Mümin Can
Bildiğiniz gibi George R.R. Martin tarafından kaleme alınan epik fantastik roman serisi Buz ve Ateşin Şarkısı, 2011 yılında Game of Thrones ismiyle televizyona uyarlandı. Dizi yayınlandığı ilk günden bu yana dünya üzerinde en çok izlenen yapımlardan birisi oldu. 8. sezonuyla son bulacak dizinin 7. sezonu ise geçtiğimiz günlerde ekranlara veda etti ancak arkasında da birçok tartışma bıraktı. Reyting rekorlarını altüst eden dizinin gidişatından memnun olmayan birçok izleyici var; aşırı popüler hale gelen yapımın daha çok seyirci çekmek adına yaptığı hamlelerle kaliteyi düşürdüğünü düşünüyorlar. Ayrıca George R.R. Martin’in artık senaryo ekibi içerisinde olmamasının da diziyi kötü etkilediğini söyleyenlere rastlamak mümkün.
Dizinin her bölümü ortalama 30 milyon seyirciye ulaşıyor. Ancak yazarın menajerinden alınan bilgiye göre bu izleyiciler arasında George R.R. Martin bulunmuyor. Martin yazma ve gezme işlerinden dolayı izlemeye vakit bulamadığını iddia ediyor.
George R.R. Martin geçtiğimiz günlerde tüm bu meseleler hakkında Metro ile bir röportaj gerçekleştirdi. Biz de yazarın verdiği demeçleri sizler için çevirdik.
George R.R. Martin ile Game of Thrones Röportajı
Martin’in hayranlarından en çok duyduğu şey, “Yeni kitap Kış Rüzgarları ne zaman çıkacak?” sorusu. Bu kitabın hazırlıkları altı yıldır devam ediyor. Bu süre boyunca Game of Thrones dizisi kitaptaki olayların önüne geçti bile. Ancak Martin hâlâ kesin bir tarih veremiyor.
Kitap serisi ve dizi farklı yollardan ilerliyor,” diyor yazar. “Televizyon ekranında karakterler sağlı sollu öldürüldü. Yirmi tanesi çoktan hayatını kaybetmiş durumda ki bunlar benim kendi serimde hala canlı olan ve yeni kitabımda görünecek karakterler.”
En son söylentilere göre “Kış Rüzgarları” kitabı gelecek yıl tamamlanacak. Ancak Martin’in kesin bir tarih verme konusunda acelesi yok.
“Yıllar geçtikçe daha yavaş yazmaya başladığım falan yok,” diye durumu açıklıyor Amerikalı yazar. “Birinci kitap için altı yıl, ikincisi için ise dört yıl çalışmıştım. Her sene roman çıkaran fantazya yazarları öyle hacimli kitaplar ortaya koymuyorlar. Onlar benimkiler gibi 1500 sayfalık değil de örneğin 500 sayfa oluyor. Üstelik ben genç bir yazar da değilim. Yaşlanmak coşkuyu arttırmıyor.”
Sade Bahçıvan
Martin yazarları iki gruba ayırıyor: Yazmadan önce her detayı düşünerek kendi dünyalarını yaratan mimarlar ve doğaçlamanın gücüne inanan bahçıvanlar. Kendisini ikinci grubun içerisinde görüyor.
“Bu yaklaşımın tabii ki bazı riskleri var,” diyor. “Birkaç kez kurgu beni hiçbir yol bulamadığım çıkmaz sokaklara götürdü. Geriye dönüp her şeyi yeniden yazmak zorunda kaldım.”
Siyaset Yok
George Martin okuyucularının Taht Oyunları’nı günümüz gerçekliğiyle ilişkilendirmemesini istiyor ve arada bir bağlantı bulunmadığının altını çiziyor. “Yedi krallık ortak bir düşmana, Ak Gezenler’e karşı birleşmeye çalışıyor. Ancak burada bir alegori söz konusu değil. Gerçek dünya hakkında yazmak isteseydim eğer öyle yapardım.”
Neden Taht Oyunları?
Martin, Taht Oyunları’nın popülaritesinin kurgusundan kaynaklanmadığını belirtiyor.
“Epik fantazi Tolkien’in Yüzüklerin Efendisi’ni yazmasıyla başladı. Onun ardından çok popüler kitap serileri geldi. Mesela Robert Jordan ve Terry Brooks’un eserleri gibi. Ancak bunlar daha çok gençlik kitapları olarak kaldılar. Televizyona uyarlansalar bile ortaya çocuklar için büyü ve ejderhalar tadında hikayeler çıktı. HBO, Taht Oyunları’nı uyarlayarak tüm bu düzeni altüst etti. Şimdi masada karmaşık bir kurgu, cinsellik ve şiddet var.”
Bu nedenlerle yazar Taht Oyunları’nın tüm başarısına karşın türün diğer eserlerinin uyarlamalarından ayrıştığını düşünüyor.
Martin Hayranların Fikirleriyle Hareket Etmiyor
Amerikalı romancı hayranlarıyla işi hakkında sohbet etmeyi seviyor. Ama hiçbir zaman onların önerilerini yazacağı eserlerde kullanmıyor.
“Zaten kendime ait yeterince fikrim var,” diyor gülerek. “Hayran teorileri bazen çok grotesk, bazen de oldukça iyi düşünülmüş oluyor. Ancak her halükarda benim işime bir etkileri yok. Tutup da okuyucunun versiyonuna, ‘Evet bunu yapmayı düşünüyorum,’ demem. Yine de hayranlarla buluşmayı seviyorum.”
Taht Oyunları Film Olabilirdi
Peter Jackson tarafından yönetilen Yüzüklerin Efendisi filmlerinin başarısının ardından Buz ve Ateşin Şarkısı Serisi de Hollywood stüdyolarının ilgisini üzerine çekmişti.
“Bana muhtemel bir uyarlama için gelmişlerdi,” diyor George Martin. “Ama o zaman mesele tamamen sinemayla alakalıydı. Bir ya da belki üç film olabilirdi.”
Martin Kendisini Hangi Karakterle Özdeşleştiriyor
Martin röportaj boyunca hikayesine en yakın hissettiği karakterin Lannister hanesinden cüce Tyrion Lannister olduğunu ısrarla tekrarlıyor ancak yine de bir itirafta bulunuyor:
“Ama aslına bakacak olursanız Samwell Tarly’ye daha çok benziyorum.”
68 yaşındaki yazar eskiden senarist kadrosunda bulunduğu dizinin yeni bölümlerini artık izleyemediğini de belirtmiş. Dizi, kitapları geçtiğinden beri Kış Rüzgârları ve aynı evrende geçen diğer kitaplar üzerinde çalışan Martin, yazmaktan ve turlara katılmaktan dizinin yedinci sezonunu seyretmeye fırsat bulamadığını dile getirmiş.
