Amerikalı yazar Stephen King. Sadık okuyucularının yaşayan efsanesi. Yayınevlerinin baş tacı. Sinema sektörünün altın madeni. Ve üzerine yapıştırılan “korku yazarı” etiketinden çok daha fazlasını hak eden, her konuda kalem oynatan –Büyücü ve Cam Küre’ye kim bir aşk romanı değil diyebilir ki?- bir yazar. Fakat adın çıkacağına canın çıksın derler ya hani, işte King için de durum aynen böyle. Günümüzde korku deyince King, King deyince korku geliyor akla ilk. Bunda yayınevleri ve sinema sektörünün de katkısı büyük tabii. İşin maddi yanını düşündüklerinden King ile korkuyu yan yana getirmek işlerine geliyor. Haliyle de içinde nice cevherler olan kitapları korku romanı olarak etiketlenip okuyucuya sunuluyor ya da içi boş ikinci sınıf korku filmlerine çevriliyor çoğunlukla.
İşin maddi boyutunu düşününce bunu çok da yadırgamıyorum açıkçası. Sonuç olarak King bir marka ve büyük bir hayran kitlesine sahip. Adı bile içeriğine bakılmaksızın romanının satmasına ya da romanından uyarlanan bir filmin izlenmesine yetiyor. İki sektörü de akıl almaz bir şekilde besliyor King. Neredeyse her yazdığı filme alınıyor, dizi oluyor. Ama diğer bir taraftan -ki benimle aynı fikirde olan sadık okuyucular olduğundan eminim- King’e haksızlık yapıldığını düşünmeden edemiyorum.
Ne yalan söyleyeyim Eğlence Parkı’nı epey geç okudum. Doktor Uyku’da yaşadığım hayal kırıklığının ardından -sanki zorlama yazılmış hissi uyandırdı o roman bende- Eğlence Parkı aklıma bile gelmedi uzun bir süre. Okurken de büyük beklentilere kapılmadım. Ama eser beni yanılttı. Hem de fazlasıyla. Bir klasik King romanının lezzetini taşıyordu Eğlence Parkı. Bitmesin diye yavaş yavaş okumaya zorladım kendimi. Frene basmak zor olunca araya başka bir roman bile soktum.
Uzun lafın kısası Eğlence Parkı, tam da sadık okuyuculara göre ve klasik King romanlarının arasına katılmayı hak eden bir eser. Kitabı okumaya başladığınızda korku tüneline de uğrayacak, hayaletlerle de tanışacaksınız elbet ama eminim ki Devin Jones’un, hayaller dünyasından gerçek hayata adım atışı daha çok etkileyecek sizi.
Kitapların arka kapaklarında yer alan övgüleri pek dikkate almam ama bu yazımı onlardan biriyle bitireceğim bu kez. Eğlence Parkı’nın hakkını veren bir tanesiyle. Anlatmak istediklerimi özetlediğini düşünüyorum:
Yeşil Yol ve Esaretin Bedeli gibi başyapıtlardaki bütün King duygusallığını taşıyan Eğlence Parkı, gizemli ve gerilim dolu bir hikaye.