Büyük mimarlar, büyük yazarlara benzer. Dünyada akla gelebilecek her şeyi en ince ayrıntısına kadar gözlemleme ve bunlar arasında değişik bağlantılar kurma becerileri, onları güzel hikâye anlatıcıları haline dönüştürür. Buna düşünme, tasarım ve inşa süreçlerinde başlarından geçen olaylar da eklendiğinde bu hikâyeler, oldukça ilginç bir hal alır. Mimari işte bu yüzden önemlidir.
Mimarların eşsiz bağlantı kurma becerileri, mekân tasarımı sürecinde bir araya gelir. Kitaplar, mimarların sahip olduğu bu yaratıcı durumu, ilgilenenlere aktarmak için harika bir yoldur. İnsanları, mimarinin ne olabileceği ve bu durumdan neler beklemek gerektiği hakkında hayal kurmaya davet eder. Bu minik hayal, tasarımın başlangıcını oluşturur.
Listemizdeki bu eserlerden her biri mimari bir kaynak olmamakla birlikte, bu dünyaya kapı açabilecek büyük dokunuşlara sahip.
1. Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı Değerlerinin Sorgulanması – Robert M. Pirsig
Ülkemizde Ayrıntı Yayınları’ndan çıkan kitap, bir baba ve oğlunun Kuzey Amerika’da motosikletle çıktıkları felsefi bir macerayı konu edinmekle birlikte, mimarların sürekli bir arayış halinde oldukları “nitelik” kavramını da ele alıyor. Yazara göre nitelik, özne ve nesne için, diğer bir deyişle tasarımcı ve tasarım için bir gerekliliktir ve sahtesi mümkün değildir.
Bu kitabı okuduktan sonra niteliğin ne olabileceği ve mimari tasarım sayesinde hayat üzerine etkisini düşünmeden edemeyeceğinize eminim.
2. Küçük Şeylerin Tanrısı – Arundhati Roy
Adından da anlaşılacağı üzere kitap, hayattaki küçük şeylerin önemine ve bunların büyük şeylerle bağlantısını okuyucuya aktarmakta. Kendisi de Delhi’deki Mimarlık ve Tasarım Okulu’ndan mezun olan yazar, sanırım biraz da eğitiminin getirisiyle, kitabında yapı ve mekân konusundaki kararlarına da yer veriyor.
Mimari tasarımda da küçük bir dokunuşun, kendinden sonra çok daha büyük bir şeyi tetikleyebileceğini düşünürüz. Bu katmansal sürecin gerçek hayata yansımasını okumak isterseniz, Can Yayınları’nı bir ziyaret etmenizde fayda var.
3. Küçük Prens – Antoine de Saint- Exupéry
Çocukların yetişkinlerden farklı bir hayal kurma becerisinin olduğu bir gerçek. Sanırım büyüme telaşında olan bizler, maalesef ki zamanla bu beceriyi unutuyoruz. Geri kalan yetişkinlerle benzer düşünmeye başlıyoruz ve onlar tarafından kabul görülmek, bizi mutlu ediyor.
Kitapta, tasarım sürecinde de her zaman bir savaş halinde olduğumuz “farklı düşünmek” kavramının önemi hatırlatılıyor ve daha da önemlisi bu durum teşvik ediliyor.
Can Çocuk Yayınları’ndan çıkan kitap Tomris Uyar ve Cemal Süreya’nın çevirisiyle bizlerle buluşuyor.
4. Austerlitz – W. G. Sebald
Nazi Dönemi’ni olanca acısıyla anlatan kitap, hafıza, yer ve kimlik tanımlarını içermekle birlikte, bu tanımları mimari mekân görselleri ve planlarıyla bizlere aktarmaya çalışıyor.
Yine Can Yayınları’ndan aynı adla çıkan Austerlitz’in en ilgi çekici yanının, mimarlık tarihinin kişisel bir hikâyeyle anlatılması olduğunu söyleyebilirim.
5. Hayatın Kaynağı – Ayn Rand
Mimar Howard Roark karakterinin etrafında gelişen olaylar, okuyucuyu mimarlık pratiğinin dürüstlüğü hakkında düşünmeye itiyor.
Bizlere, aynı romanın kahramanına olduğu gibi, tarih, otorite ve gelenekleri sorgulatan kitap, Plato Film Yayınları’ndan Belkıs Çorakçı Dişbudak çevirisiyle sunulmuş durumda.
6. İngiliz Hasta – Michael Ondaatje
Yer, zaman, tarih ve kültür katmanlarından oluşan bu kitap, kimliği ve geçmişi olmayan bir adamı anlatıyor. Karakterimiz, bu eksikliklerini, mimari mekânın hatırlattığı hafıza aracılığıyla tamamlamaya çalışıyor. Bizlere sorulan soruysa şu, form için tarih ve zamanı nasıl kullanırız?
Alfa Yayınları’nın okuyucularla buluşturduğu kitap aynı zamanda 1996 yapımı olan ve başrollerini Ralph Fiennes ile Kristin Scott Thomas’ın paylaştığı, Oscar ödüllü bir film!
7. Alef – Jorge Luis Borges
Bu eserle yazar, mekân ve mimarinin ne olabileceğiyle ilgili sınırları zorlamakta. Sonsuz veya değişen bir mekân deneyimi yaratmanın mümkün olup olmadığını bize sorgulatan Alef, zaman ve kimlik üzerine kurulu bir kitap.
İletişim Yayınları’ndan Tomris Uyar çevirisiyle çıkan kitap, hayal ve gerçek gibi zıt kavramlar arasında gidip geliyor.
Peki siz bu kitaplardan hangilerini okudunuz? Sizin de önerileriniz var mı?
Görüşlerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da bizlerle paylaşmayı lütfen unutmayın!
* Gizemli Bir Hayal Gücünün Ürünü: Steampunk Mimarisi
Kaynak: Arch Daily
Forum üzerinden yorum yapıp sohbete katılmak için tıkla!