğünüz başka hangi yapımlar var? Öneri ve yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, anime dünyasından yeni içeriklere anında ulaşmak için bizi için bizi Google News’ten takip edebilirsiniz.

Kaynak: Collider