Iyashikei Türü 10 Slice of Life Animesi

Iyashikei kelimesini daha önce duymuş muydunuz? Duymasanız bile bu türde animeler izlemiş olabilirsiniz. İngilizce ifadesiyle “healing-type” olarak geçen izleyeni sakinleştiren ve iyileştiren animelerdir. Bu tür animelerde genel bir amaç yoktur. Konu bütünlüğü olmadığı için bölümler arasında güçlü bir bağlantı da yoktur.

Iyashikei animelerinin aslında üç temel özelliği vardır.

1. Günlük hayatı basit bir şekilde anlatırlar. Yani slice of life türü animelerdir. Romantizm ve gizem ya yoktur ya da yok denecek kadar azdır.
2. Sakin yapısıyla izleyeni rahatlatma, iyileştirme, ruhunu ferahlatma veya mutlu etme özelliğine sahiptir.
3. Animenin geçtiği dünyada mutluluk ve neşe havası hakimdir. Kötü olaylar veya kötü karakterler yoktur. Olsa bile kısa süreli olur. Adeta bir ütopya gibi.

İşte Iyashikei Türü 10 Slice of Life Anime Önerisi

10. Flying Witch

Hiç Harry Potter’ın anime versiyonunu izlemek istediniz mi? Ancak Voldemort ve ölüm yiyenler olmadan? Öyleyse, eğitim gören genç bir cadı hakkında bir anime olan Flying Witch sizin için olabilir. Makoto Kowata sıradan bir liseye gitmesine rağmen, onu çevreleyen sihir, sıradanlığı telafi eder.

Animenin çoğu neşeli ve rahatlatıcı ama aynı zamanda hazır değilseniz ürkütücü olarak çıkabilecek çığlık atan mandrake gibi şeyler de var. Şaka bir yana Harry Potter’da olduğu gibi detaylı büyüler olmasa da güzel bir sihir animesi.

9. So Ra No Wo To

Gelecekte geçen bu animede, uzun süren savaşlar sonrası bir dönem anlatılır. Savaş sırasında trompet sesi duyup buna hayran kalan Kanata Sorami adında başkarakterimiz, orduya girip trompet çalmak ister. 15 yaşına geldiğinde kendini sadece bayan elemanlardan oluşan, küçük bir birliğin içinde bulur.

Bu anime ilk başta türü sebebiyle ilgimi çekmişti. Çünkü hem askeri hem müzik hem de slice of life türünde bir anime olduğu halde türlerde aksiyon yoktu. Dedim acaba nasıl bir anime? Konusunu görünce biraz anladım. Savaş sonrası anlatıldığı için gayet sakin bir anime. Küçük bir kasabada eski bir kalede konumlanmış küçük bir birliğin günlük hayatını anlatıyor. Ama bölümler ilerlerken, karakterleri de tanıdıkça başka olaylar ve maceralar da görüyoruz. Ayrıca güzel bir final yapıyor.

8. Shinryaku! Ika Musume

Bu anime tam bir yaz animesi. Başrolde sevimli mi sevimli mavi saçlı Ika Musume var. Ika Musume, insanlığı cezalandırmak ve ele geçirmek için denizden karaya ayak basan tatlı mı tatlı bir istilacıdır. İnsanoğlunun yıllardır denizleri kirletmesi ve bilinçsizce kullanmasının önüne geçmek isteyen Ika Musume bu amaçla denize en yakın bir plaj lokantasını ele geçirip üs olarak kullanmaya teşebbüs eder. Ama işler düşündüğü kadar basit değildir. Bunu çok geçmeden fark edecektir.

7. Non Non Biyori

Gelin şehirden göç edelim. El değmemiş doğa güzellikleri bulunan, dışarı çıkınca hemen hemen kimsenin olmadığı, bir tane bile kafenin olmadığı, alışveriş yapacak yerlerin çok kısıtlı olduğu köye gidelim. 5. sınıf öğrencisi Hotaru, Tokyo’dan böyle bir köye taşınıyor. Yeni okuluna alışması lazım. Ama okul da hani okul işte. Toplam 5 öğrencisi var. Hepsi de aynı sınıfta üstelik. Hotaru tüm değişiklere uyum sağlamaya çalışırken hayatındaki pek çok ilki de burada yaşar.

6. Kino no Tabi

Kino ve konuşan motosikleti Hermes dünyayı dolaşmakta, ziyaret ettikleri her ülkede sadece üç gün kalmaktadırlar. Her gittikleri yerde farklı kültürler ve mekanları keşfeden bu ikili, ara sıra birkaç küçük macera da yaşamaktadır. Aynı zamanda gittikleri yerlerde kimi zaman mutluluklara ortak olurken, kimi zaman üzüntüleri paylaşmakta kimi zaman da savaşlara, insan doğasının farklılıklarına, görüş ayrılıklarına da şahit olmaktadır. Kino’nun bilgelik ve güzelliklerle dolu bu seyahatini izleyin derim. Bu arada anime 2003 ve 2017 yıllarında iki farklı şekilde çekilmiş. Farklı olsalar da bence ikisi de güzel.

5. Barakamon

Geldik samimiyetiyle pek çok kişinin sevdiği Barakamon’a. Böyle samimi animeler çok iyi oluyor. İnsan o atmosferi hiç bırakmak istemiyor. Handa Seishu 23 yaşında ve aşırı rekabetçi bir kaligrafi sanatçısıdır. Bir gün sanat sergisinde patronunun ödül almış olduğu eserine acımasız ağır eleştirilerine dayanamaz ve büyük bir öfke patlamasıyla yumruk atar. Daha sonra kendini adaya sürgün edilmiş bulan Handa’nın adaya alışmasını izleriz. Handa şehir dışına hiç çıkmamıştır ve böyle sakin bir yer ona değişik gelmektedir. Evi de çoktan çocukların oyun alanına dönmüştür. Bu şartlar altında Handa Kaligrafi sanatına yoğunlaşabilecek midir?

4. Himouto! Umaru-chan (My Two-Faced Little Sister)

İtiraz seslerini duyar gibiyim. Himouto! Umaru-chan mı? Yok artık! Bu animeler arasında Umaru ne arıyor diyebilirsiniz. Yukarıda söylemiştim, hatırlayalım. Neydi iyashikei? İyileştiren, slice of life türü ve ütopya ortamında geçen animeler değil mi? Bundan daha iyi ütopya mı olur? Öyleyse biraz da konusundan bahsedeyim. Umaru; abisiyle beraber yaşayan 16 yaşında, derslerinde birinci, popüler ve güzel bir genç kızdır. Okuldaki izlenimi bir yana, eve geldiği zaman dönüşüm başlar ve oyun bağımlısı bir Umaru karşımıza çıkar. Ev işlerine hiçbir zaman yardım etmeyen, sürekli oyun oynayan, abur cubur yiyen ve televizyon izleyen Umaru, abisini de deli eder. Tüm bunlara rağmen abisi ondan asla nefret etmez ve onu çok sever. Komedisiyle, chibi tarzı çizimleriyle Umaru’yu izlerken çok eğleneceksiniz.

Not: Animeden önce yanınıza abur cubur almayı unutmayın.

3. Yuru Camp

Yuru Camp adından da anlaşıldığı üzere tam bir kamp animesi. Şöyle manzarası güzel bir yerde güzel bir kamp ateşi eşliğinde kafa dinlemekten daha güzel ne olabilir?

Yalnız kurt olmayı seven Rin, Fuji Dağı’nın nefes kesen göl manzarasına sahip yerinde tek başına kamp yapmayı çok sever. Nadeshiko ise yeni taşınmıştır ve Fuji Dağı’nı görmek için bisikletiyle uzun bir yol gider. Kader bui iki kişiyi bir araya getirince artık Nadeshiko da bir kampçı olmuştur. Artık o da kamp gezileri yapacak, kamp sırasında ramen yemenin zevkini ve manzaranın tadını alacaktır.

2. Aria: the Animation

Bol güneş ışığı ve deniz görebileceğiniz, müzikleriyle de insana huzur veren mükemmel bir anime bu. Aria The Animation bizi 2301 yılına götürüyor. Dünya artık neredeyse yaşanmaz zehirli bir gezegen haline gelmiştir. Bu nedenle bazı insanlar Mars’a taşınmıştır. Yıllar sonra artık Aqua olarak bilinen Mars’ta, Dünya’da Venedik olarak bilinen kentin bir kopyası doğmuştur: Neo Venezia. Bu şehir, insanların gondolla gezdiği ve Undine denilen profesyonel gondolcular tarafından rehberlik edildikleri bir turist merkezi haline gelmiştir.

1. K-On!

Geldik listemizin ilk sırasına. Böyle mükemmel bir anime yok. Gerçekten yok. Hani anlatılmaz izlenir derler ya ben yine de deneyeyim.

K-On! enerjisi yüksek, izleyeni her anlamda mutlu eden, sevgi dolu bir müzik ve okul animesi. Birkaç bölüm izledikten sonra karakterlere bağlanıyorsunuz ve onları bir daha bırakmak istemiyorsunuz. Kısaca konusundan bahsedeyim. Liseye yeni geçen Yui artık hayatında güzel bir şeyler yapmak istemektedir. İlk iş olarak iyi bir kulübe girmek ister.

Öte yandan asıl konu K-On dediğimiz “Hafif Müzik Kulübü”nün kuruluşu ile başlıyor. Kulübün eski üyeleri mezun olduğu için yeni üyeler gerekiyor. Ritsu ve Mio ilk üyeler olurken, en az 4 üye gerektiği için stres yapıyorlar. 3. ve 4. üyeler kimler olacak? Yui’nin yolu nasıl olup da Hafif Müzik Kulübüne düşecek? Lise hayatı, dersler, arkadaşlıklar ve elbette mükemmel müziklerle anime devam ediyor.

Bonus Öneri

Natsume Yuujinchou (Natsume’s Book of Friends)

Belki de iyashikei deyince çoğu kişinin aklına bu anime geldi. Bu listeyi yapan biri olarak sakin türdeki animeleri severim. Fakat bu anime beni de aşıyor. Çok fazla sakin. Belki de bu nedenle bazı listelerde birinci sırada geçebilir. Öyleyse konusuna geçelim.

Bazı anime severlerin çok iyi bildiği yokai adını verdiğimiz çeşitli canavar ruhların olduğu bir dünyadayız. Natsume’ye vefat eden büyükannesinden bir kitap miras kalır. Bu kitap büyükanne Reiko tarafından yokaileri hapsetmek için kullanılmıştır. Ama ne yazık ki bizim Natsume farklı düşünür. Bütün bu yokaileri serbest bırakır. Eh bazıları dost canlısı hayalet Casper gibi olabilir ama intikam peşinde olanlar da olacaktır elbette. Fakat tüm bunlara rağmen Natsume hepsine yardım etmek istemektedir.

Animede birçok hikâye var. Bazıları bizi zaman zaman hüzünlendirse de, kalbimizde birçok yara açsa da bu anime her zaman o yaraları kapatmayı iyi biliyor. Eğer Natsume’yi sevdiyseniz yine yokai içeren Mushishi animesini de tavsiye ederim.

Bu animeler bana yetmez diyorsanız hayattan kesitler sunan 10 slice of life anime öneri listemize de bakmanızı tavsiye ederim.

Bu animelerden hangilerini izleme fırsatı buldunuz? İzleme listenize aldıklarınız hangileri oldu? Sizin bu isteye eklemek istediğiniz animeler var mı? Kayıp Rıhtım Forum’da yorumlarınızı bizimle paylaşabilirsiniz.