Türkiye Yazarlar Sendikası, Yayınevlerine Seslendi: Tacizci Yazarlara Karşı Sözleşmeye Özel Madde Önerisi

Yerli edebiyatta MeToo Hareketi tüm hızıyla yükselmeye devam ediyor. Hasan Ali Toptaş’ın 20’ye yakın kadını taciz ettiğinin ortaya çıkmasıyla yakılan fitil; Bora Abdo ile devam etmişti. Türkiye Yazarlar Sendikası, yayınladıkları bildiri ile yayınevlerine ve ödül jürilerine seslendi.

İlk defa 2017 yılının sonlarına doğru sosyal medyada yayılmaya başlayan MeToo Hareketi, gerek yerel gerek dünya çapında üne sahip olan isimlerin cinsel taciz ve saldırılarını ifşa edilmesini sağladı. Böylece sırf ünvanı nedeniyle zamanında bu konuda sesini çıkaramamış mağdurlar gerekli tepkileri daha cesur şekilde göstermeye başladı. Ülkemizde de bir dönem ses getiren bu hareket şimdi edebiyat dünyasına sıçardı.

Hasan Ali Toptaş’ın ifşaları ile başlayan süreç daha sonra içinde Bora Abdo’nun da olduğu birkaç ismi ortaya çıkardı. Taciz skandallarında adı geçen ikilinin yayıncıları, yazarlarla olan ilişkilerini kestiklerini duyurdu. Yeni ve beklenen bir açıklama ise Türkiye Yazarlar Birliği’nden geldi.

Sendika, yaptığı açıklamada “taciz ve tecavüz suçlarıyla mücadele konusunda ödül jürilerinin ödül yönetmeliklerinde ve yayınevlerinin telif sözleşmelerinde bu konuyla ilgili bir maddeye yer vermelerinin etkili ve gerekli bir tavır olacağının” altını çizdi.

Sendika, edebiyat ortamındaki taciz skandallarının üstünü örtülmemesi, mağdurların haklarını layıkıyla savunulabilmesi için bazı önerilerde bulundu. Ayrıca Türkiye Yazarlar Sendikası, tacize maruz kalan bütün yazarlara avukat, maddi ve manevi destek sağlayacağını da duyurdu.

Kadınların farkındalığı ve gücü ile bu tür olayların daha fazla önüne geçilebileceğini belirten sendikanın açıklama metninde tam olarak şu ifadeler yer alıyor:

Türkiye Yazarlar Sendikası Taciz Açıklaması

“Hayatın her alanında olduğu gibi edebiyat ortamında da taciz son derece sık işlenen bir suç ve her yerde olduğu gibi edebiyatta da tacize daha çok kadınlar maruz kalıyor.

Edebiyat söz konusu olduğunda, nitelikli bir okuryazarlığın tesis edilmesi ve zengin bir edebi deneyim aracılığıyla kişinin olgunlaşacağı, etiğe uygun düşünme-davranma yolları geliştireceği; özgürlük ve eşitlik için çabalayacağı gibi evrensel ve yerleşik inançları da sarsıyor taciz, sanat ve estetik üretiminin anlamını zedeliyor. Yazma eylemi; başka yazarlara/şairlere entelektüel paylaşım içinde olma, dergi, yayınevi ve editörlerle iletişimi hukuka uygunluk, maddi haklar ve saygınlık çerçevesinde sürdürme, edebiyatçıların kullanması için oluşturulmuş kültürel ve sosyal mekanlardan istenildiği takdirde eşitçe faydalanma, baskı, şiddet ve aşağılanmaya maruz kalmadan edebiyat etkinliklerinde yer alma gibi standartlara gereksiniyor.

Türkiye Yazarlar Sendikası: “Edebiyatçıları örgütlenmeye çağırıyoruz”

Edebiyatın bütün bu süreç ve ortamlarında tacizin farklı biçimlerde gerçekleştiğine tanık oluyoruz. Cinsel taciz, iktidar rolüne girerek baskı uygulama, rahatsız etme, telif ve benzeri haklarını ihlâl etme, kasıtlı biçimde kötü ve değersiz hissettirme, sosyal ilişkilerde ya da sosyal medyada aşağılama ve karalama girişimlerinde bulunma… Yazarlık, şairlik, editörlük gibi sıfatları kullanarak kadınlara ve erkeklere cinsel içerikli, bedensel ve sözlü saldırı içeren; şiddet, tehdit, sistematik aşağılama gibi yollarla rahatsızlık veren her türlü davranışın taciz olduğunu, suç oluşturduğunu vurguluyor, edebiyatçıları bu konuda örgütlenmeye çağırıyoruz.

Türkiye Yazarlar Sendikası, tacize maruz kalmış yazarlara avukat sağlar, maddi ve manevi destek verir. Taciz, tecavüz suçlarıyla mücadele konusunda, ödül jürilerinin ödül yönetmenliklerinde ve yayınevlerinin telif sözleşmelerinde bu konuyla ilgili bir maddeye yer vermelerinin etkili ve gerekli bir tavır olduğunu düşünüyoruz. Kadınların farkındalığı, gücü ve örgütlü davranışları her alanda yol açıcı olacaktır.”

https://twitter.com/TYSendikasi/status/1336970218032279554

Son olarak yapımcı Müge Büyüktaş da sosyal medya aracılığıyla; geçen yıl geliştirilme sürecine başlanan Hasan Ali Toptaş’ın Kuşlar Yarısına Gider romanından uyarlanacak sinema filminin iptal edildiğini paylaştı. Büyüktaş, yönetmenliğini Ali Aydın’ın üstleneceği filmin, ortaya çıkan haberler doğrultusunda iptal edildiğini de sözlerine ekledi.

Türkiye Yazarlar Sendikası Nedir?

İlk olarak 1973 senesinde Aziz Nesin’in girişimiyle kurulan, kısa adı TYS olan sendika; yazarların emekleri için mücadele etmeyi sürdürüyor. Sendikanın kurucuları arasında Aziz Nesin ile birlikte Yaşar Kemal, Adalet Ağaoğlu, Adnan Özyalçıner, Tomris Uyar, Leyla Erbil ve Turgut Uyar gibi isimler yer alıyor.

Sendikanın mevcut başkanı ise Adnan Özyalçıner.

Türkiye Yazarlar Sendikası’nın bu açıklaması hakkında siz ne düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da bizimle paylaşmayı unutmayın.