İthaki Yayınları 2 Aralık 2017 tarihinde yayınladıkları Dünyalar Savaşı’nın (H.G. Wells) ardından Bilimkurgu Klasikleri’ne kısa bir ara vermişti. Görünen o ki kısa bir ardan ziyadesiyle uzak hummalı bir çalışmayla seriye yeni eserler hazırlıyorlarmış. Orson Scott Card’ın editörlüğünde “Yüzyılın En İyi Bilimkurgu Öyküleri” derlemesi seriye otuzuncu kitap vasfıyla katılırken yanında da dizinin ardılı olarak Arkadi ve Boris kardeşlerin kült romanı Uzayda Piknik’i getiriyor.
Arkadi ve Boris Strugatski, Bilimkurgu Klasikleri serisine Ekim 2015 tarihinde Kıyamete Bir Milyar Yıl adlı romanıyla ve serinin ikinci kitabı olarak katıldı. Ardından Pazartesi Cumartesinden Başlar ve Tanrı Olmak Zor İş eserleri diziye eklendi. Şimdiyse sıranın Uzayda Piknik kitabına geldiği görülüyor.
Uzayda Piknik, uzaylıların Dünya’nın beş farklı bölgesine ziyaret etmelerini ve bu ziyaretin insanlar üzerinde oluşturduğu etkiyi anlatıyor. Yani dünya dışı varlıkların ardında bıraktıkları insanların üzerinde hem tehlike arz ediyor hem de kısa yoldan zenginliğe ulaşmanın fırsatlarını içeriyor. Dolayısıyla bölgeye devlet el koyuyor ve bilim adamlarını gönderiyor. Ancak uzaylıların bıraktığı maddelerle para kazanmak isteyen ve kendilerine iz sürücü diyenler de tehlikeleri göze alıp araştırmaya yelteniyorlar. Yerel halkın yaşadığı kargaşaysa cabası.
“Uzayda Piknik”in tanıtım bülteni şöyle:
“Heyecan verici, canlı ve hoş… Girift olaylar, yaratıcı detaylar içeren, etik ve entelektüel açıdan sofistike bir eser.”
– Ursula K. Le Guin
“Mükemmel… Strugatskiler’in sadakati ve hırsı, dostluğu ve aşkı, umutsuzluk ve tükenmişliği marifetli ve yetenekli şekilde ele alması ortaya şahane bir hikâye çıkarıyor. Yıllarca 
– Thedore Sturgeon
Arkadi ve Boris Strugatski, entelektüel açıdan kışkırtıcı, inanılmaz eğlenceli, cesur ve eleştirel kitaplarıyla “Sovyetler döneminin en büyük bilimkurgu yazarları” sıfatını hak eden yegâne ikili. Uzayda Piknik ise yazarların en ünlü ve ilham verici romanı.
Uzaylılar dünyanın beş bölgesini ziyaret etmiş ve giderken geriye “atıklarını” bırakmışlardır. Bu atıklar, tüm dünyada bir gizem yaratır ve endüstri ve bilim çevrelerinin de odak noktası haline gelir. Atıkların bulunduğu yerler “bölge” olarak adlandırılarak karantina altına alınır ve bu bölgeler çevrelerindeki şehirleri ekonomik ve sosyal açıdan etkilemeye başlar.
Redrick Schuhart, bölgeden uzaylı atıklarını kaçırıp satan bir “stalker” yani bir iz sürücüdür. Çoğu insan gibi, hayatı yasak “bölge” tarafından şekillendirilen Red ve bilim insanı arkadaşı Kiril’in bir “zamazingo” elde etmek amacıyla buraya yaptıkları yolculuk ise beklenmedik olaylara sebep olur… Tarkovski’nin Stalker ismiyle beyaz perdeye uyarladığı felsefi hikâye de işte burada başlar.
Uzaylıların dünyaya yaptığı bu ziyaret bir piknikten mi ibarettir? Yoksa arkasında insan aklının alamayacağı bir gizem mi yatmaktadır?
Eserin çeviri koltuğunda Hazal Yalın bulunurken editörlüğünü Yankı Enki, düzelti ve redaksiyonunu Alican Saygı Ortanca ve kapak tasarımını Ozan Korkut üstleniyor. 200 sayfadan oluşan roman ön siparişe açılmış olmakla birlikte 2 Mart 2018 tarihinde raflarda yerini alacak. Keyifli okumalar.
