Menu
in

Dünyanın En Dayanıklı Canlısı Tardigratlar Komşu Yıldız Sistemlerine Gönderilecek

Tardigratlar şansını bir de uzayda deneyecek. Dünyanın en dayanıklı mikroskobik canlıları, komşu yıldız sistemlerine gönderilecek.

Tardigratlar uzay yolculuğuna hazırlanıyor. Su ayıları olarak da anılan bu mikroskobik canlı türü, Dünya’nın en dayanıklısı olarak biliniyor. Bilim insanları ise onların komşu yıldız sistemlerindeki hayatta kalma şansını sınamayı planlıyor.

Yıldızlararası seyahat olasılığı artık sadece bilimkurgu filmlerinde veya kitaplarında değil, birkaç yıldır bilim insanları arasında konuşulur hale geldi. İnsan ırkı için bu hedef hâla çok uzak. Ancak bununla birlikte yıldızlararası mesafeleri binlerce yıl yerine onlarca yılda geçebilecek sondalar hazırlamak için teknolojiler geliştirilmeye devam ediyor. Şimdi, yapılan yeni bir çalışma ile bu özel gemilerde yaşayan çok özel yolcuların olabileceği ifade ediliyor.

Bu yeni nesil uzay gemisinin güçlü lazerler tarafından ışık hızının beşte birine kadar hızlandırılması bekleniyor. Ancak yolcuların düşünülerek tasarlanmadığı da belirtiliyor. Eğer yapılan hesaplamalar doğru çıkarsa ve herhangi bir sorun olmazsa söz konusu uzay gemisinin Güneş’e en yakın yıldız olan Proxima Centauri’ye çeyrek asırdan daha kısa bir süreyle ulaşacakları tahmin ediliyor.

- Reklam -

UC Santa Barbara Üniversitesinde çalışan profesörler Philip Lubin ve Joel Rothman’ın bu konuda çok ilginç fikirleri var. Potansiyel görevde insanların yer alması imkansız olsa da, gidebilecek başka canlı organizmalar var. Ve onları göndermek aslında büyük bilimsel bir atılım yaratabilir ve hızlandırılmış yıldızlararası yolcuğu adına bazı soruları cevaplandırabilir.

Tardigratlar Uzay Yolculuğu Sırasında Birçok Sorunun Cevabını Bulmamızı Sağlayabilir

Acta Astronautica dergisinde yayımlanan bir makaleye göre potansiyel görevler için radyasyona dayanıklı ve durağanlığa girebilen organizmalar gerektiriyor. Bu tür hayvanlardan ilki su ayıları olarak da bilinen tardigratlar. Diğeri ise bilimsel araştırmalarda sıklıkla kullanılan bir solucan türü olan İplik Kurdu, bilimsel adıyla C. elegans. Her iki aday da Uluslararası Uzay İstasyonu üzerinde ve dışında yapılan deneyler ile uzayı çoktan deneyimlemiş durumdalar.

Profesör Joel Rothman, yaptığı açıklamada potansiyel deneyle ilgili olarak şunları ifade etti:

“Dünyasal kökenlerinden ışık hızına yakın bir hızla uzaklaşırken eğitilmiş davranışlarını ne kadar iyi hatırladıklarını sorabilir ve metabolizmalarını, fizyolojilerini, nörolojik işlevlerini, üremelerini ve yaşlanmalarını inceleyebiliriz. Bu hayvanlar üzerinde bir laboratuvarda gerçekleştirilebilecek deneylerin çoğu, kozmosta hızla ilerlerken StarChips’te gerçekleştirilebilir. Her ne olursa olsun, yıldızlararası taşıyıcıların tasarımı hakkında, bu küçücük hayvanlarda tespit edilen sorunları iyileştirebilecek bir şekilde daha ileriye gitmeye başlayabiliriz.”

Şu an için yıldızlara seyahat edecek araçların teknolojisi henüz hazır değil. Bu nedenle tüm bu süreç boyunca araştırmalar daha da detaylandırılabilir ve ileride tarihi adımlar atılabilir.

Tardigratların bu yolculuktan sağ çıkabileceğine dair görüşleriniz neler? Yorumlarınızı ve olasılıkları Kayıp Rıhtım Forum üzerinden bizlerle paylaşabilirsiniz.

Kaynak: Iflscience

Hakan Tunç

Kocaeli Üniversitesi'nden mezun. Kitap okumayı, film izlemeyi ve özellikle animeleri çok sever.

Yorum Yap

Exit mobile version