in ,

Yerel Söylencelerin Peşinde: Osmanlı Vampirleri

Salim Fikret Kırgi’nin yazdığı “Osmanlı Vampirleri-Söylenceler, Etkiler, Tepkiler”i sizler için inceledik.

osmanli vampirleri inceleme
- Reklam -
- Reklam -

Çeşitli mecralarda korku öyküleri yazmaya başladığımdan beridir –çok yoğun olmamakla birlikte- sık sık karşılaştığım yorum: “Peki bunlar bizim kültürümüzde var mı?” olmuştur. Bizim kültürümüzde olması garip karşılanan şey Osmanlı döneminde Balkan coğrafyasında geçen öykülerimde biteviye kullandığım “hortlaklar” yani “vampirler”, bu sorunun da tesiriyle sürekli el altında birkaç makale ve metin alıntısı bulundurduğum, sık sık tetkik ettiğim bir sahaydı. Şimdilerde bu soruyla yine karşılaşıyorsam da konuya ilişkin çalışmaların sayısı arttığından, hatta “Efsane”den (2002) seneler sonra yakın zamanda “Yaşamayanlar” adıyla bir vampir dizisi de yayınlanacakken, Devlet-i Aliyye’nin hüküm sürdüğü topraklarda zuhur eden kabirkaçkınları mevzusu edebiyatın ardından akademide de belli bir popülarite yakalamaya başladı.

Bu yaz tabiri caizse çifte sevinç yaşadım. İlkini Seçkin Sarpkaya ile birlikte Karakum Yayınevi’nden “Türk Kültüründe Vampirler”in basıldığı haberi geldiği zaman yaşadım. Konuyla ilgili notların, anekdotların derlendiği ve yer yer hikâyelerle de ön plana çıkan bir araştırma olarak hem meraklıların hem de öykü yazarlarının faydalanabileceğini düşünmüştüm. İkinci sevinci ise “Osmanlı Vampirleri” adlı akademik bir çalışmanın da okurla buluşacağını yaşadım. Konuyla ilgili bu kadar kısa bir zaman aralığında yeni bir çalışmanın okurla buluşmasının yankısı ve daha fazla okurun dikkatinin konuya çekilecek olması beni heyecana sevk etmişti.

Salim Fikret Kırgi’nin Budapeşte Orta Avrupa Üniversitesi’nin Karşılaştırmalı Tarih Bölümü’nde Osmanlı toplumundaki vampir inanışlarını mercek altına aldığı “Osmanlı Vampirleri-Söylenceler, Etkiler, Tepkiler” adlı 128 sayfalık çalışması, İletişim Yayınları’ndan geçen ağustos ayında yayımlandı.

- Reklam -

Osmanlı Vampirleri İçerik ve Detaylar

osmanli vampirleriOsmanlı coğrafyasındaki bir inanışı mercek altına alan, bir kısmını içindekiler kısmında başlıklarını okuyabildiğimiz kaynakları dikkat çeken çalışma, sadece batıya ait addedilen bir mitosun aslında bizim coğrafyamızın, kültürümüzün içindeki etkisini, aşinalığını gösteriyor. Klasik dönemden itibaren imparatorluğun Balkanlardan çekilmeye başladığı döneme dek bir inanışın yaşayışı ve değişimini gözler önüne seriyor.

Müslüman ve Hristiyan imparatorluk ahalisinin kabullerini aktarmasının yanında, bu temanın edebiyat vb. alanlardaki kimi etkileşimlerini ve folklor boyutunu ele alması açısından konuya tamamen yabancı olanların da istifade edebileceği bu çalışma, girizgah kısımlarında vampir inanışının genel çerçevesine değiniyor. Birinci bölümde vampir inanışının folklorik boyutu üzerine tetkiki derinleştirirken, vampir hadiselerindeki Türk ve Müslüman unsurlara değinerek ikinci bölüme geçiyor. Burada da Ebussuud Efendi’nin hortlak fetvası, sonradan şeyhülislamlık görevi de yapacak Edirne Kadısı Mirzazade Mehmed Efendi’nin Edirne cadılarından bahseden mektubuna yer veren Anonim Osmanlı Tarihi, Evliya Çelebi Seyahatnamesi ve Kırımlı Ebü’l-Beka el-Kefevî’nin yazdığı Tuhfetü’ş-Şahan gibi kaynakların ışığında “vampir fetvalarını” ve bunların inançsal yapısı irdeleniyor. Üçüncü bölümde de Osmanlı’nın çekildiği topraklardaki vampir inanışlarının 1700’lerin Avrupa’sındaki tesiri ele alınıyor. (bkz. Sırp Vampirleri Üzerine, Kayıp Rıhtım)

- Reklam -

Konuya ilgi duyanlardan çok ilgi duyabilecekler ama akademik dilinden ötürü çekince yaşayacaklar için şunu belirtmeli, inanışları ve anekdotları aktarırken akışa rahatlıkla kapılacağınız bir çalışma. Bununla birlikte Osmanlı dönemindeki dini metinlerin, mektupların ve diğer tarihi kaynakların özelinde daha spesifik bir alana mercek tutulduğu için hikaye meraklılarını da, salt bilgi amaçlı okuyanları da, öykülerine malzeme arayanları da tatmin edebilecek hacimli bir çalışma söz konusu. Karadeniz havzasının hortlaklarını dolaşmaya doyamadıysanız Osmanlı sahası dehşetli detaylarıyla sizleri bekliyor.

Esere dair yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da bizlerle paylaşabilirsiniz.


* Büyülü Gerçeklik Nedir: Kapıları Aralayan Bir İhtimal Daha Var

Mehmet Berk Yaltırık

Tarihçi ve yazarım. Tarihi korku hikâyeleri yazıyorum. Çeşitli internet sitesi ve fanzinlerde, çeşitli inceleme yazıları ve hikâyelerim yayınlandı. “Anadolu Korku Öyküleri-2”, “Gio Ödülleri 2013 Seçilmiş Öyküler”, “Güçoburlar” ve “Seyfettin Efendi ve Esrarengiz Hikâyeleri-1” çalışmalarında yer aldım. “Türk Kültüründe Hortlak-Cadı İnanışları“ adlı bir akademik makalem de mevcut.

Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.

hayalet kapisi ust

Sadık Yemni’den Yeni Roman: Hayalet Kapısı

sondan bir onceki gercek ust

Philip K. Dick’ten “Sondan Bir Önceki Gerçek” Bizlerle