Menu
in

Necip Tosun’dan Öykücülere Bir Armağan: Öykümüzün Kırk Kapısı

Öyküseverler için bulunmaz nimet niteliğindeki Öykümüzün Kırk Kapısı, Dedalus Kitap etiketiyle bir kez daha raflarda!

Şüphesiz ki Necip Tosun, Türk Öykücülüğü dendiğinde akla ilk gelen isimlerden biri. Öykümüzün Sınır Taşları, Günümüz Öyküsü, Doğu’nun Hikâye Kuramı gibi eserlerinin yanı sıra Küller ve Uçurumlar, Ansızın Hayat, Otuzüçüncü Peron gibi edebî eserleriyle de nam salmış Necip Tosun’un Öykümüzün Kırk Kapısı isimli eseri şimdi yeni baskısıyla bu sefer Dedalus Kitap etiketiyle bir kez daha bizlerle. Kitabın arka kapak yazısı şöyle:
“Şimdilerde Necip Tosun’un Öykümüzün Kırk Kapısı’nı büyük bir zevkle, tadını çıkararak, için için tartışarak okuyorum. Çok yararlı bir eser kotarılmış. Çok yararlı diyorum, şunu da ekleyeyim: Öykümüzün Kırk Kapısı keşke öğretim alanında okutulsa. Öyle sanıyorum ki, genç kuşak bu kitapla Türk öykücülüğü üzerine bilgi edinmekle kalmayacak, bu kitaptaki yazarların eserlerini de okumak ihtiyacı duyacak.

Öykümüzün Kırk Kapısı’nda yepyeni yorumlarla, değerlendirişlerle yüz yüze geldim. Necip Tosun’un değerlendiriş ve yorumlarından etkilendiğimi söylemem yersiz; ama Feyyaz Kayacan, Nezihe Meriç ve Kâmuran Şipal bölümleri benim için ayrıca önemli, Ümran Nazif de. Hele Ümran Nazif! Bugünün okurunun büsbütün habersiz kaldığı Ümran Nazif üzerine yazılanlar, Öykümüzün Kırk Kapısı’nı bir kez daha taçlandırıyor. Yayın dünyamızın bugünkü şamatasında yüreğe su serpen bir emek Öykümüzün Kırk Kapısı…” Selim İleri
Hem edebî, hem de kuramsal eserler veren Necip Tosun’un eserlerinin yanı sıra, Türk Edebiyatı dahilindeki birçok isimle ilgili çalışmaları da mevcut. Ahmet Hamdi Tanpınar, Sabahattin Ali, Adalet Ağaoğlu, Tomris Uyar gibi birçok isim üzerine incelemeler yapan Necip Tosun, televizyon ve sinema alanında da hatırı sayılır bir ağırlığa sahip.

424 sayfadan oluşan kitabın editörlüğünü Baran Güzel yapıyor. Kendine has üslûbuyla dilin sınırlarını zorlayan Necip Tosun’un bu güzide eseri tüm öyküseverlere tavsiye edilir. İyi okumalar!

- Reklam -

İhsan Çağatay Boz

1991 yılında geldiğim bu dünyanın mevcut gerçekliğinden hiçbir zaman memnun olmamam hasebiyle oyunların ve kitapların sonsuz dünyasında yaşarken, her şeyi istediğim şekilde bükebildiğim öyküler yazıyorum. Tarih ve felsefenin yanı sıra insanlığın nükleer savaşlar, durdurulamayan virüsler veya kontrolden çıkan yapay zeka ile intihar ettiği veya karanlığa gömüldüğü eserlere de ilgim ve takdirim sonsuz. Son olarak, George Romero ile başlayan zombi sevdam katlanarak devam etmekte.

Yorum Yap

Exit mobile version