Menu
in ,

Çevirmen Işık Ergüden’den Yapı Kredi Yayınları’na Açık Mektup

Işık Ergüden, yeniden basılan çevirilerinden aldığı telif hakkını %2’ye düşürme kararı alan Yapı Kredi Yayınları’nı açık bir mektupla kınadı.

Ülkemizin emektar çevirmenlerinden Işık Ergüden, çevirilerinin yeniden baskılarından aldığı ücreti yok pahasına düşürmek isteyen Yapı Kredi Yayınları‘nı açık bir mektupla eleştirdi.

Usta çevirmenin belirttiğine göre, Amin Maalouf’un Tanios Kayası adlı romanının her yeni baskısında yayınevi kendisine brüt yüzde altı telif ücreti ödemeyi teklif etmiş. İlk kez 1995 yılında raflardaki yerini alan kitap bugüne dek tam 43 baskı yapmış. Yani karşımızda çok satan bir eser var. Çevirmen sözleşmesi gereği her yeni baskıda, yani yaklaşık yılda bir kez 2000 ila 4000 liralık bir gelir elde ediyormuş.

Ancak Yapı Kredi Yayınları muhasebesi geçtiğimiz günlerde Ergüden’le iletişime geçip %6’lık telif oranını düşürmek istediklerini belirtmiş. Belirlenen yeni telif yüzdesiyse brüt %2 imiş. Ufak bir matematiksel hesapla çevirmene ödedikleri yıllık ücreti 500-1000 TL civarına çekmek istedikleri görülebiliyor.

- Reklam -

Çevirmen Işık Ergüden (doğal olarak) bu teklifi reddetmiş. Yapı Kredi’nin cevabıysa sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetmek olmuş. Fesih beyanında da “muhatap ile yapılan şifahi görüşmelerde, sözleşmenin uzatılması noktasında ticari şartlarda mutabık kalınamamıştır” ifadesine yer vermişler.

Hatırlayacağınız gibi, Yapı Kredi Yayınları’nın düşürülmek istenen çeviri ücretleriyle ilk kez gündeme gelişi değil bu. Daha önce ÇEVBİR de yayınevinin bazı çevirmenlere zorla, telif oranını yok denecek kadar düşüren sözleşmeler dayattığını duyurmuştu. Ancak görünen o ki YKY bu kararından vazgeçmiş değil.

Işık Ergüden kimdir?

1960, İstanbul doğumlu Işık Ergüden tam 27 yıldır çevirmenlik sektöründe. İlk çevirisi 1992 yılında basılan Ergüden bugüne dek 230‘dan fazla çeviri esere imza atmış durumda. Bunlardan bazıları sosyal bilimler alanındayken bazılarıysa edebiyat kitapları. Çevirdiği roman ve hikâyelerin yazarları arasında Jose Saramago, Jorge Luis Borges, Balzac, Jules Verne, Charles Baudelaire ve Amin Maalouf gibi isimler var. Kendisi çevirmenliğin yanı sıra sayısız kitabın redaktörlüğünü ve editörlüğünü de üstlenmiş. Ayrıca kendi adını taşıyan dört kitaba da sahip.

Yapı Kredi Yayınları gibi büyük ve saygın bir yayınevimizin bu haksız uygulamadan bir an önce vazgeçmesini diliyor, tüm çevirmenlerimizin hak ettiği değeri görmesini umuyoruz.

Işık Ergüden’in Yapı Kredi Yayınları’na yazdığı açık mektubun tamamını aşağıdan okuyabilirsiniz.

Çevirmen Işık Ergüden’in YKY’ye açık mektubu:

Yapı Kredi Yayınları Okur ve Çevirmenlerine Açık Mektubumdur,

Ben, Işık Ergüden. Bu açık mektubu, Yapı Kredi Yayınları’nın yıllardır basmakta olduğu ve Şubat 2019’da 43. baskısını yapmış olan Amin Maalouf’un Tanios Kayası kitabının çevirmeni sıfatıyla yazıyorum. Söz konusu kitap için yayıneviyle yapmış olduğumuz sözleşme gereği kitabın her yeni baskısından brüt yüzde altı oranında bir ödeme almaktaydım. Bu ödeme yıllara ve baskı sayısına göre değişmekle birlikte yılda 2000 tl ile 4000 tl arasında bir miktara denk düşmekteydi. Söz konusu kitap genel olarak yılda bir kez, ender olarak da iki kez baskı yapıyor ve yayınevi baskı sayısına göre yukarıda telaffuz ettiğim miktarda parayı kitabın basılmasından üç ay sonra çeviri karşılığı olarak tarafıma ödüyordu.

Yakın dönemde yayınevinin muhasebesi tarafından aranarak brüt yüzde altı oranındaki çeviri ücretinin yayınevi tarafından düşürülmek istendiği tarafıma bildirildi. Öngördükleri oran “brüt yüzde iki” idi. Bu koşulu kabul etmeyeceğimi, “çay parasına” çeviri yapmamın kabul edilebilir olmadığını belirttim. Karşılığında gönderdikleri tek taraflı fesih beyanında “muhatap ile yapılan şifahi görüşmelerde, sözleşmenin uzatılması noktasında ticari şartlarda mutabık kalınamamıştır” ibaresiyle aramızdaki sözleşmeyi tek yanlı olarak feshettiklerini belirttiler.

Bu durum, çevirmenlere dayatılmak istenen kölelik koşullarının somut bir örneğidir. Türkiye’de tamamen güvencesiz koşullarda, hiçbir sağlık güvencesi ve emeklilik olanağı, tek bir ücretli tatil günü olmaksızın, asgari ücretin altında gelirlerle hayatta kalmaya çalışan kalifiye emek sahibi çevirmenler açısından çevirdikleri kitapların yeni baskı yapmasının ve bu baskılardan ücret almanın bir tür “olmayan ikramiye” ya da “olmayan emeklilik” anlamına geldiğini, keza kitap çevirmenliğinin diğer sorunlarını “Kitap Çevirmenliğinin Kölelik Hâline Doğru” başlıklı yazımda belirtmiştim.

Yapı Kredi Yayınları Amin Maalouf ve “Tanios Kayası” okurlarının yıllardır bildiği ve tanıdığı bu nitelikli çeviriyi reddedip verilen emeği (ve tarafımdan yapılan çeviriyi) ıskartaya çıkarıp çöp haline getirmekte, üstelik kitabın yeni yapılacak çevirisinde eski çeviriden “faydalanma”, açık tabirle “intihal” ihtimalini apaçık ortaya koyarak kitabın eski çevirmenini tedirgin ve teyakkuz halinde tutmakta, ayrıca kitabın çevirisine talip olacak yeni çevirmen için de olası bir mayınlı alan yaratmaktadır. Yapı Kredi Yayınları’nın yarattığı bu çok yönlü mağduriyetin temelinde, yılda 2000 tl ile 4000 tl arası bir parayı ödemekten imtina etmesi, yani “çoksatar” nitelikteki kitapların çevirisini tek seferde ödenecek bir miktar parayla kapatıp bütün kârı gasp etme talebindeki neoliberal yayıncılık zihniyeti yatmaktadır.

Üstelik güvencesiz çalışma koşulları çerçevesinde çevirmenlerin bir sendikası; görev tanımı gereği çevirmenin hakkını aramakla mükellef, görev tanımı gereği buna zorunlu ve bununla bağlı bir örgütlenmesi mevcut değildir. Dolayısıyla “yasallık” görüntüsü altındaki bu “bir tür işten çıkartma”, bir tür “taşeronlaştırma”, bu emrivaki karşısında çevirmen şahıs olarak tek başına mücadele etmek mecburiyetindedir.

Çevirmen emeğini köle emeğine dönüştürmeye yönelik bu politikayı bastıkları ve yayımladıkları kitapların çizgisiyle, ruhuyla nasıl bağdaştırdıkları sorusunun cevabını yayınevine bırakmak üzere, böyle bir tavrı benimsemeyeceğine inandığım kitap okurlarına ve bu kölelik koşullarını kabul etmeyeceğini düşündüğüm çevirmenler ile çevirmen dostu yayınevlerine teşhir etmeyi, keza yurtdışındaki yayıncılara da bildirmeyi görev bildiğimi belirtmek isterim.

Bu açık mektubun duyulmasına katkı sağlayacak, duyarlılık gösterecek, tavır alacak herkese şimdiden teşekkürler, saygılar.

Işık Ergüden

Devrim Beyaz

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunuyum. 2016'dan beri serbest editörlük yapıyor, çeşitli internet siteleri ve dergiler için haber ve incelemeler kaleme alıyorum.

Yorum Yap

Exit mobile version